"Caldwell oyle ceşitli, oyle birbirine zıt kimselerin sevgisini kazanmış ki... Gercek şu: Herkes kendi acısından bakıyor ona. Kimi gulmek icin okuyor, kimi ağlamak icin. Yapıtlarında her ceşit okuyucunun dişine dokunacak bir şeyler var. (...)
"Anlattığı insanlara, Georgia'lı beyazlara gelince. Ne iyilikleri bellidir, ne kotulukleri, iyi-kotu diye bir şey tanımazlar. Bircok bakımdan, insanlardan uzaklaşmış, hayvanlara yaklaşmışlardır. Butun eğlenceleri: Zencileri ezmek, bir de capkınlık, o kadar. Onları bu duruma duşuren, icinde bulundukları korkunc yaşam koşullarıdır. Caldwell'in kişileri, yaşamın her turlu baskısına karşı koymaya calışan, insanca yaşamak icin direnen okuyucuya yaşam sevinci, umut veren kişiler değildir. Zenciler bir yana, hepsi de tembel, yenilmiş insanlardır. Gene de severiz onları. Acırız, guleriz, o yaşamın pis bir yaşam olduğunu, değişmesi gerektiğini pek duşunmeyiz bile. Yapıtlarına bakılırsa, Caldwell de pek duşunmuyor bunu. Sevgisine kapılıp gidiyor, anlattığı insanların arasında yaşıyormuşcasına, kendini bırakıyor. Ama yalan soylediğini ileri surenlere karşı yazdığı yazıda, o yaşamın değişmesi gerektiğini, bir hayli ağır bir dille acıklamış."
-Memet Fuat-
Ceviri: Mehmet Fuat Bengu (Memet Fuat)
Yayınevi: De
Baskı Yılı: 1968
Sayfa Sayısı: 89
Aranabilir PDF + 626 KB
Yandex
Mediafire