Milliyet Gazetesi'nin tartışılan reklam filminin şarkısını yapan Ceza ile irtica, darbe ve rap’i konuştuk. Darbelere karşı olduğunu soyleyen Ceza, Turkiye’de irtica sinyali olarak gorulebilecek uygulamaların var olduğunu savundu.

Ceza icin "sistemi eleştiriyor fakat o da bu sistemin icinde ve bu carkın icinde iş yapıyor deniyor" bu eleştiriler icin ne diyeceksiniz?


Kimse bana sistemden bahsetmesin. Cunku kola iciyorlar, yabancı marka cep telefonu kullanıyorlar; sonra kalkmış sistemden bahsediyorlar. Yani cok carpıklık var. İnsanlar aslında neye karşı olduklarını bile bilmiyorlar. Herkes kapitalizm'in bir parcası.

Tamam herkes kapitalizmin bir parcası ama yine de muhalif bir şarkıcı olarak Ceza’nın reklamlarda oynamasını yadırgayanlar var…

Ben muzik yapıyorum ve muziğin icinde gorsellik de var. Tabii ki muziğinizi farklı alanlarda da kullanıyorsunuz. Reklamı ise para icin yaparsınız. .Benim de sevdiğim bir sanatcı reklamlarda oynayınca, yadırgadığım olmuştu zamanında; ama zor bir anınıza denk geliyorsa mecbur kalıyorsunuz. Ben 2004 senesinde annemi kanserden kaybettim. Babam devlet memuruydu ve sıfırı tuketmeye başlamıştık. O zamanlar ben işciydim ve babamın 6 ilacı bir milyara geliyordu. O donem bu nedenle reklamda oynamak zorunda kaldım.

CALMADIM URETTİM

Parayı hırsızlık, insan dolandırmak gasp ve calmak yerine reklamda oynayarak kazandım. Sonucta insanlar buna pozitif bakmalı ve saygı gostermeli. Aynı durum onların başlarına gelse, “ben bunu yapmam” diyemezler. Bundan da cok eminim. Kimse boşu boşuna konuşmasın, kimin ne olduğunu biliyorum ben.

Milliyet’in reklamındaki goruntu secimine bir etkiniz oldu mu?


Hayır... Onlar bana konuyu verdiler. Bende herkesin bildiği gercekleri, basit bir şekilde soze doktum. Goruntuler eklenerek, klip haline getirildi.



İRTİCA SİNYALLERİ

Peki siz bu goruntulerden memnun kaldınız mı?

Tabi ki...Sonucta benim anlatmak istediğim şeyler yer aldı orada. Farklı yorumlar da alıyorum bu reklamla ilgili; ama sonucta benim anlattığım şeyleri, benim karşı geldiğim olayları barındırıyor bu reklam filmi... Bunun yanı sıra ben, sayısız reklam filmi teklifi alıyorum ama acıkcası hep gelen tekliflerin sosyal icerikli olmasına dikkat ederek onları seciyorum.


Reklam filmi 28 Şubat darbesi oncesi medyada sıkca gundeme gelen konuları işliyor. Fadime Şahin olayı, Aczimendiler gibi... Demokrasiye askeri mudahaleleri nasıl değerlendiriyorsunuz?


Tek bir cumle: Kesinlikle olmaması gerekir.

Turkiye'de irticai bir tehlike goruyor musun?

Yıllardan beri aynı tehlikeden soz ediliyor ama henuz boyle bir şey olmadı. Yine de bu tip kadrolaşmalar gorulmuyor değil. İcinde bulunduğum icin sanat alanından ornekler vereyim: Ozel tiyatroların başına gelenlere bakın! Sanatcıların odediği vergiler ve konserlere getirilen zorluklar, sokaklara afiş yapıştırılmaması gibi şeyler… Bu tip uygulamalar geriletiyor bizi… Bunlar da irtica sinyalleri olarak gorulebilir…



Basın Turkiye'de en guvenilmeyen kurumlar arasında goruluyor. Ceza'nın medyaya bakışı nedir?


Acıkcası ben, tum dunya basınına inanmıyorum. Oysa insanlar hayattı basının penceresinden bakıp, goruyorlar ve biliyorlar. Gazetelerin ve televizyonların yayınladığı herşeye evet deniliyor. Medya insanları yonlendiriyor. Oysa birbirine alternatif basın kuruluşlarına baktığınız zaman; en basiti Irak'da El Cezire diye bir televizyon var ve BBC'nin anlattığı şeyler tam tersini anlatıyor. Birinin ak dediğine, oburu kara diyor. Peki insanlar hangisini doğru kabul edecek?

TURKİYE RAP’İ ANLADI

Son olarak rap'e donelim... Ceza son zamanlarda Turkce rap'i nasıl buluyor?

Cok iyi buluyorum... Biliyorsunuz, ben ilk başlayanlardandım. O donemlerde studyo olanakları kısıtlı idi. Tum ihtiyaclarımızı kendi cebimizden karşılıyorduk. İnsanlar rap’e karşı on yargılıydı. Kupe takıyoruz, bol pantolon giyiyoruz diye ters davranışlarla karşılaşıyorduk. Şimdi bunlar yok. Rap cok ciddi boyutlara ulaştı. Mesela ben Avrupa da 100'e yakın konser verdim ve bu da rap'in ilerlediğini gosterir.
SADECE TURKCE DİNLEYENLER DİNLEMEMELİ BENİM MUZİĞİMİ!

Beni dinleyenlerin yuzde ellisi yabancı ve bu da Turkce rap'in ne kadar ilerlediğinin bir gostergesidir.

Turkiye’de rap Turkce mi yapılmalıdır?


Bence hayır, boyle bir zorunluluk olmamalı. Ben, cok sozluk kullanırım ve dilimize giren bir cok yabancı kelimeyi orada goruyorum. Ayrıca internet, bilgisayar terimleri de hayatımıza girdi. Dilin evrensel bir yanı bu. Elbette dilimize sahip cıkmamız lazım. Mesela gunluk hayatta Turkce olan ama kullanmadığımız bir cok kelime var. Turkce kelime dağarcığımızın yeterli olmadığını duşunuyorum.

Roportaj : HaberTurk / Didem USTUNER


__________________