“Bekir Tunc sağ elindeki silahı Oğuz Abi’ye, sol elindekini bana doğrultmuştu. Tabancamı iki elimle kavradım. Tetiği cekmemek icin kendimi zor tutuyordum. Dudaklarının kenarından sarkan bıyıkları aralandı, acıyla sırıttı, gozlerime dik dik baktı.
‘Ben seni gebertmemiş miydim lan velet’ dedi boğazından gelen bir hırıltıyla.
‘Bu işler satranc oynamaya benzemez, demiştin ama yanılmışsın salak Bekir’ dedim alaycı bir sesle. ‘Bu işler tam da satranc gibidir.’
Birbirine karışan uc el silah sesi, geniş ovanın uzerindeki boşluğa yayılıp yıldızlara doğru yukseldi.”
Derviş Şentekin daha ilk romanında durmuş oturmuş bir yazar kimliğinde. Kitap polisiye cizgisini koruyarak, psikolojiye ve Turkiye’de yakın donemin siyaset karanlığına acılıyor. Etkileyici tahliller ve yorumlarla bezeniyor.
SELİM İLERİ
Demokratik kitle gosterilerinin silahla bastırıldığı, işkencenin alenileştiği, cetelerin, cinayetlerin ve şiddetin estetize edildiği, racon kesmenin hayranlık yarattığı, butun o sahte kahramanların, karanlık ilişkilerin ve derin bağlantıların vatan millet aşkına yuceltildiği bu ulkede “siyasi” olana sırt cevirerek kucuk burjuvaların kimlik sorunlarına kapanan edebiyatımıza bir eleştiri olarak okunmalıdır bu kitap.
A. OMER TURKEŞ
Derviş Şentekin’den, Amerikan kara romanlarına taş cıkartacak bir yapıt. Turkiye’de polisiye turun gelişmişliğinin bir kanıtı da sayılacak kitap, sadece turun meraklılarının değil, tum kitap kurtlarının okuması gereken bir metin.
AHMET UMİT