Failin, suc işlemek amacıyla kasten hareketleri icra etmesine rağmen, hareketin sucu işlemeye elverişli olmaması ya da sucun konusunun bulunmaması durumunda sucun işlenemez olmasından dolayı işlenemez suc denir.

Boş tabancayla ateş ederek oldurmeye calışmak, zaten olmuş birine ateş ederek oldurmeye calışmak işlenemez suclara ornektir. Failin bu durumda cezalandırılması konusunda farklı goruşler vardır. Bir duşunceye gore suc işlenemez olduğunda gore cezanın verilmesinde fayda da yoktur. Diğer duşunceye gore ise failin suc kastının olması en azından bu duşunce acısından cezalandırılması gerektiğini savunur.

Bir başka duşunceye gore de işlenemez sucun nisbi ve mutlak imkÂnsızlık acısından değerlendirilmesini savunur. Sucun konusunun olmaması mutlak imkÂnsızlık sebebi iken, nisbi imkÂnsızlık konuda ya da vasıtadadır. Oldurulmek istenen kişinin olmuş olması mutlak imkÂnsızlığa, paranın failin elini soktuğu cepte olmayıp diğer cepte olması konuda mutlak imkÂnsızlığa, ateş edilen silahın boş olması vasıtada nisbi imkÂnsızlığa ornektir.

“TCK işlenemez suclar hakkında bir hukum ihtiva etmemektedir. TCK ’nın 35inci maddesinin incelenmesinden konu ve vasıta bakımından nisbi imkansızlık halinde failin teşebbusten cezalandırılması sonucuna varmak gerekir”

Artuk-Gokcen-Yenidunya cezalandırılması fikrinde iken Toroslu nisbi imkÂnsızlıkta cezalandırılmaya karşıdır.

“Kullanılan vasıtanın ve dolayısıyla yapılan hareketin elverişsiz olması veya sucun maddi konusunun bulunmaması halinde suc işleme kararının icrasına başlandığı soylenebilirse de, işlenmek istenen sucun icrasına başlamaktan ve cezalandırılabilir teşebbusten soz edilemeyecek, dolayısıyla, failin cezalandırılması yoluna gidilemeyecektir.”

Bu konuda Toroslu ’nun goruşunun kanunun lafzına daha uygun olduğu duşunulmektedir. TCK Md.35 ’te kullanılan ifade ile “elverişli hareketler” olmadan teşebbusten bahsedilemeyecektir. Failin hareketinin elverişli olmadığını bilseydi ya farklı bir hareketle sucu işlemeye calışacaktı ya da başkaca bir hareketi yapma imkÂnı yoksa ya da o hareketi yapmak istemezse suc kastından vazgececekti. Ayrıca elverişli hareketlerin tamamlanması durumunda da sucun maddi konusu “kastedilen sucun” asli unsurlarından olduğuna gore işlenemez sucta yapılan hareketler kendi başına bir suc oluşturmadığı surece teşebbusten de bahsedilemez.

İşlenemez suc TCK Md.243 ve Md.244 ile duzenlenen bilişim suclarında goz onunde bulundurulması gereken onemli bir ayrımdır. Bircok durumda sucun işlenebilir olmadığının goz onune alınması gerekecektir.