Maurice Duverger - Batının İki Yuzu
Siyaset Kitapları1 Mesaj
●17 Görüntüleme
- ReadBull.net
- E-Kitap Forumları
- Araştırma ve İnceleme Kitapları
- Siyaset Kitapları
- Maurice Duverger - Batının İki Yuzu
-
19-07-2022, 18:03:39
Maurice Duverger - Batının İki Yuzu
Doğan Yayınevi, 1977 - Ceviri: Doc. Dr. Cem Eroğul, Dr. Fazıl Sağlam
Yunanistan, İspanya ve Portekiz dışında kalan Batı Avrupa
ulkeleri ile Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avustralya ve
Yeni Zelanda, aynı siyasal kuramlara sahip, İktisadî yapılan birbirine
uygun, gelişim duzeyleri karşuaştırmaya elverişli, ahlÂkî
ve dinî inancları benzer, ve kulturel gelenekleri yakın ulkelerdir.
Amerikan başkanlık sistemiyle Avrupa parlamentÂrizmi, İngiliz
iki parti sistemi ile Kara Avpupasmm cok parti sistemi, İskandinav
hukumet bicimi ile İtalyan hukumet bicimi, (Fransız kapitalizmi
ile Amerikan kapitalizmi), bir İtalyan?la bir İsvecli?nin ortalama
gelirleri, Katolik Kilisesi ile ceşitli Protestan tarikattan,
Kuzey?in ahlÂk anlayışı ile Latin ulkelerin ahlÂk anlayışlan, Paris
kulturu ile New-York kulturu arasmda muhakkak ki buyuk
farklılıklar vardır. Ancak bu farklılıklar, butune fizyonomisini
yeren ve kolayca goze carpan temel ortak cizgiler karşısında
iMnci planda kalırlar. İşte Batı sistemi derken, bu siyasal kuramların,
İktisadî yapıların, gelişim duzeyinin, dinî ve ahlÂkî inancların,
kulturel geleneklerin ceşitli unsurlarla birbirine bağlandığı
bir butunu kastediyoruz. Batı sistemi, İsrail, Lubnan, Hindistan*
Japonya ve Seylan gibi ulkelerce de benimsenmiştir; ne var ki,
buralarda, yapısmı az ya da cok değiştiren ozel unsurlarla birleşmiş
durumdadır.
Batı sistemini oncelikle belirleyen şey, cok sayıda adayın
karşı karşıya bulunduğu ve yurttaşlann bunlar arasmda serbest
tercihlerini yapabilecekleri ozgur secimlerin varlığıdır. Gerci malî
kaynakların farklılığı ve hukumetlerce yapılan yardımlar sonucu,
propaganda olanaklan herkes icin eşit değildir, ama her aday
kendini dinletebilir ve her secmen, buyuk baskılara maruz kalmaksızın
oyunu kullanabilir. Yonetenler, belli aralıklarla (ortalama
4-7 yıl) halk tarafından onaylanmak ve bu arada iktidardan
uzaklaşmayı hesaba katmak zorundadırlar. Bu da onlan, iktidarın
belli bir sure ile sınırlı olmadığı ve bu yuzden varlıkları bir
secim karan ile tartışma konusu yapılamayan rejimlere oranla,
yonetilenlerin duşuncelerine daha cok saygı gostermeye zorlar.
Secimlerde dile gelen yarışma (rekabet) ilkesi, toplumsal hayatın
tumune yayılmıştır. Duşunceler, inanc ve ideolojiler, basın,
kitap, tiyatro, sinema, radyo, televizyon vs. gibi ceşitli ifade ve
haberleşme araclÂrı kanalıyla karşı karşıya gelerek birbirleriyle
tartışırlar. Ozgurluk hic bir zaman mutlak değildir. Kamusal ya
da ozel, bir ceşit sansur her zaman vardır ve tartışma alanı bazen
ağır bir sınırlamaya uğrar. Orneğin sosyalizmin Birleşik Amerika?daki
şansı azdır; komunizm ise, Fransa, İtalya, Finlandiya,
Luksemburg ve İzlanda dışında hemen her yerde az bir umut taşır.
Ama tartışma yine de olur. Bu noktada, ceşitli diktatorluklerdeki
yekpare rejimlere oranla olcusuz bir fark meydana gelir.
Secimler ve coğulculuk, iktidarın sınırlanmasına yol acar ki
bu da sistemin diğer bir unsurunu ortaya koyar. 1930 yıllarında
modern otokratik rejimler, totaliter olarak nitelendiriliyordu. Bununla
anlatılmak istenen şey, egemen guclerin, sanat, duşunce,
din, sevgi, eğlence ve oyun da dahil olmak uzere, kamusal ve ozel
hayat ayrımına izin vermeksizin, insan faaliyetinin tumunu duzenlemek
hakkını kendilerinde bulmalarıydı. Bu rejimlerin aksine
Batı sisteminde iktidar sınırlıdır. Yonetenler, insan faaliyetinin
sadece belli alanlarını duzenler, bunun dışında kalan alanlarda
yurttaşların ozgur iradeleriyle hareket etmelerine karışmazlar.
Şuphesiz kamusal alanın kapsamı, tekniğin geliştiği butun devletlerde
genişleme eğilimindedir. Buna rağmen ozel hayatın geniş
bir kesimi, iktidarın mudahalesi dışmda kalır. Belli aralıklarla
yapılan secimler ve coğulculuk otesinde, yurutmenin parlamentodan
ayrılması bağımsız mahkemelerin varlığı, yasallık ilkesi,
tum siyasal işlemlerin anayasaya uygunluğunun denetimi,
yerinden yonetim, vs. gibi bircok kurum, yonetenlerin sınırlanmasını
sağlar