Gizli İçerik:
Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.

Latin Amerika edebiyatının Nobel odullu yazarlarından ve "buyulu gercekcilik" akımının kurucularından Miguel Angel Asturias, ulkesi Guatemala'nın ve yerli halkın toplumsal sorunları ozelinde, dunyaya, doğaya, emperyalist somuruye ve kurtuluş olanaklarına bakmaya, kendine has edebî diliyle okurları mest etmeye Yeşil Papa'da da devam ediyor.

Asturias'ın "Muz trilojisi" olarak da bilinen uclemesinin ikinci kitabının odağında, Chicago'daki buyuk muz trostunun başkanı, "Yeşil Papa" lakaplı Geo Maker Thompson var.
Toprakları, caresizliklerinden ya da zorla ellerinden alınan koyluler ve Yerliler, birleştirilerek buyuk muz tarlaları hÂline getirlmiş kendi eski arazilerinde, cok ağır somuru şartları altında calıştırılırken; Yeşil Papa da, gucsuz, orgutsuz, saf insanları somurmekteki dehası sayesinde, buyuk bir servet biriktirmektedir. Peki, Yeşil Papa'ya karşı bir direniş mumkun mudur; mumkunse kimlerle, nasıl, ne zaman?..
Muz hevenklerini tarlalardan vagonlara, vagonlardan gemilere yuk hayvanları gibi sırtlarında taşıyan koylulerin cetin hayatı bir yanda, Yeşil Papa'nın zalimliği ve hukumetteki adamların alcaklığı diğer yanda… Bu kavganın kazananı kim olacak sonunda?

Yazar, edebiyat tarihcisi ve folklor araştırmacısı Tahir Alangu, Asturias'ın bu buyuk kavgayı anlatırken geliştirdiği ozgun dilini şu sozlerle anlatıyor: "O, ele aldığı temalara ve yurdunun gerceklerine uygun duşen, canlı, Avrupa roman geleneğini aşan bir anlatım tekniğine ulaşmıştır. Dunya romanında başka onculeri de olan bu yeni ve guclu roman anlayışında, gundelik gercekleri, olağanustu bir soz gucu ve canlı bir lirizmle aktaran, iklimin, tropikal bitkilerin, eski inancların, buyuculuğun, geleneklerin, kultur catışmalarının, iktisadi savaşların birleşerek ortaya konduğu, okuyanları sarsan bir etkileme gucu var."
(Tanıtım Bulteninden)