
İkili konuların yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmeler bağlamında fikir alışverişinde bulundum. Tüm temaslarımda Bosna-Hersek’in toprak bütünlüğüne ve egemenliğine olan desteğimizi vurguladım. Ülkemizin bundan sonra da üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini ifade ettim. Mevcut sorunların aşılması noktasında mesafe kat ettiğimize inanıyorum.
3 ÜLKEYLE 11 ANLAŞMA
Her üç ülkede de düzenlenen iş forumlarına iştirak ettim. Ayrıca ziyaretlerim vesilesiyle üç ülkeyle de çeşitli alanlarda toplam 11 anlaşma imzaladık. Böylece ilişkilerimizin hukuki altyapısını daha da tahkim ettik.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Orta ve Doğu Avrupa'da doğrudan yatırım alan 2. ülkeyizZiyaretimin ilk durağı olan Saraybosna’da Bosna-Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi üyelerinin yanı sıra Temsilciler ve Halklar Meclislerinin Başkanlık Divanları üyeleriyle de verimli görüşmeler gerçekleştirdik. İnşası Türkiye tarafından tamamlanan Bosna-Hersek İslam Birliğinin yeni idare binasını ziyaret ettik. Burada Bosna-Hersek Reisül Uleması ile Bosna-Hersek’in dört bir yanından gelen müftülerle buluştuk. Merhum Aliya İzzetbegoviç’ten sonra böyle bir buluşmayı gerçekleştiren ikinci Cumhurbaşkanı olmak benim için ayrı bir bahtiyarlıktı. Malumunuz Türkiye ile Bosna-Hersek arasında siyasi, askeri ve ekonomik ilişkilerin ötesinde derin tarihi, kültürel ve insani bağlar mevcut. Türk milletinin kalbinde müstesna bir yere sahip Bosna-Hersek’in istikrar ve refahına yönelik girişimlerimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.

"BU YENİ PAZAR'I ÇOK ÇOK RAHATLATTI"
Ziyaretimin ikinci durağını teşkil eden Sırbistan ile ilişkilerimiz her geçen gün daha da gelişiyor. Sırbistan’da ekonomiye ve istihdama katkı sağlayan yatırımlarımızla ve girişimcilerimizle iftihar ediyoruz. 2 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizi en kısa sürede 5 milyar dolara çıkarma irademizi ortaya koyduk. Sancak bölgesinin önde gelen liderleriyle de samimi görüşmeler gerçekleştirdik. Geçtiğimiz yıl açılan Yeni Pazar Başkonsolosluğumuz, Sırbistan’la ve Sancak bölgesiyle bağlarımızı kuvvetlendiriyor. Orada 20 kilometrelik Sancak-Tutin yolunu yapıp bitirdik. Bu tabii Yeni Pazar’ı çok çok rahatlattı. Bizden bir ricaları daha vardı; orada bir camileri var, o camilerine bu Tutin yolundan 200-300 metrelik ara asfalt yol istediler. Onun da talimatını gerekli yere verdik. Niş’te geçen hafta açtığımız konsolosluk büromuz da hizmet vermeye başladı.
"YENİ HEDEFİMİZ ÖNCE 2 MİLYAR DOLAR, ARDINDAN 5 MİLYAR DOLAR"
Hırvatistan ziyaretim de yine son derece başarılı geçti. Cumhurbaşkanı Milanoviç ve Başbakan Plenkoviç’le ikili ve heyetlerimizin katılımıyla görüşmeler gerçekleştirdik. İlişkilerimizi güçlendirme konusunda Hırvat tarafıyla ortak bir iradeyi paylaştığımızı memnuniyetle müşahede ettim. Ticaret hacmimizde 1 milyar dolar hedefini bu yıl rahatlıkla geride bırakacağız. İlk 8 ayda şimdiden 760 milyon dolara ulaştık. Yeni hedefimizi ise önce 2 milyar dolar, ardından 5 milyar dolar olarak belirledik. TİKA’nın desteğiyle Sisak şehrinde yaptırılan cami ve İslam Kültür Merkezinin açılışını da gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanı Milanoviç ve önceki Cumhurbaşkanı Kitaroviç de açılış törenine geldi.
"ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ ADINA İFTİHAR ETTİM"
Onun da bu kültür merkezinin yapımıyla alakalı benden ricası olmuştu. Biz de yaparız demiştik ve bunun üzerine de TİKA’ya talimatımızı vermiştik. Bu vesileyle Hırvatistan’daki Müslüman kardeşlerimizle bir araya gelip hasret giderdik. Cami ve İslam Kültür Merkezi’ne adımın verilmesinden ülkemiz ve milletimiz adına da iftihar ettim. Elbette bu, şahsımızla birlikte Türkiye’ye olan muhabbetin, hürmet ve güvenin bir yansımasıdır. Hırvatistan ziyaretimizin ilişkilerimiz ve bölgemizin geleceği bakımından mühim sonuçlar doğuracağına inanıyorum. Balkan turumuzun ve yaptığımız görüşmelerin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hırvatistan'da Vatan Anıtı'na çelenk koydu.
SORU-CEVAP
YUNANİSTAN'IN EGE'DEKİ TACİZLERİ! "TÜRKİYE BİR ASKERİ OPERASYONA MI HAZIRLANIYOR?"
- Yunanistan’a yönelik “Bir gece ansızın gelebiliriz” çıkışınız olmuştu. Yunanistan’ın o fiili saldırganlığından ziyade sizin bu sözleriniz çok fazla gündem oldu batı dünyasında, Avrupa Birliğinde. Yunanistan’a ses çıkarılmadı neredeyse ama sizin sözleriniz çok yankı buldu. Özellikle de “Türkiye bir askeri operasyona mı hazırlanıyor” noktasında sorular sorulmaya başlandı. Ben bu çıkışınızı yaparken olası bir askeri müdahaleye mi yoksa farklı tedbirlere mi işaret ettiniz, onu sormak istiyorum.
Yunanistan'ı korku sardı: Erdoğan'ı ciddiye almamız gerekSURİYE'YE OLASI OPERASYON
- Yunanistan’dan önce Suriye konusu gündemdeydi, “Bir gece ansızın gelebiliriz” ifadesini Suriye’deki terör gruplarına yönelik de kullanmıştınız. Rusya ile Türkiye arasında Soçi’de bir görüşme gerçekleşti. Ondan sonraki süreçte Suriye’ye operasyon olabileceği yönünde konuşmalar oldu. Şu andaki son durum nedir? Olası bir Suriye operasyonuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
PUTİN'İN "TAHILLAR ZENGİN ÜLKELERE GİDİYOR" SÖZLERİ
- Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna’nın bütün tahılının zengin ülkelere gittiğini, yoksul ülkelere gitmediğini söyledi. “Bu güzerahın değişmesi, ülkelerin sınırlandırılması gerektiğini konuşabiliriz” dedi. Siz de bugün Hırvatistan’da yaptığınız toplantıda onu haklı bulduğunuzu söylediniz, Semerkant’ta görüşeceğinizi ifade ettiniz. Şimdi burada aslında Rusya tarafından iki konu var, hem kendi gübresinin limanlardan çıkmaması hala hem de işte yoksul ülkelere tahılın ulaşmaması konusu. Rusya Türkiye’nin hatırına, Putin 120 günlük olan süreye müsaade etti ve bu süreyi verdi. Acaba anlaşmayı devam ettirmeme gibi bir talebi olabilir mi? Size nasıl yaklaşır bu konuda, siz nasıl yaklaşırsınız bu zirvede bu konuya?

