[CENTER]
Kohne bir kentin, kenar bir mahallesinde loş bir oda. Ortada kalp şeklinde bir yatak ve ustunde yine kalp şeklinde bir suru yastık. Yatakta korkutucu irilikte bir adam ve yanında “melekler nasıl kokuyorsa oyle kokan” bir kadın... Sevişirler, sonrasında Marv uyanır ve birinin tanrıcasını oldurduğunu gorup bunu yapanı bulacağına ve ona odeteceğine dair intikam yemini eder. Fakat intikamını hızlı ve sessiz değil, Goldie ile olduğu gibi, hem yavaş hem de gurultulu ve kirli alacaktır.
Kulağa cok da matah bir konu gibi gelmiyor değil mi? Belki de gercekten değil. Konu olarak daha once bircok kitapta, filmde, cizgi romanda defalarca işlenmiş klişe bir intikam hikÂyesini bu sefer Sin City’nin adı altında okumanın farklılığı nerede diye sorulabilir. Ote yandan şoyle de duşunulebilir: Sin City bu kadar odul (ve eleştiri) almasını neye borclu? Bazı hikÂyeler vardır ki konu, cizim, anlatım ve karakterler tamamen butunleşmiştir, bir saatin her dişlisinin farklı caplara sahip olup farklı yonlere donmelerine rağmen sonuc olarak tek bir amaca hizmet etmeleri gibidir. Sin City’yi bu kadar farklı kılan cizimleri, karakterleri, anlatım bicimi, sertliği ya da erotik olması değil. Sin City’yi unlu yapan en onemli etken tum bu faktorlerin mukemmel bir harmoni oluşturması.
Marv giyinirken polis sirenleri duyulmaya başlamıştır bile. Polisler nizami bir sekilde merdivenleri cıkarken Marv hazırlıklarını yapmış ve surekli kullandığı iki uc uyuşturucu hapını mideye indirmiştir: “Aslında onlar cağırılmalıydı, polisler. Fakat herkes polislerin ne icin calıştıklarını ve onları mutlu tutmanın ne olduğunu biliyor. Birileri bu iş icin iyi para odemiş” diye homurdanmaktadır. Marv’ın nasıl zorlu biri olduğu takip eden sahnelerde anlaşılır: Kapıyı parcalar, polisleri dağıtarak binadan dışarı cıkar ve bir polis arabasını gasp ederek uzaklaşır.
HikÂyede cok acık anlatılmasa da Marv’ın şartlı tahliye ile serbest bırakıldığını, polis gozetiminde tutulduğunu anlarız. Marv, kendisini gozetimde tutan polis memuru Lucille’nin evine girer ve yara berelerini temizler, album tanıtımlarında sıkca kullanılan yara bantlı haline kavuşur (!). İntikamını alması icin eski bir dostuna ihtiyacı vardır, Gladys adını verdiği silahına. Kor olmuş annesinin evine gider ve hÂl eski şeklinde duran odasındaki sandıktan Gladys’i cıkarır. Bu sırada eski anılarını tazeleyen odadaki kokudan dolayı her zamanki gibi ağlamıştır. Okuldayken kavga ettiği sert bir cocuktan almıştır silahı. Cocuk olduğu icin Gladys’i artık ozlemeyecektir. Silaha okulda tanıdığı Glady’s adlı guzel bir oğrenci kızın adını vermiştir. Gladys’ı eline aldığında “bir an icin” birbirlerini hissederler. Gladys’e Goldie’den ve ne yapmaları gerektiğinden bahseder.
Sin City’deki diğer tum kadınlar gibi Glady’s de guclu bir karakter olarak anlatılmıştır. Orneğin dizinin devamında ortaya cıkan Esther tutsak duştuğunde serbest bırakılmak icin yalvarmaz, hicbir zaman ağlamaz. Oysa Marv gibi acımasız birisi sadece eski bir kokuyu duyarak ağlayabilmektedir. Gerek ağlaması gerekse silahıyla konuşması gibi ayrıntılardan Marv’in akli dengesinin yerinde olmadığını anlamak guc değil aslında. Bir “delinin” yaşadıklarını okumak niye zevkli diye duşunuyorum da belki ilk sebep kendine ozgu bir tarzı olması. Belki de hepimiz bazen delilerin yaptığı gibi icimizden geldiğince davranmak istiyoruz ve birileri bizim yerimize bunları yapınca hoşumuza gidiyor olabilir.
