ONSOZ
Gecmişe donuk inceleme ve oğrenme isteklerinin yaygınlaştığı gunumuzde zamanı bir
bakıma yok yere harcatan ve asıl uğraşıyı duraksatan başlıca cıkmaz, olu terim ve de-
yimlerin cozumlenmesi işidir. Onceki kuşaklar, eski dile ve kulture yakınlıkları oranında
bu sıkıntıyı duymamaktaydılar. Dolayısı ile bugun bize demir leblebi gibi gelen bircok şif-
reyi okurken kavrayıp geciyorlardı. Toplum hayatındaki hızlı değişmeler, Saltanat'tan Cum-
huriyet?e geciş, devrimler ve ozellikle de dilimizin yenileşme sureci, bugun icin bir Tan-
zimat romanının bile ozgun diliyle okunup anlaşılabilmesini olanaksız kılmış bulunmak-
tadır. Bu noktada, fikir ve edebiyat eserlerinin sÂdeleştirilmesi akla gelebilir. Ancak da-
ha yoğun ve ozgun deyimleri, terimleri iceren değişik alanlarla ilgili kaynakları, arşivleri
dolduran milyonlarca belgeyi de aynı şekilde sÂdeleştirmek duşunulemez ve Buna ge-
rek de yoktur. En akıllıca cozum, belirli alanlar ve konular icin kullanımı kolay anahtar-
sozlukler hazırlamak olmalıdır. Bu, denenmiş ve yararı gorulmuş bir yoldur. Orneğin,
Mehmed Zeki Pakalın?ın ?Tarih (Deyimleri ve Terimleri Sozluğu? ile bundan ozetlenen
veya taranan daha kucuk caplı sozlukler, bilim adamlarımızın bile el altında tuttukları
başvuru kitaplarıdır.
Bizim amacımız da ?Tanzimat?tan Cumhuriyet'e Turkiye Ansiklopedisi?ne yardımcı-
lık edecek, aynı zamanda 19. yy tarihi ile ilgilenenlere ışık tutacak bir sozluk hazırlamak
olmuştur. Tarama calışmalarımızda, Tanzimat?ın sanat, edebiyat, sağlık, eğitim, tekno-
loji, iktisat, hukuk, ordu, basın, yayın... alanlarında getirdiği yenilik ve değişikliklerle il-
gili kavramlara fazla yer verilmeden, devlet yapısı, kurumlar, siyaset ve toplumla ilgili
terim ve deyimlerin derlenmesi gozetilmiştir. Ozgun bir başvuru yapıtı ortaya cıkarabil-
mek icin de mevcut ansiklopedilerle sozluklerden aktarma kolaylığına gidilmeden, cok
sayıda salnÂme, gazete ve mecmua, arşiv belgeleri, anı ve sefaretnÂmelerle başta Cev-
det ve Lutfi tarihleri olmak uzere 19. yy?ı anlatan kaynaklar sabırla elden gecirilmiştir.
Bununla birlikte, yaklaşık 3.000 maddelik bu sozluğun kapsamca yeterliliğinden soz edi-
lemez. Bu yargımız, bir alcakgonulluluk ifadesi değildir: Tanzimat donemi, oncesi ve son-
rası ile tarihimizin en hareketli evreleridir. Onceki yuzyılların geleneksel yaşam kalıpları,
kurumlan ve duzeni hızla terkedilmiş, değişimler Padişah?tan dağdaki cobana dek her-
kesi etkilemiştir. Bu bakımdan, diğer uzmanlık alanlarında da en azından bizim başara-
bildiğimizin kapsamında uc beş sozluk daha hazırlanabilir. Yeri gelmişken belirtelim ki
Osmanlı Tarihiyle ilgili mevcut benzer kaynaklar, madde seciminde klasik kurum ve kav-
ramların sınınnı aşmamayı gozetmişlerdir. Kanımızca bunun biricik nedeni yukarıdaki yar-
gımızla ilgilidir. Cunku 19. yuzyıl ve onun 20. yy?daki kısa uzantısı, gerideki yuzyıllardan
daha karmaşık renkli ve yoğun yaşanmıştır.
Maddeleri soyut karşılıklar yerine, acıklayıcı tanımlamalarla verirken birtakım yanılgı-
lara duşmuş olabiliriz. İşin zorluğu bakımından bunun hoşgoruyle karşılanacağını umuyoruz.