"RUSYA BİZE HER HANGİ BİR YAPTIRIM UYGULAMIYOR"
- Ben enerji kriziyle ilgili soru sormak istiyorum. Malum “winter is coming.” Sizin de Esenboğa’dan ayrılmadan önce söylediğiniz gibi kış Avrupa’da zor geçecek. Rusya, Ukrayna savaşından dolayı Avrupa’nın kendisine uyguladığı yaptırımlara cevaben doğal gaz akışını süresiz olarak kesti Avrupa’ya ve Avrupa’daki doğal gaz fiyatları da katlanarak arttı. Şu anda devletler vatandaşlarına epey ağır tasarruf tedbirleri öneriyor, “kömür yakın, 19 dereceyi aşmayın, doğal gazı kısın” gibi. Ben bu bağlamda iki soru sormak istiyorum. Birincisi, bu krizden dolayı Avrupa büyük bir mağduriyet yaşıyor, tutumu değişir mi Avrupa’nın Rusya-Ukrayna kriziyle ilgili, öngörünüz ne? İkincisi de Türkiye’nin Karadeniz’de bulduğu doğal gazı Türkiye ne zaman kullanmaya başlayacak, bir tarih verebiliyor muyuz? Eğer yeni rezervler bulunursa Türkiye doğal gaz ihraç eden bir ülke olur mu?
Mesela Almanya üç santrale indirmişti. Scholz gelince Scholz’la da ben bu konuyu konuştum, “Ben Merkel’in attığı adımdan geri gitmem. Ben de bu nükleer enerji santrallerini kapatmakta kararlıyım” dedi. “Bunu iyi düşündünüz mü?” dedim. “Evet, çünkü yenilenebilir enerji artık Avrupa Birliği’nin ortak bir kararı” dedi. Baktım Macron da aynı durumda. Ve ne oldu? Bir ay geçmedi, Almanya hemen Ruhr havzasını açma kararı verdi ki Ruhr havzası Almanya’nın kömürde çok güçlü olduğu, önemli bir termik santral havzasıdır. Şu anda Almanya Ruhr havzasını yani termik santrali kullanmaya başladı. Böyle bir duruma geldi. Tabii Rusya keyfinden bu kararları almadı, bu adımları atmadı. Avrupa öyle zannedildiği gibi rahat değil, huzurlu değil. Bu çok farklı bir yere gidiyor.
Böyle bir durum var. Hamdolsun bizim şimdilik böyle bir sıkıntımız yok. Rusya bize herhangi bir yaptırım uygulamıyor. Hele hele kendisiyle fiyat konusunda bir görüşmem, konuşmam olmuştu. O konudaki yaklaşımını da bize müspet olarak gerçekleştirirse o zaman zaten “nurun ala nur” olur. Çünkü bizim de derdimiz, mümkün olduğunca elektriği veya doğal gazı vatandaşımıza daha uygun şartlarda verebilmek. Hele hele 2023 ile birlikte inşallah kendi doğal gazımızı çıkarmamız halinde, onu çıkardığımız andan itibaren biz vatandaşımızın kapısına doğal gazı çok daha ucuza ulaştıracağız. Hedefimiz bu. Şimdilik bu mevcut rezerv, ihraca yönelik bir rezerv değil. Ama Türkiye için çok büyük bir kapıyı inşallah açmış olacağız.
"FATURASI ÇOK AĞIR BİR KIŞ OLACAK"
- Avrupa, Rusya Ukrayna savaşıyla ilgili tutumunu değiştirir mi, bu kış yaşayacağı krizden dolayı?
AVRUPA'DA YAŞANAN ENERJİ KİRİZİ
- Benim de aslında Avrupa’da yaşanan enerji kriziyle bağlantılı bir sorum olacak. Avrupa, tarihinin en büyük enerji krizini yaşıyor ve bu enerji krizinin de Avrupa’da üretimde de sanayi üretiminde de aksamalara yol açması bekleniyor. Avrupa’da aksama yaşanacak sektörlerdeki üretimlerin ve bireysel talebin Türkiye’ye kayması bekleniyor. Şu ana kadar buna yönelik yatırım ya da iş birliği talebi geldi mi Avrupa’dan? Ya da buna yönelik bir hazırlık var mı şu anda? Bu gelişmelerle birlikte aslında pandemi döneminde Türkiye üretimini aksatmadan devam ettirdiği için güvenli bir tedarik merkezi haline gelmişti. Bu gelişmelerle birlikte Türkiye’nin bu özelliği daha da güçlenir mi?

