Alain Badiou, Felsefe icin Manifesto, cev. Murat Erşen, MonoKL, Şubat 2015, 111 s.
[Arka kapaktan]Paul Cohen’in tureyimsel (générique) anlayışı, Lacan’ın aşk teorisi, 68 Mayıs’ına ve Polonya’ya sadık politika, Celan’ın şiir-otesine şiirsel cağrısı duşunce icin eşanlı olarak nasıl mumkun olabilirler? Soz konusu olan kesinlikle bu olayları butunselleştirmek değildir, bunlar farklı turden olup art arda sıralanabilir olaylar değildirler. Soz konusu olan, kavramları ve duşunce kurallarını, belki de bu adların ve eylemlerin acıkca anılmasının en uzağında ya da belki onların en yakınında (bu duruma gore değişir) uretmektir. Ama bu oyle bir şekilde yapılmalıdır ki, bu kavramlar ve eylemler yoluyla, cağımız bu duşunce olayının vuku bulduğu zaman olarak temsil edilebilsin. Oyle ki daha once vuku bulmamış olan bu duşunce olayı kimse onun farkında olmasa bile, bundan boyle herkesin payına duşecektir, cunku bir felsefe herkes icin bu “vuku-bulmuş-olma”nın ortak sığınağını tesis etmiştir.
Alain Badiou
Alain Badiou Felsefe İcin Manifesto’da, felsefenin sonunu ilan edenlere meydan okuyarak, hakikat ve ozne kategorilerine yeniden donuş icin bir cağrıda bulunuyor.
Alıntıdır • PDF-cs • 1.13 MB