• 19-07-2022, 19:50:02
    #1



    Ozellikle 20. Yuzyılın bitişine yakın modern dunyanın yaşamakta olduğu kırılma ve donuşum sureci, Muslumanlar acısından da bir donum noktasına işaret etmekteydi. İslamcı duşuncenin entelektuel olduğu kadar, siyasi kokleriyle ilgili değişiklikler doğurabilecek tartışmalar, Muslumanlar'ı iki tercihle yuzyuze bıraktı.

    Ya modernitenin ongorduğu sureclere-ilerleme, bireycilik, demokrasi, liberalizm, sivil toplum, tuketim vb...katılarak, ona yeni bir "ruh" verilecek ya da kendi "teorik" temellerine yaslanarak, icin kapanmadan ve daha onemlisi anti olmak icin "anti" olmadan, oncelikle bir hayat tarzı olarak kendini gorunur kılmanın ve korumanın imkan ve cıkış yolları aranacaktır.
    Abdurrahman Arslan, kitapta yer alan yazılarda Muslumanlar'ın modernite ile duşunce/hayat duzleminde kurmuş oldukları bu ilişki ya da "sorunlu diyalog" tan hareket ederek, İslamcı duşuncenin modernite karşısındaki kabulleri ve ona ilişkinin stratejisinin tahliline calışmaktadır.


    Baskı Yılı : 2013

    Sayfa Sayısı : 352


    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.