Sahilden Bostancı, arayış, umut etme, kabullenme gibi duyguların rehberlik ettiği, farklı coğrafyaların ev sahipliği yaptığı hikayelerin, bir minibuste denk gelebilecek ancak bir sokakla yaşamları tamamen ayrışabilecek insanların hayatlarına goz kırpan bir kitap. Gul Ersoy, arayışın, kişinin kendine ve etrafına karşı geliştirdiği sorgulama durtusunun coğrafya ile nasıl bir ilişkisi olduğunu, yolları kat etmenin kişi ile peşine duşulen cevaplar arasındaki mesafeyi nasıl etkilediğini anlamak adına bircok durakta mola veriyor, bir minibus hattını, eski bir şarkıyı başlangıc noktası alıp, dunyaya uzanıyor.
Şehir hayatının rekabetle saldıran, kıskacına alan duzeni karşısında "hayır" diyebilmenin ve sırtını donup gidebilmenin ozgurleştiriciliğini sunuyor. Diğer yandan da taşraya uzanıp, kucuk bir kasabada toplumsal cinsiyet rollerinin bireyi nasıl yonttuğunu; kimliğini kazanma mucadelesinin ekmeğini kazanma derdi ile nasıl celiştiğini gosteriyor. Tarlalarında gunebakanlar yerine toplu konutlar yukselen kasabalarda, bireyin kendini var etmekten yoksun hale gelmesiyle yalnızlığın bile nasıl anlamsızlaştığını anlatıyor.
Dut karasının kirini kırmızı ojeyle kapatmaya calışan bir el uzanıyor bu oykulerden bize. Kavanozların icinde, mutfak dolabı raflarında birikmeye calışan umut, sayfaların arasında ucuşuyor.
Sayfa Sayısı: 132
Basım Tarihi: Temmuz 2014
Yayınevi: Sel
ISBN: 9789755706795
Aranabilir PDF + 2 MB
Mediafire