Evrim kuramı, surekli bir ilerlemeyi ve mukemmelleşmeyi mi ongorur? Bazı toplumbilimcilere de ilham veren "doğal ayıklanma sureci", en guclunun ayakta kaldığı, zayıfın dunya yuzunden silinmeye mahkûm olduğu bir rekabet mi demektir? Bu basmakalıp duşunceler Darwin ve ardıllarına ait değildir. Zaman icinde buyuk değişimler geciren evrim kuramına gore, ne rastlantı eseri değişimler ne de deterministik bir zorunluluk soz konusudur. Biyolojik ortamdaki değişiklikler, soyların genetik yapısı ve cinsel ureme rastlantıları her anı ozgun kılar ve bu ozgunluk her olaya ozel ve olası karakterini verir: kurallarla olasılıkların yan yana geldiği biricik yaşam birimleri.
Devillers ve Tintant da evrimin, "tam yol ileri" bir gelişme değil, tersine, zaman zaman gerilemelerin de yaşandığı, zamana ve mekÂna yayılmış bir deneyim olduğunu soyluyorlar. Buna gore, yaşam tarihi bize hicbir gelişme yasası gostermez. Gozlemlenen değişiklikler, cevre değişimleri ve genetik mirasın muazzam, ama gene de sınırlı olanakları arasında surekli bir denge arayışıdır. Dolayısıyla bu uyarlanma bir ilerleme faktoru değil, yaşamı surdurmenin aracıdır: evrim yaratmaz, sadece "onarır".
Oysa bu, insan turunun yaşam macerası icin dupeduz yanlış bir yorumdur. Bu kitap, evrimin insana ilişkin yuzunu de ele alarak, cevre koşullarını alt edip evrim surecine direnen ve bir noktada tamamen ozgurleşen insanın nasıl bir "anti-ekolojik tur" olduğunu carpıcı bicimde ortaya koyuyor.
Sayfa Sayısı : 285
Baskı Yılı : 2009
Devillers ve Tintant da evrimin, "tam yol ileri" bir gelişme değil, tersine, zaman zaman gerilemelerin de yaşandığı, zamana ve mekÂna yayılmış bir deneyim olduğunu soyluyorlar. Buna gore, yaşam tarihi bize hicbir gelişme yasası gostermez. Gozlemlenen değişiklikler, cevre değişimleri ve genetik mirasın muazzam, ama gene de sınırlı olanakları arasında surekli bir denge arayışıdır. Dolayısıyla bu uyarlanma bir ilerleme faktoru değil, yaşamı surdurmenin aracıdır: evrim yaratmaz, sadece "onarır".
Oysa bu, insan turunun yaşam macerası icin dupeduz yanlış bir yorumdur. Bu kitap, evrimin insana ilişkin yuzunu de ele alarak, cevre koşullarını alt edip evrim surecine direnen ve bir noktada tamamen ozgurleşen insanın nasıl bir "anti-ekolojik tur" olduğunu carpıcı bicimde ortaya koyuyor.
Sayfa Sayısı : 285
Baskı Yılı : 2009