İşi gevşetmeyeceğiz, sıkı tutacağız ve bu süreci de en güzel şekilde inşallah değerlendireceğiz, atlatacağız. Çünkü Merkez Bankamızda dikkat ederseniz bir defa rezerv yükselmeye başladı. Bu tabii döviz rezervi noktasında bizim rahat hareket etmemizi sağlamış oluyor. Bu konuyla ilgili de şu anda birçok dost ülke gerekli desteklerini sağ olsun veriyorlar. Onlardan borçlanmamız Merkez Bankası olarak güçlenmemize neden oluyor. İnşallah bunu başarmak suretiyle de dövizdeki bu sıkıntıyı aşmış olacağız.
Bir diğer taraftan da özellikle ihracatta malum öyle ürünler var ki bunlar ithale dayalı, bu ürünlerde de dövize ihtiyacınız var, bunları da bu yolla karşılamış oluyoruz. Bu noktada şu anda ilgili bakanlıklarımız, kurumlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Hele hele tabii bu dönemde turizmde çok ciddi bir gelişme var. Turizmdeki gelişmeyle de hamdolsun koronavirüs döneminin öncesine geçtik ve şu anda turizmde gerek Rusya gerek Ukrayna gerek batıdan ciddi turist çekmeye başladık. Bu konuda da tabii Kültür ve Turizm Bakanıma teşekkür ediyorum. Çünkü bu işi kovalamadığınız sürece netice almak da mümkün değil. Aynı şekilde İngiltere’den de ciddi manada turist alıyoruz. Böyle bir dönemin içerisindeyiz.
GÜRSEL TEKİN'İN "HDP'YE BAKANLIK VERİLEBİLİR" SÖZLERİ
- Benim sorum iç siyasetle ilgili olacak. Altılı masada CHP’den gelen “HDP’ye bakanlık verebiliriz” çıkışıyla başlayan tartışma karşılıklı atışmalarla sürüyor. Seçime de az bir zaman kaldı ama buna rağmen herhangi bir aday belirleyememiş olmaları da göz önünde bulundurulursa bu yapının ülke yönetimine talip olmak istemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
KILIÇDAROĞLU'NUN KHK'LILAR SÖZLER
- Kılıçdaroğlu, KHK’lıları göreve iade edeceğinden bahsetti ve bununla ilgili olarak bir parti görevlisi de olduğunu söyledi. Siz de böyle bir yetkisinin olmadığını söylediniz. Ama işin arkasında başka bir şey daha var. Bu KHK’lılar, siz de belirttiniz, PKK’lılar ve FETÖ’cüler. Bunların ikisinin birlikte arkada bıraktığı on binlerce şehidimiz var, verdiği büyük zarar var. Altılı masadan da bununla ilgili herhangi bir itiraz yok, çok mutlular. Cumhuriyetin 100’üncü yılını kutladığımız bir noktada Cumhuriyet Halk Partisi ne yapmak, bizi nereye götürmek istiyor?
Yani bunların bir defa hukuk tanımazlığı da var, kanun tanımazlığı da var. Bay Kemal’e sormak lazım “sen bu yetkiyi nereden alıyorsun?” O masanın etrafında olanlarda da bu konuyla ilgili gariplikler var. Bir defa böyle bir yetki yok. Şimdi zaten bunlara kalsa ne yapacaklar; “Abdullah Öcalan’ı da bir KHK kararıyla bırakacağım” derler. Demirtaş için de derler. Diğerleri için de derler. Öyle bir yetki var mı? Bizim bu kadar şehidimiz var. O şehitlerimizin anacıkları ve bu milletin evlatları bu işe nasıl bakar! Asla böyle bir şeye prim vermek mümkün değil. Bu kadar şehidimiz olacak, bütün bu şehitlerimizin faillerine siz tahliye kararı vereceksiniz veya beraat kararı vereceksiniz! Bizler bu ülkede siyaset yaptığımız sürece kolay değil bu işler.
