16. yy. Endulus devletinin son bakiyelerinin Kastilya-Aragon Katolik ittifakı tarafından temizlenmesi, doğu-batı ilişkileri tarihinde İber Muslumanları icin olduğu kadar, Yahudi cemaati icinde bir donum noktasıdır. Katolik krallar tarafından zorunlu din değiştirme ve surgune mecbur edilen Endulus Muslumanları Kuzey Afrika’ya goc ederken, 2. Beyazıd’ın fermanıyla İspanya’dan surgun edilen Seferad Yahudilerine Osmanlı devletinin sığınma hakkı vermesiyle, Osmanlı toprakları onemli bir Yahudi cemaat merkezi olur. Yuzyıllarca surecek bir birlikte yaşama orneğini oluşturan Yahudi cemaati, elden geldiğince Turk Devleti ile catışmamaya ozen gostermekle diğer (Ermeni ve Rum) etnik unsurlardan farklılık gosterir. Ancak, Osmanlı Devletinin cokuşuyle, yeni bir devletin kuruluş aşamasında hemen her etnik unsurun bir takım hak iddiasına duştukleri donem, Yahudi cemaati icinde de bir takım farklı seslerin ortaya cıkmasına yol acar. Yerleşik Yahudi cemaati, Turklerin cokuş ve yeniden ayağa kalkma cabaları esnasında kendi icinde ikiye bolunerek, bir kısmı millî mucadeleyi desteklerken, cemaate dışarıdan katılan Siyonist kanat milli mucadelede emperyalistler yanında yer alır. Genel olarak tarafsızlıklarını korumaya calışan Yahudi cemaati, milli mucadelenin başarıya ulaşmasıyla, yeni Cumhuriyet rejimiyle uyum sağlaması, donemi icinde basın ve yayın organlarında ciddi tartışmaları da beraberinde getirecektir. Bu calışma, Osmanlıdan Cumhuriyete geciş doneminde Turkiye Yahudilerinin sergiledikleri tavrı ele almaktadır.

Doğu Kutuphanesi, 1. Baskı, 2016

ALINTIDIR

Gizli İçerik:
Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.