Ada, Adocka, Duşka! Vaniada, Nevada, Theresa! Voltemand, Vasko do Gama! Vanicka, Adalucinda! Vandemonian, Ladore! Adore, Ada, Hades!
Ada ya da Arzu´da Nabokov okura, hafızamız sayesinde cocukluğumuzu ya da arkada bıraktığımız `altın cağı` yanımızda taşıyabileceğimizi hatırlatır. Bu bilinen, basit duşunceyi Nabokov olağanustu bir şiirsellik ve şimdi ile gecmişi aynı anda aynı cumlede yaşatabilme gayretiyle ayakta tutar.
(?) Lolita´nın Humbert Humbert´inin cenneti bir cocuğun aşkında yaşaması gibi Van ile Ada da cocukluk aşklarını butun hayatlarına yayarak cennette yaşamak isterler. Nabokov, ters, zarif ve cok iddialı bir taklayla cocukluğu yaşlılığa taşımayı denemiştir burada. Bu altın cağı yaşadığı gunde ne Amerika´da ne de Rusya´da yaşatamayacağını bildiği icin Nabokov bu iki ulkenin hatıralarından ucuncu bir hayal ulke, edebi bir cennet yaratmıştır (?)
Ada ya da Arzu´da Nabokov´un butun şakaları, aykırılıkları ve tuhaf guzelliğiyle Turkce konuştuğunu hayranlıkla goruyoruz.
ORHAN PAMUK
PDF (6,86 MB)