Medeni Kanunumuzun getirdiği ikinci tedbir de şu şekilde karşımıza cıkıyor, kanun koyucu 523. maddenin 2. fıkrasında diyor ki:
“Mirasbırakan acıkca bağışık tutmadıkca, mirasın onmirascıya teslimi onun guvence gostermesine bağlıdır.”
Gorduğunuz gibi defter tutulması emredici niteliktedir, aksi kararlaştırılamaz; ikinci fıkrada ise mirasbırakan aksini ongorebilir. Aksini ongormediyse yani guvence gosterilmesinden bağışık tutmadıysa, evet onmirascı Bay A, mirasbırakanın olumunde kendiliğinden mirascı olur ama o tereke değerlerinin, o mirasın sonuc itibariyle A ’ya teslimi gerekir. O teslim esnasında da Bay A ’dan bir guvence talep edilir. Bu guvence kefalet, rehin, ipotek, banka teminat mektubu, garanti sozleşmesi olabilir. Aklınıza gelebilecek tum teminatlar artmirascı Bay B icin ortaya cıkan riski, rizikoyu teminatlandırabilir. Yani sonuc itibariyle, Bay B ’nin beklenen hakkına bir saldırıda bulunulmamalıdır. Onun beklenen hakkına bir tecavuzde bulunulmamalı, kişi hukuka aykırı şekilde zarara uğratılmamalıdır.
Bu cercevede kanun koyucu, birtakım teminatların talep edilebileceğini soyluyor ama aksini mirasbırakan olume bağlı tasarrufunda ongorebiliyor. “Ben A ’yı teminat gostermekten muaf tuttum.” diyebiliyor.
Guvence Gosterme Durumları Hakkında
Emlak0 Mesaj
●1 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Gündemdeki Konular - Haberler
- Emlak
- Guvence Gosterme Durumları Hakkında
-
01-09-2022, 17:38:18