

"Yahşi Cazibe"nin yahşi ve başarılı iki oyuncusu Hakan Yılmaz ve Hande Katipoğlu ile keyifli bir roportajı sizlerle paylaşıyoruz Melek'ler

Hakan Yılmaz şu sıralar “Yahşi Cazibe” dizisinde Azeri asıllı bir kadınla evlenmek zorunda kalan Kemal’i, Hande Katipoğlu da Kemal’in şımarık sevgilisi Simge’yi canlandırıyor. As dergisi ikiliyle buluştu, birbirinden komik maceralarıyla ekran başındakileri kahkahaya boğan diziyi konuştu.
Hande Hanım, sosyoloji okurken nasıl oldu da oyunculuk yapmaya başladınız?
Hande Katipoğlu: Bilincli bir secim olmadı. Sosyoloji bolumune devam etmek istiyordum, fakat İstanbul’da, ailemin yanında bir universitede. Gecirdiğim ufak bir kaza sonucunda bir sure hastanede, sonra da evde yatmak durumunda kaldım. O sırada universite sınavı icin kayıt yaptıramadım. Bu arada annem TURVAK Sinema TV Akademisi’ni duymuş, beni oraya yazdırdılar. Sunuculuk, oyunculuk boyle başladı. Hedeflediğim nokta burası değildi ama iyi ki de oldu.
Daha once bircok dizide yer aldınız ama hicbirinde bu kadar on planda olmamıştınız...
Hande Katipoğlu: Evet, en beğenilen, izlenen ve sevilen “Yahşi Cazibe” oldu. Kısmet diyorum ben. Her şeyin bir zamanı vardır. Ikınsak, didinsek ne bir saniye once olur olacak olan, ne bir saniye sonra.
Hakan Bey, siz de “İner misin Cıkar mısın” adlı yarışma programıyla unlendiniz. Oyunculuğa ve tiyatroya başlama hikÂyenizi bir de sizden dinleyebilir miyiz?
Hakan Yılmaz: Ben daha ilkokulda sahneye cıkmaya başladım. “Cimri” ve “Manav Perisi” oyunlarında yer aldım. Daha sonra da uzun yıllar folklor yaptım, dansla uğraştım. 16 yaşındayken Cocuk Tiyatrosu’nda oyunculuğa başladım. “İner misin Cıkar mısın”ın benim icin cok ayrı bir yeri var. Cunku insanlar beni bu programla tanıdı. Orada Şafak Sezer’le birlikte hem skec yazıyorduk hem de oynuyorduk. Bir yıl kadar beraber calıştık. Daha sonra “TV Cocuğu” programında Okan Bayulgen’le calışmaya başladık. Ardından reklam filmleri, diziler derken bugunlere kadar geldik...
SİMGE’NİN İZLEYİCİYİ İTMESİNDEN CEKİNDİM
“Yahşi Cazibe” ekibine nasıl katıldınız? İlk teklif aldığınızda neler duşundunuz, senaryoyu okuduğunuzdaki ilk tepkiniz ne oldu?
Hande Katipoğlu: Senaryoyu ilk okuduğumda, Simge karakterinin cok antipatik olmasından ve izleyiciyi itmesinden cekindim. Ama korktuğum gibi olmadı ve herkes cok sevdi.
Hakan Yılmaz: Ben bu projeyi kabul ettiğimde ortada senaryo falan yoktu. Sadece Gani Mujde’nin aklında boyle bir proje vardı. Bir sabah yapımcı Ali Gundoğdu’yla birlikte bana kahvaltıya geldiler. “Boyle bir hikÂyemiz var ve cok da guveniyoruz” dediler. Kimlerle oynayacağımı, dizinin hangi gun hangi saatte yayınlanacağını bile bilmeden, sevgili Gani Mujde ve Ali Gundoğdu’ya guvenim sonsuz olduğu icin hayır diyemedim. Boylece bu işe başlamış oldum.
Dizide Kemal, ekonomik sıkıntı yaşıyor ve para karşılığında Turkiye’de calışma izni almak isteyen Azeri asıllı Cazibe’yle evleniyor. Dizide işlenen bu konu ve senaryoyla ilgili neler soyleyeceksiniz?
