• 23-07-2022, 19:09:43
    #1




    Pantolon cebinde duran tabancayı cıkardı ve inceledi. Bugun doğum gunuydu. Annesi ve babası yirmi bir yıl once belki de burada durmuştu. Annesinin sesini ve kibrit kutusunun icindeki altınların şakırtısını duydu. Parmaklığa tırmanırken babası arkasından sesleniyordu. Tabanca suya duştu ve battı, tıpkı annesinin şans paraları gibi ışıldayarak. Gozunu aşağıya dikti, hicbir şey goremedi. Bir el ona uzandı, ama o duşmuştu. Su sıcaktı, uğultulu bir sessizlikle Wilbur’u icine almıştı.

    Gozunu New York’ta bir hastanede acan yirmi yaşındaki Wilbur gecmişiyle hesaplaşmaya girişir. Hic tanıma fırsatını bulamadığı İrlandalı annesinin olumu ve İsvecli babasının sırra kadem basışıyla başlayan, sonuna kadar temposunu hic duşurmeyen hikÂye okuru, edebi bir ustalıkla kurgulanmış yirmi yıllık bir zaman diliminin icinden gecirerek adım adım hem bir Bruce Willis hayranı olan, onunla bir alter ego ilişkisi kuran, umudu muzikte ve aşkta bulan kırılgan Wilbur’un, hem de onunla yolu kesişen onlarca figurun dunyasına goturuyor. Henuz yirmi yıllık bir hayatın kırsaldan, şehirlerden, hastanelerden, okullardan, ıslahevlerinden, otellerden gecen uğrakları kimi zaman trajik, kimi zaman komik hikÂyelerin eşliğinde Amerika’dan İrlanda’ya, oradan da İsvec’e uzanıyor.

    1958 Zurih doğumlu Rolf Lappert’in 2008’de 1. İsvicre Kitap Odulu’nu kazanan bu romanı medyanın seckin eleştirmenlerden ovgu almış bir yapıt. Yazarın kullandığı anlatım yontemleri ve araclarının zenginliği uzun soluklu bir gercekciliğe işaret ederken okuma seruvenini cekici ve surukleyici hale getirmeyi de ihmal etmiyor.

    Ceviri: Cağlar Tanyeri
    Basım Yılı: 2011
    Yayınevi: Ayrıntı


    Aranabilir PDF


    Mediafire


    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.