Kavalın kokeni hakkında değişik goruşler varsa da insanoğlunun en eski calgılarından olduğu bilinmektedir. Ortadoğu ve orta asyada değişik formlarına rastlanır.
Tarihce ;
Bilinen en eski kaval Macaristan'da bir Turk cobanın mezarında bulunmuş olan turna kuşunun kemiklerinden yapılmış cifte kavaldır. Kaval ulkemizde cok ceşitli bolgelerde calınır turkulere eşlik eder. Turkiye'de kaval denilince akla Sinan Celik,Osman Aktaş gibi ustalar gelir. Kaval dunyaya bir Macar (Macarlar da Turk kokenlidir) calgısı olarak tanıtılmış olsa da aslında kokeni Orta Asya'ya dayalıTurklerce calınan bir nefesli calgıdır.
Teknikler ;
Dilsiz Kaval uflenme teknikleri acısından Ney'e benzer fakat ayrıldığı onemli farklılıklar vardır. Dilsiz kavaldan ses cıkarmak icin dudaklar U harfi bicimine getirilir ve ceneye paralel tutlan kaval yuz ekseninden yaklaşık 45 derece sağ ya da sola saptırılarak ses cıkarılmaya calışılınır.
Dilli kavalda ses cıkartmak daha kolay olsa da calmak icin horlatma denilen ve alt-ust cene kemiklerininde kullanıldığı zor bir yontem uygulamak gerekir.
Yapı olarak oldukca basit olan kaval nefese buyuk ozgurluk tanıdığı icin cok değişik ufleme teknikleri geliştirilebilir.
Kaval

__________________