Necdet SAKAO?LU
Gecmişe donuk inceleme ve oğrenme isteklerinin yaygınlaştığı gunumuzde zamanı bir
bakıma yok yere harcatan ve asıl uğraşıyı duraksatan başlıca cıkmaz, olu terim ve de-
yimlerin cozumlenmesi işidir. Onceki kuşaklar, eski dile ve kulture yakınlıkları oranında
bu sıkıntıyı duymamaktaydılar. Dolayısı ile bugun bize demir leblebi gibi gelen bircok şif-
reyi okurken kavrayıp geciyorlardı. Toplum hayatındaki hızlı değişmeler, Saltanat'tan Cum-
huriyet?e geciş, devrimler ve ozellikle de dilimizin yenileşme sureci, bugun icin bir Tan-
zimat romanının bile ozgun diliyle okunup anlaşılabilmesini olanaksız kılmış bulunmak-
tadır. Bu noktada, fikir ve edebiyat eserlerinin sÂdeleştirilmesi akla gelebilir. Ancak da-
ha yoğun ve ozgun deyimleri, terimleri iceren değişik alanlarla ilgili kaynakları, arşivleri
dolduran milyonlarca belgeyi de aynı şekilde sÂdeleştirmek duşunulemez ve Buna ge-
rek de yoktur. En akıllıca cozum, belirli alanlar ve konular icin kullanımı kolay anahtar-
sozlukler hazırlamak olmalıdır. Bu, denenmiş ve yararı gorulmuş bir yoldur. Orneğin,
Mehmed Zeki Pakalın?ın ?Tarih (Deyimleri ve Terimleri Sozluğu? ile bundan ozetlenen
veya taranan daha kucuk caplı sozlukler, bilim adamlarımızın bile el altında tuttukları
başvuru kitaplarıdır.
Bizim amacımız da ?Tanzimat?tan Cumhuriyet'e Turkiye Ansiklopedisi?ne yardımcı-
lık edecek, aynı zamanda 19. yy tarihi ile ilgilenenlere ışık tutacak bir sozluk hazırlamak
olmuştur. Tarama calışmalarımızda, Tanzimat?ın sanat, edebiyat, sağlık, eğitim, tekno-
loji, iktisat, hukuk, ordu, basın, yayın... alanlarında getirdiği yenilik ve değişikliklerle il-
gili kavramlara fazla yer verilmeden, devlet yapısı, kurumlar, siyaset ve toplumla ilgili
terim ve deyimlerin derlenmesi gozetilmiştir. Ozgun bir başvuru yapıtı ortaya cıkarabil-
mek icin de mevcut ansiklopedilerle sozluklerden aktarma kolaylığına gidilmeden, cok
sayıda salnÂme, gazete ve mecmua, arşiv belgeleri, anı ve sefaretnÂmelerle başta Cev-
det ve Lutfi tarihleri olmak uzere 19. yy?ı anlatan kaynaklar sabırla elden gecirilmiştir.
Bununla birlikte, yaklaşık 3.000 maddelik bu sozluğun kapsamca yeterliliğinden soz edi-
lemez. Bu yargımız, bir alcakgonulluluk ifadesi değildir: Tanzimat donemi, oncesi ve son-
rası ile tarihimizin en hareketli evreleridir. Onceki yuzyılların geleneksel yaşam kalıpları,
kurumlan ve duzeni hızla terkedilmiş, değişimler Padişah?tan dağdaki cobana dek her-
kesi etkilemiştir. Bu bakımdan, diğer uzmanlık alanlarında da en azından bizim başara-
bildiğimizin kapsamında uc beş sozluk daha hazırlanabilir. Yeri gelmişken belirtelim ki
Osmanlı Tarihiyle ilgili mevcut benzer kaynaklar, madde seciminde klasik kurum ve kav-
ramların sınınnı aşmamayı gozetmişlerdir. Kanımızca bunun biricik nedeni yukarıdaki yar-
gımızla ilgilidir. Cunku 19. yuzyıl ve onun 20. yy?daki kısa uzantısı, gerideki yuzyıllardan
daha karmaşık renkli ve yoğun yaşanmıştır.
Maddeleri soyut karşılıklar yerine, acıklayıcı tanımlamalarla verirken birtakım yanılgı-
lara duşmuş olabiliriz. İşin zorluğu bakımından bunun hoşgoruyle karşılanacağını umuyoruz.
Necdet SAKAO?LU