TERÖRLE MÜCADELE
- Son günlerde Türk güvenlik güçlerinin peşpeşe teröristleri paketlediği haberleri geliyor. Geçtiğimiz hafta Yunanistan’da eğitim gören PKK’lı İstanbul’da eylem hazırlığındayken yakalandı. İkincisi Diyarbakır’da yine eylem hazırlığında 4 PKK’lı, Gaziantep’te eylem hazırlığında olan DAEŞ’lı teröristler, yine FETÖ üyeleri paket paket getiriliyor. Bu paketler aslında büyük bir paketin fragmanı mı? Bu anlamda terör örgütlerine ve teröristlere yönelik yeni bir operasyon ya da yakalama haberi var mı?
DEAŞ'ın sözde üst düzey yöneticisi İstanbul'da yakalandı!Sorgusunda da örgüt içerisinde sözde kadılık, sözde eğitim bakanlığı ve adalet bakanlığı yaptığı yönünde kendi beyanları bulunuyor. Bu teröristin uzunca bir süredir Suriye ve İstanbul’daki bağlantıları takip ediliyordu ve yasadışı yollarla Türkiye’ye giriş yapacağı yönünde istihbari bilgiler edinilmişti. Ve bu terörist, Emniyet İstihbarat, MİT ve İstanbul Emniyetinin başarılı operasyonuyla yakalandı. İstanbul emniyet birimlerince teröristin sahte kimlik kullandığı ve kılık değiştirdiği belirlendi. Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğünün sorgulamasının ardından bu DEAŞ’lı terörist, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla adli makamlara sevk edildi. Bu dönemin en önemli operasyonlarından bir tanesi gerçekleşmiş oldu.
AK PARTİ VE CUMHUR İTTİFAKININ SEÇİM KAMPANYASI
- Geçtiğimiz günlerde partinizde kurmaylarınızla sürpriz bir toplantı yaptınız seçim beyannamesi konusu üzerinde. Şimdi bu seçim döneminde AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak nasıl bir kampanya yürütmeyi düşünüyorsunuz, hangi başlıkları öne çıkarmayı düşünüyorsunuz? Bu seçimlerin ana mottosu, teması ne olacak; halk, seçmen neye göre oy verecek?
SOSYAL MEDYA YASASI NE ZAMAN MECLİS'TEN ÇIKACAK?
- Son dönemlerde sosyal medyada manevi değerlere, insani fıtratlara yönelik çokça hakaretler, saldırılar, eylemler yapılıyor. Bunlara karşı, yeni eğitim öğretim yılı da başlarken özellikle yeni nesli, gençlerimizi koruma noktasında hükümet olarak yeni bir çalışmanız olacak mı? Bir de maalesef sosyal medya dezenformasyonun birinci kaynağı. Bu yasa meselesi ne zaman gündeme gelecek ya da Meclis’ten çıkacak?
Erdoğan'dan Ahmet Şık tepkisi: Bu zat teröristin tekiIRKÇILIK VE NEFRET SÖYLEMİ
- Batı ülkelerinde İslamofobi üzerinden yürütülen ırkçılık ve nefret söylemi, bazen ülkemizde de Suriyeli göçmenler ve Arap turistler üzerinden siyasi rant elde edilmek için kullanılıyor. Özellikle genç nesli etkileme amacı taşıyan bu ırkçılık ve nefret söylemine karşı ne tür tedbirler alınıyor, bu konuda neler düşünüyorsunuz?
SOSYAL KONUT PROJESİ
- Türkiye’de yaşanan kira sorunu, barınma sorunu olduğu ifade ediliyor. Bu kapsamda hükümet konutlarda kira artışını yüzde 25 ile sınırlandırdı ve 13 Eylül’de de Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi açıklanacak. Söz konusu projenin 250 bin konut olacağı ifade ediliyor. Bu kampanya vatandaşımızı nasıl etkileyecek?