Tarz demişken, Marv’in acımasızlığından bahsetmek gerekiyor. İki kiralik katil, Marv’i, tum Sin City serisinin en carpıcı kadın karakterlerinden olan, (sado-mazoist cağrışımlara sahip) Nancy’nin striptiz yaptığı bardan, arka sokağa cıkarırlar. Marv once hemen birini oldurur. Otekine ise uzerindeki paltoyu cıkarmasını, boyle guzel bir paltonun kan lekesi olmasını istemediğini soyler. Adam paltosunu cıkarır cıkarmaz teşekkur ederek karnın bir kursun sıkar. Sonra kan kaybetmekte olan kiralık katilin dişlerini kırarak Goldie’nin katili hakkında bazı bilgiler alır ve tekrar teşekkur ederek kafasına bir kursun daha sıkar. Konuşana dek birisini kafasını klozete sokar, bir eliyle araba kullanırken diğer eliyle “kurbanının” kafasını yere surterek surukler, rahibi oldurur vd… Derken Goldie’nin yamyam katilini bulur. Goldie’nin katiline gosterdiği acımasızlığı hikÂyeyi okuyacaklara bırakalım, ama “final” bizi Sin City’de yaşananların, ayın arka yuzunde donen dolapların “oldukca derin” ve gizli bir sistemin parcası olduğunu gosterecektir.
Haritada asıl ismi Basin olan şehri niye herkesin Sin City olarak adlandırdığının acıklaması şiddetli yağan yağmur altında yuruyen Marv’in duşunceleri ile anlatılır sekizinci bolumde. Yağmurun durmasıyla birlikte şehrin eski kısmında hayat kısa zamanda eski haline donmuştur. Soğuğa rağmen tum mallar sergidedir. Bir zamanlar (altına hucum zamanında) populer bir yer olan Basin City, sonrasında bir hayalet şehre donuşmuştur. Şehir sakinlerinden Roark adında birinin aklına bir fikir gelmiş, tum parasını harcayarak Paris ve benzeri yerlerden en unlu fahişeleri şehre getirmiştir. Haber cabuk yayılmış ve kısa sure sonra “Gunah Şehri” batıdaki en şohretli şehir olmuştur. Las Vegas’a bir gonderme yapıldığı duşunulebilir. Yedi farklı kitaba ismini veren Sin City’nin gorunuşu izbe, eprimiş, karanlık, tekinsiz ve sislidir. Şehrin dar sokaklarında cop yığınları vardır (ortamdaki sis ve kasvet Gotham’ı da cağrıştırmaz değil hani). Hemen her yerde eski model, buyuk Amerikan arabalarının olması da ilginctir.
1980’lerde Marvel Comics’in Daredevil’ını Born Again adlı macerasıyla yeniden canlandıran ve cizgi roman tarihinde yuksek itibarı olan Batman Kara Şovalyenin Donuşu’nu (The Dark Knight Returns) yazarak cizgi romana olan ilgiyi arttıran, bircok odule sahip olan Frank Miller, Sin City’ye başlamadan once zaten yeterince tanınmış ve başarısını kanıtlamıştı. Ama asıl “sıcramasını” Sin City’yi yazınca yaptı diyebiliriz. Zira Miller, başkasının karakterini yazarken belirli kalıplara bağlı kalmak zorunluluğunu mecburen yaşıyordu. Sin City’yi yaratarak tamamen kendi tercihlerine bağlı olan, dolayısıyla uzerinde istediği gibi oynamayı yapabildiği bir calışmaya başladı ve bunda cok başarılı oldu.
Kaynak: seruven.org
Sin City
Çizgi Roman Tanıtımları0 Mesaj
●21 Görüntüleme
-
29-08-2022, 03:55:26