Bu site hukukcu ağırlıklı olduğuna gore davacı olarak takibettiğim bir konuda fikir almak istiyorum. Konu şu; daha once acılmış ve kesinleşmiş bir dava var. Bu dava murisimizden intikal etmiş. istimlak nedeniyle acılmış bir tezyidi bedel davası. Ancak, dava konusu bedelin kamulaştırmayı yapan idare tarafından odendiği sabit değil. Yani odeme makbuzu ortada yok. Diğer taraftan kamulaştırılan gayrimenkul tapu kayıtlarında halen, uzerinde kamulaştırma şerhi olmaksızın murisimiz adına kayıtlı gorunuyor. Ben bunu, bedel odenmediğinden devir işleminin yapılmadığı şeklinde yorumluyorum. Diğer taraftan bahse konu gayrimenkul 1983 yılında el atılıp yıkılmış ve yerinden şu anda yol geciyor.
Karşı tarafın avukatı “kesin hukum olduğunu, eğer bir alacağımız varsa icraya verip almamız gerektiği” savunmasını yapıyor.

Ben ise bu konuda kesin hukum olmadığını, zira davamın tazminat davası olduğunu, Borclar kanununun 105. maddesi gereğince, bedelin zamanında odenmemesi nedeniyle meydana gelen munzam zararı talep ettiğimi ileri suruyorum. Kesin hukum yoktur diyorum cunku, munzam zarar zaten hukum kesinleştikten sonraki donemde meydana gelen bir zarardır. Bu nedenle daha once acılıp kesinleşen dava bu alacağı etkilemez.