ONSOZ
Eğitim; bir milletin hayati unsurlarından birisidir. Bu hayatiyet, ciddi bir
eğitimin, milletleri yaşanılan cağda daha etken ve daha etkili kılmasından ileri gelmektedir.
Sanat Tarihi disiplini; milletlerin, tarihsel ve kulturel kodlarının en
onemlilerinden bir tanesidir. Sanat Tarihi disiplini ile gecmiş donem eserlerini ve objelerini, tarihsel, dinsel, duşunsel, kulturel ve coğrafi etkilerini de goz onune alarak, anlamaya ve oğrenmeye calışırız. Boylece hem o doneme ayna tutmuş, hem de elimizdeki veriler ışığında yaşadığımız cağa entelektuel katkıda bulunma şansımız doğmuş olur.
Ulkemizde Sanat Tarihi eğitim ve oğretimi de yerini bulmaya calışan
disiplinlerden birisi olarak goze carpmaktadır. 1957?de bağımsız bir ders olarak başlayan Sanat Tarihi eğitimi, icerisinde ceşitli soruları ve sorunları barındıran yapısıyla, irdelenmeyi hak etmektedir.
Sanat Tarihi eğitimi nasıl başlamış ve nasıl devam ede gelmiştir? Bu alanda
M.E.B.?in ne tur calışmaları olmuştur? Sanat Tarihi dersi alan oğrenciler veya Sanat Tarihi lisans eğitimini bitirmiş Sanat Tarihciler bu hususta neler duşunuyorlar? gibi sorulara cevap bulabilmek adına boyle bir calışmanın faydalı olacağına inandık.
Bu alanda mevcut bir tez calışmasının olmaması da bu konunun ele
alınmasının zaruriyetini gundeme getirmiş oldu.
Bu vesileyle, oncelikle Bolum Başkanı Prof. Dr. Recai KARAHAN? a, boyle
bir tez calışması icin beni yonlendiren ve yardımlarını esirgemeyen danışman hocam; Yrd. Doc. Dr. Osman AYTEKİN? e, Sanat Tarihi Bolumu oğretim elemanlarına,
Sosyal Bilimler Enstitusu? ne, anket duzenlemesinde emeği gecen Yrd. Doc. Dr. Emin Yaşar DEMİRCİ? ye, gonderdikleri kitapcık icin, İstanbul Sanat Tarihi Derneği?ne, bu calışma boyunca beni desteklediği ve hep yanımda olduğu icin eşim Ayşegul? e en icten teşekkurlerimi iletiyor ve hepsine şukranlarımı sunuyorum.
Fevzi DEMİRA?
2007 - VAN
Eğitim; bir milletin hayati unsurlarından birisidir. Bu hayatiyet, ciddi bir
eğitimin, milletleri yaşanılan cağda daha etken ve daha etkili kılmasından ileri gelmektedir.
Sanat Tarihi disiplini; milletlerin, tarihsel ve kulturel kodlarının en
onemlilerinden bir tanesidir. Sanat Tarihi disiplini ile gecmiş donem eserlerini ve objelerini, tarihsel, dinsel, duşunsel, kulturel ve coğrafi etkilerini de goz onune alarak, anlamaya ve oğrenmeye calışırız. Boylece hem o doneme ayna tutmuş, hem de elimizdeki veriler ışığında yaşadığımız cağa entelektuel katkıda bulunma şansımız doğmuş olur.
Ulkemizde Sanat Tarihi eğitim ve oğretimi de yerini bulmaya calışan
disiplinlerden birisi olarak goze carpmaktadır. 1957?de bağımsız bir ders olarak başlayan Sanat Tarihi eğitimi, icerisinde ceşitli soruları ve sorunları barındıran yapısıyla, irdelenmeyi hak etmektedir.
Sanat Tarihi eğitimi nasıl başlamış ve nasıl devam ede gelmiştir? Bu alanda
M.E.B.?in ne tur calışmaları olmuştur? Sanat Tarihi dersi alan oğrenciler veya Sanat Tarihi lisans eğitimini bitirmiş Sanat Tarihciler bu hususta neler duşunuyorlar? gibi sorulara cevap bulabilmek adına boyle bir calışmanın faydalı olacağına inandık.
Bu alanda mevcut bir tez calışmasının olmaması da bu konunun ele
alınmasının zaruriyetini gundeme getirmiş oldu.
Bu vesileyle, oncelikle Bolum Başkanı Prof. Dr. Recai KARAHAN? a, boyle
bir tez calışması icin beni yonlendiren ve yardımlarını esirgemeyen danışman hocam; Yrd. Doc. Dr. Osman AYTEKİN? e, Sanat Tarihi Bolumu oğretim elemanlarına,
Sosyal Bilimler Enstitusu? ne, anket duzenlemesinde emeği gecen Yrd. Doc. Dr. Emin Yaşar DEMİRCİ? ye, gonderdikleri kitapcık icin, İstanbul Sanat Tarihi Derneği?ne, bu calışma boyunca beni desteklediği ve hep yanımda olduğu icin eşim Ayşegul? e en icten teşekkurlerimi iletiyor ve hepsine şukranlarımı sunuyorum.
Fevzi DEMİRA?
2007 - VAN
Link: