8 Ağustos 2019
Bir zamanlar sosyal medyanın, cep telefonlarının olmadığı, hatta televizyon ve ev telefonlarının bile bircok evde bulunmadığı yıllarda en buyuk eğlencelerden biri de cizgi romanlardı. Başta cocuklar ve gencler olmak uzere bircok kişi bu kitapları merakla okur, biriktirir, aralarında değiş tokuş yapardı. Genc kızlar ise genellikle aşk konulu fotoromanlar okurdu.
O yıllarda kimse birbirinin nereye gittiğini, ne yediğini, nerede tatil yaptığını bilmez sadece kendi mahallesinde olanları tanır, oradakilerin yaşamlarını bilirdi.
İşte boylesi zamanlarda hayal dunyamızı genişleten, bizleri farklı dunyalara goturen en onemli kitaplardan başında buyuk kucuk hemen herkesin okuduğu cizgi romanlar gelirdi.
Evet bu cizgi romanların bazıları bugun hala bulunabilse da o yıllardaki tadı verdiği soylenemez. Teknolojinin gelişmediği ve cok şeyin henuz bozulmadığı o yıllarda kucucuk ve sınırlı dunyalarımızın en guzel anılarından biriydi diyebilirim bu kitaplar icin.
Herkesin kendine gore takip ettiği ve bir sonraki macerasını merakla beklediği kahramanları vardı. Bunların en başında "Celik Blek" diye bildiğimiz Teksas gelirdi. Cocuk yaşımızda biz ona "Celik Bilek" derken gucunden dolayı celik gibi bileği olduğunu sanırdık.
İri yarı ve sarışın olan Celik Blek ve arkadaşları, genc Rodi ve şişman Profesor Oklitus'un hain Kırmızı Urbalılara, yani İngilizlere karşı verdikleri bağımsızlık mucadelesini heyecanla takip ederdik.
Amerikan yurtseverlerinin liderlerinden Avukat Connoly, Amerikan bağımsızlık savaşında ara sıra Celik Bilek'i ziyaret ederek ona gizli ve tehlikeli gorevler verirdi. Bu gorevler arasında İngiliz zindanlarından adam kacırmalardan tutun da, gizli savaş planlarının ele gecirilmesine kadar her şey vardı. Bazen de Kızılderiler onlar icin tehlike olurdu.
Neşeli ve oburluğu ile tanınan Profesor Oklitus ise genc Rodi'ye bazen oğutler verir, bazen de onunla dalga gecerdi.
Başka bir kahramanımız da Nevada Ranger'larından genc Yuzbaşı Tommiks idi. Kulver kalesini kızılderililere karşı korurken bir de kotu adamlarla/haydutlarla mucadele ederdi. Her macerada carpık bacaklı Konyakcı ve Doktor Sallaso ona eşlik ederdi.
Ayrıca kale komutanı albay Brown'un kızı Suzie ile genc ve mahcup yuzbaşı arasında gizli bir aşk olduğu herkes tarafından bilinirdi.
En buyuk ozelliği ise iki eliyle de cok seri kullandığı tabancalarıydı. Hic icki ve sigara icmez, bu yonleriyle alay edenlere de gerektiğinde derslerini verirdi. Cocuk masumiyetine kanmayın, aynı zamanda iyi yumruk atar, iyi dovuşurdu.
Ontario kurtlarının şefi Kaptan Swing de aynı Celik Blek gibi Kırmızı Urbalılara karşı bağımsızlık mucadelesi verirken ceşitli tehlikelere goğus gererdi. Yakın arkadaşları şişman, kel ve sakallı Mister Blof ve kopeği Puik, bu kopeği hic sevmeyen kızılderili Gamlı Baykuş da kaptan Swing'in bu maceralardaki en yakın dostlarıydı.
Başında samur kurkunden şapkası, tabancası ve kılıcıyla genc ve sempatik kahraman Kaptan Swing'in bir de Betty adlı sevgilisi vardı. Tabancasının yetersiz kıldığı zamanlarda iyi kılıc kullanan bir ustaydı Kaptan Swing.
Felaket tellalı diyebileceğimiz Gamlı Baykuş ( "Hay bin kunduz" sozu meşhurdur) ise surekli karamsarlık icinde olup, "pire torbası" dediği Blof'un kopeği Puik ile surekli didişirdi.
Darkwood ormanlarının Baltalı İlah'ı Zagor Te-Nay veya kısaca Zagor ve sevimli şişman ama yeteneksiz arkadaşı Ciko'yu (tam adı "Cico Felipe Cayetone Lopez Martinez Gonzales) neredeyse bilmeyen yok gibiydi o yıllarda...
Zagor'un hikayesine gelince; henuz kucuk bir cocuk iken anne-babası Kızılderililerin duzenlediği bir saldırıda oldurulur. Zagor ise nehre atlar, bir sure suruklenir, daha sonra Fitzy adındaki bir avcı tarafından fark edilerek kıyıya cıkarılır ve buyutulur. Fitzy ile gecirdiği yıllar boyunca avlanmasını ve balta fırlatmasını oğrenir.
