Nisan 1950: Montana Golu'nun derin sularından paslı bir buharlı lokomotif enkazı cıkarılır.
Lokomotifte bulunan kırk dort yıl once olmuş uc ceset, olayı izleyenleri hic ilgilendirmemektedir.
Onları ilgilendiren, bundan sonra olacaklardır... Yıl 1906: Amerika'nın batı eyaletlerinde
iki yıldır esmekte olan suc dalgası ortalığı kasıp kavurmaktadır.
Tek başına pek cok banka soygunu duzenleyen bir adam, olaylara tanık olanları da
gozunu kırpmadan oldurup geride tek bir iz bırakmadan ortadan kaybolur.
"Kasap Haydut" adıyla anılan adamın işlediği suclar, artık hukumeti de harekete gecirir.
İşin başına getirilen Isaac Bell adındaki dedektif, oldukca başarılı, zeki ve dikkatli biridir,
ama o da Kasap Haydut'un soygun ve oldurme yontemlerindeki kusursuzluğu ve ince planları karşısında neredeyse caresiz kalır.
Karşısındakinin, şimdiye dek karşılaştığı en zeki katil ve soyguncu olduğunu kısa surede fark eden Bell,
duşmanını tanımaya, adeta onun beynini okumaya calışır.
Atacağı her adımı hesaplar, ama hesaplayamadığı bu hayatta kalma cabasının kimin lehine sonuclanacağıdır.
(Tanıtım Bulteninden)