• 19-07-2022, 17:13:05
    #1










    Gunumuzun marjinalleşmiş, siyaset-dışı ve parcalı solu kacınılmaz mıdır? Bu calışma, bu soruya hemen başından bir ''hayır'' cevabını veriyor. Bugunun Turkiye'si pekÂlÂ, calışanların kendi orgutlenmeleriyle ulke siyasetine katıldıkları bir ulke olabilirdi. Turkiye'nin ekonomik, endustriyel, politik ve kulturel gelişme duzeyi kadar, sol ve sosyal hareketin 1960-1980 doneminde yaşadığı deneyler de, bu tarihsel seceneğin nesnel temellerinin var olduğunu gostermekte. Bu acıdan bakıldığında solun kaderini belirleyen, soz konusu yirmi yıldaki oznel mudahale ve gelişmelerdir. Turkiye'de sol, siyasetin temel oznesi olma potansiyelini 1960'lı yıllarda hem yaratmış hem de ziyan etmiştir. Geriye donup bakıldığında, 1968 yılına kadar gecen surecin, bu konuda belirleyici bir olduğu gorulur. Peki, solun kaderi niye 1968'e gelindiğinde belli olmuştur? Neden 1968 sonrasındaki yukseliş ya da 1974-1980 donemindeki muazzam sol kitleselleşme, bu alanda yeni bir dinamiğin oluşması anlamına gelmemiştir? Butun bu surec boyunca sol onderlerin tarihsel sorumlulukları konusunda neler soylenebilir? Bu calışma, bu temel sorulara cevap aramakta.

    (Tanıtım Bulteninden)









    Alıntıdır. Versus Kitap, 2008, 420 sf. 6 mb.

    Tek sayfaya devşirilip clearscan uygulanmıştır.



    Alternatif 2012 basımı



    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.






    Yararlı olması dileğiyle.