
Şık'ın, gerçek dışı iddialarla kamuoyunu yönlendirme ve toplum nezdinde partinin itibarını zedeleme kastıyla hareket ettiği, partinin kişilik haklarını alenen ihlal ettiği kaydedildi.
Dilekçede, AİHM ve AYM kararları ile Yargıtay içtihatlarından örnekler verilerek, "İfade özgürlüğü sınırsız olmayıp, yine aynı düzenlemelerle kişilerin şeref ve haysiyetleri koruma altına alınmıştır. Somut olayda davalı ifade özgürlüğü ve eleştiri sınırlarını aşarak müvekkil partinin kişilik haklarına saldırıda bulunmuştur. Davalı, Anayasa, Türk Medeni Kanunu ve uluslararası sözleşmelerce güvence altına alınan, kişinin maddi ve manevi değerlerinden oluşan toplum nezdindeki şeref ve haysiyeti ile saygınlığını korumaya yönelik hükümleri ihlal etmiştir" denildi.
Dilekçede, partinin kişilik hakları ve saygınlığına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle Ahmet Şık'ın 100 bin lira manevi tazminata mahkum edilmesi talep edildi.