Daha sonra Zagor, Kızılderilileri kendisinin yarı-tanrı olduğuna inandırır. Barışın korunması icin Darkwood ormanları icinde bataklıkta bir kulube inşa ederek Ciko ile birlikte oraya yerleşir. Zagor"un her macerada en az birkac kere "AAAHHHYAAAAKKK" diya nara atması ve Ciko'nun "Karamba Karambita" sozu okurları icin sıradan sayılırdı.
Karakter olarak Zagor, kendine guvenen, kimseye zarar vermeyen, silahını nadiren kullanan, dostlarının yardım cağrılarını asla geri cevirmeyen, tanımadığı bir yerde dahi haksızlık gorduğunde asla geri cekilmeyen, insanların onurluca yaşamasını savunan, kazanc uğruna değerlerinden vazgecmeyen, fiziksel olarak guclu ve yakışıklı bir kahramandı.
Yeteneksiz ama yardımsever dostu Ciko'nun başı dertten hic kurtulmaz ama her defasında Zagor sayesinde bu dertlerden bir şekilde kurtulurdu.
Zagor'un cok bilinir ve tanınır olmasına karşın başka bir cizgi roman kahramanı olan Kinowa ise o denli az bilinirdi.
Kinowa'nın hikayesine gelince; ailesiyle birlikte yolculuk eden Sam Boyle'un bulunduğu kervan Kızılderililerin saldırısına uğrar. Karısı oldurulur, Sam ise kafa derisi yuzuldukten sonra olduğu sanılarak bırakılır.
Bu olayın ardından Sam yoreye yerleşir ve ordu izcisi olarak yaşamını surdurur. Gorunurdeki bu hayatının yanı sıra yuzune kısa boynuzları olan bir maske takarak ve Kinowa adıyla Kızılderililere korku salar. Gunun birinde, kervana yapılan saldırıda olduğunu sandığı oğlu Jack'in Kızılderililer tarafından buyutulduğunu oğrenir.
Ana karakterin Sam Boyle olduğu cizgi romanda başlıca yan karakterler oğlu Silver Jack Boyle ya da Kızılderililer arasında bilinen adıyla Kızıl Tuy, eski dostu ve keskin nişancı izci Long Rifle ve sadık atı Bingo'dur.
Surekli kılık değiştiren Tom Braks ve yakın dostları Kofteci Tonton ve Baron da bir başka cizgi romanın kahramanlarıydı.
Tom Braks'ın en buyuk sırrı kılık değiştirmesidir. Her bolumde bıyıklıdan sakallıya, kadından erkeğe her turlu canlının kılığına girebilen Tom Braks, yanında bununla ilgili bir canta taşırdı. Bazen ya bir aranan suclunun ya da kacırılacak masumun kılığına girer ve olayı cozerdi. Balmumu ise suratını değiştirirken en cok kullandığı malzeme olurdu.
Her bolumde koca bir canak kofteyi goturen Tonton'un "hay bin kofte", "kofteler aşkına" gibi sozleri hic yadırganmazdı. Baron ise Tonton'un aksine kulturlu olup, soylu ailesi ile ovunurdu.
Benim en cok sevdiğim cizgi romanlardan biri olan Teks, ya da tam adıyla Teks Willer ise, bir ranger olup Kızılderililer arasında "Gece Kartalı" olarak tanınırdı. Oğlu Kit Willer, arkadaşı Kit Carson ve bir Navajo yerlisi olan Tiger Jack ile birlikte genellikle Kızılderili dostlarının yardımına koşardı.
Diğer cizgi romanlara bakılınca en gercekci olanı Tex Willer"dı. Kahramanlarının olağanustu ozellikleri yerine deneyimli kişilikleri ve akla yatkın cozumleri vardı. Ancak Teks acımasız ve sertti, kanun tanımaz bir yapısı vardı.
Yalnız kovboy Red Kit ve atı Duldul'un maceralarından bahsetmeye herhalde gerek yoktur. Ozellikle cizgi filmler halinde gunumuze kadar gelmesi onu en cok tanınan cizgi roman kahramanlarından biri haline getirmiştir.
Tenten ise kendine ozgu yapısıyla farklı bir cizgi romandı. Tenten genc bir gazeteci ve gezgindir. Maceradan maceraya koşar. Cizgi romanın diğer kahramanları ise; Kaptan Haddok, Profesor Turnosol, Tenten'in kopeği Milu, sakar dedektifler Dupont ve Dupond idi.
Butun bu cizgi romanların dışında Kızıl Maske-Gordon- Orumcek Adam-Mister No-Mandrake-Zembla-Tarzan- Asterix gibi farklı kahramanlar da vardı. Yerli cizgi roman deyince de akıllara ilk olarak, Karaoğlan-Tarkan-Kara Murat gibi cizgi romanlar gelirdi.
Oğrencilik yaşamında ders kitaplarının arasında, evde ailesinden, okulda oğretmenlerinden gizli gizli cizgi roman okuyanlardansanız bu yazdıklarımı dun gibi hatırlarsınız.
Sahi, sizin cizgi roman kahramanınız hangisiydi?..
cepnote:şurdan arakladım, teşekkur ederim.
İlhan İlmenoz - Bir Zamanlar Çizgi Romanlar
Çizgi Roman Tanıtımları0 Mesaj
●66 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Çizgi Roman Forumları
- Çizgi Roman Tanıtımları
- İlhan İlmenoz - Bir Zamanlar Çizgi Romanlar
-
29-08-2022, 03:58:20