Hande Katipoğlu: Cok ilginc ve guzel bir konusu var dizinin. Senaryoda da bizim yaptığımız doğaclamaların buyuk etkisi var. Hakan bence kendi de senaryo yazabilir. Ciddi bir doğaclama yeteneği var cunku. Yılların tecrubesi de ustune gelince, tadından yenmiyor! İleride Hakan yazsa, yine birlikte oynasak ne guzel olur! (Guluyor)
Hakan Yılmaz: Biz aslında birinci bolumden itibaren, omurgayı bozmadan doğaclamalar yapmaya calıştık. Bu doğaclamaların diziye ve senaryoya cok buyuk katkısının olduğunu duşunuyorum. Cunku yaptığımız doğaclamalarla aynı zamanda bir sonraki bolum icin senaryoyu yazanlara da yardımcı oluyoruz. Bu sayede seyircinin bize bakış acısının da biraz değiştiğini soyleyebilirim. “Yuzuklerin Efendisi”nden, “Starwars”dan, populer olan filmlerden replikler kullanmaya başladık mesela ve boylece “Yahşi Cazibe”deki oyuncular kendi dillerini oluşturdu. Bu da izleyicinin hoşuna gitti. İnternetteki sozlukleri ve blog’ları takip ettiğimizde, en cok beğenilen ve izlenen bolumlerin doğaclamalarımız olduğunu gorduk ve tabii ki acgozlu oyuncular olarak bunların uzerine gitmeye devam ettik.
İNŞALLAH KAMERA ARKASI GORUNTULERİ YAYINLANIR
Siz Kemal’in durumunda kalsaydınız, para icin sahte evlilik yapar mıydınız?
Hakan Yılmaz: Buna cevap vermek biraz zor. İnsan, Kemal Kukreyen gibi zor bir durumda kalırsa, boyle bir şey yapabilir. Cunku Kemal parasız kaldığı icin, borclarını odemek icin ve kimsenin de farkında olmayacağını duşunduğu icin boyle bir evlilik yapıyor. Ben cesaret edemezdim sanırım ama yine de buyuk konuşmamak lazım. Belki yarın obur gun boyle bir şeye ihtiyacımız olabilir Allah korusun. “İnşallah olmaz” demekte de fayda var.
Dizinin bu kadar başarılı olacağını tahmin ediyor muydunuz?
Hande Katipoğlu: Bence coook guzel bir yerde şu an “Yahşi Cazibe”. Ben cok memnunum boyle guzel bir ekiple calışmaktan. “Tahmin ediyor muydunuz” sorusuna şoyle cevap vereyim; TV’de neyin tutup neyin tutmayacağını bilen biri, dunyanın en zengin insanı olurdu herhalde. O yuzden ben bu konuda yorum yapmayayım. “Ne kadar guzel iş” diyoruz mesela, cat bitiyor! “Bu ne boyle” diyoruz, yıllarca devam ediyor...
Hakan Yılmaz: İlk başta ben de bu kadar fenomen bir dizi olacağını tahmin etmiyordum ama dorduncu bolumden sonra cok buyuk bir patlama yaptı. Beklediğimizin uzerinde bir başarıya ulaştık. Aslında bu dizinin başarısız olması da imkÂnsızdı. Cunku cok guzel bir kadro kuruldu. Tum arkadaşlarımız ozveriyle calışıp diziyi bugunlere getirdi. Cok keyifli bir iş bizim icin. Kamera arkasında cok daha fazla eğleniyoruz. İnşallah ileride kamera arkası goruntuleri de yayınlanır, siz de eğlenmeye devam edersiniz.
HER YER SİMGE DOLMUŞ!
Hande Hanım, Simge kendine has konuşma tarzı, şarkı şeklindeki sloganları ve bir de kucağından hic indirmediği kopeği Paris’le cok sevildi. Nasıl ortaya cıktı bu karakter? Cevrenizde, Simge’ye benzeyen kişiler var mı?
Hande Katipoğlu: Oooo coook! Ben yakın cevremde marka duşkunu, para ve alışveriş delisi, yani dunyalık zevklerin peşine duşmuş insanlar olmasını hicbir zaman istemem. Ama elbette yakınım olmasa da konuştuğum, gorduğum, hayat tarzlarına şahit olduğum insanlar cok. Yani Simge dolmuş her yer! (Guluyor)
PARİS’E CEKİMLERDE UYKU İLACI VERMİYORUZ
Dizideki kopeğiniz Paris icin sanal ortamda fan club’lar acılmış...
Hande Katipoğlu: Paris’e sanal ortamda site actıklarını bilmiyordum, bir bakayım... Bu arada Paris, yani gercek adıyla Badem, cok uslu bir kız. Buradan bir kere daha soyleyeyim; Badem’e sakinleştirici, uyku ilacı vermiyoruz cekimlerde. Ben oyle bir insan değilim. Bir hayvan sever oyle bir şey asla yapmaz zaten.