Behcet Necatigil'in dizelerini anımsadım. Sınıflara, odalara, salonlara daldım. Cağdaş Onder hicbir resimde gulumsemiyordu. Uzuldum.
O'na duşman olan O'nsuz ortamda yetiştim. Duyulmaması gerekenleri duydum. Kitaplardaki insanla yaşamdaki insan arasında ucurum olduğunu gordum.

Yalanla, dolanla sınırlandırılmış dunyada yaşadım. Bağımsızlıkla, demokrasiyle, hukukla, Turkceyle dalgasını gecen cirkin yaratıklarla karşılaştım.

Karanlık kişilerce kuşatılmış koylerde, kasabalarda, kentlerde Ataturk'u kabullenmek guctur. Erktekiler, O'na saygı duyulmasını zorlaştırmışlardır.

Mustafa Kemal, mizah demektir. Kemal'le mizah birbirinden ayrılmaz. Cağdaş Onderi, Soylev'inden olduğu denli anı-fıkralarından da tanımak gerekir. Her insan gibi o da gulumsemiştir; ancak gulumsemesi toplumdan gizlenmiştir. Soğuk bir yurttaş izlenimi bırakmak icin emek harcanmıştır.

Turkiye'yi Ataturk'ten Kurtarmak rastlantı sonucunda ortaya cıkmıştır. Zorunluluktan doğduğunu da duşunebilirsiniz.

Gun; birlik gunudur.

Turkiye'yi Ataturkten Kurtarmak icin el ele vermek yurttaşlık gorevidir. Bolunursek eğer, et, sut, ekmek, ozgurluk ve insanca yaşamak gelir ulkemize. Mektuplarınızı bekliyorum. Pencerelerini fıkralarımıza acan Miliyet'ten Melih Aşık'a, Bugun'den Ayhan Fırıldak'a teşekkur ediyorum. -SULEYMAN EKİM (Sunuştan)


Sayfa Sayısı : 140 s.
Yayınevi: Toplumsal Donuşum
Basım Tarihi : 1997
ISBN: 975-6774-07-X

Aranabilir PDF + 1.32 MB

Yandex






Mediafire