Tekin Alp, II. Meşrutiyetle beraber solidarizmle ilgili goruşleriyle tanınmış yahudi asıllı bir Turk duşunurudur. 'İktisadiyat' ve 'Yeni Mecmua'da yazılarına rastlanılan Tekin Alp, Turkculuk cereyanının oluştuğu Selanik'te uzun sure avukatlık yapmış ve bu sırada Turkculuk hareketine katılmıştır. Bu calışmada, onun solidarizmle ilgili goruşlerini değil de, Turkculukle ilgili goruşlerini incelemeye calıştık. Bizim icin ilgi cekici olan onun bir yahudi olmasına rağmen Turkculukte onemli bir isim olmasıdır. Ancak calışma sırasında anlaşılmıştır ki, o, Turkculuk akımı icinde 'Turkiyecilik' yapmıştır. Ozellikle laik Turkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla beraber, Mois Cohen'i, Turkiye'de yaşayan yahudilere dini kimliklerinin yanı sıra bir milli kimlik kazandırma uğruna, Turkculuk cereyanı icinde, bunun kavramsal ve kuramsal meşruluk zemini hazırladığını gormekteyiz.
Ziya Gokalp,1918'de, Yeni Mecmua'da kaleme aldığı makalesinde, Turkculuk ve Turkiyeciliği tanımlarken bu iki duşuncenin farklılıklarını vurgulamaktadır. Ona gore, bu aynının temelinde tabiyat ve milliyet aynını vardır. Tabiyet olarak Turkiyeli olan herkes milliyet olarak Turk olmayabilir. Turkculer, Turkiye ile beraber butun Turk alemini duşunenler ve uğurda caba harcayanlardır. Turkiyeciler ise sadece Turkiye'yi duşunenlerdir, yani vatanperverdirler. Bize gore Tekin Alp, Turkculuk cereyanı icinde Turkiyecilik bahsinde sayılabilecek biridir. Gene Ziya Gokalp,1923'de Turkculuğu ulkulerinin buyukluğu itibariyle uce ayırır. Turkiyecilik, Turkmencilik-Oğuzculuk ve Turancılık'tır.' Turkiyecilik, Turkiye Turklerine ait bu cerceve icinde bir birlik ve ilerlemeyi sağlama gibi bir durum ifade eder. Bu anlayış Ataturk'te ifadesini bulan, Misak-ı Milli sınırları icinde Turkiye Cumhuriyeti Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Turk'tur anlayışı ile uygunculuk icindedir. Bu durum bize, hem Turklerin siyasal birliğinin nerede olduğunu hem de bu sınırlar icinde her Turk vatandaşının Turk olarak kabul edildiğini verir.