ceyda duvenci roportaj
ceyda duvenci, roportaj, yaşantısı, cocuğu, evliliği, ile ilgili bilgiler burada melekler







Sevili melekler,
Ceyda Duvenci,15 yılda 20den fazla tv dizisi,10 tv programı,5 sinema filmi ve 3 tiyatro oyunuyla izleyicinin karşısında olmuş başarılı bir sanatcı..

Son aylarda bebeğinin erken doğumu sebebiyle sağlık sorunları yaşamasından dolayı zor gunler geciren Duvenci ,o kotu gunlerin etkisinden cıkmaya başlamış.Aşağıda Bugun gazetesine vermiş olduğu roportajı okuyacaksınız..

- Hayat hikayeniz nerede ve nasıl başladı?


16 Nisan 1977 gunu Bursa’da doğdum. İlkokulu Mustafa Kemal Paşa’da okudum. Daha sonra Bursa’ya taşındık. Bir sure Bursa Anadolu Lisesi’nde okudum. Sonra İstanbul’a taşınınca not ortalamamdan dolayı Kadıkoy Anadolu Lisesi’ne nakil oldum. Orayı bitirdim. Sonra, Marmara Universitesi İktisat Fakultesi’nde oğrenim gordum, arkasından Kadir Has Universitesi’nde oyunculuk uzerine yuksek lisans yaptım.


- Oyunculuktan sonramı guzellik yarışmasına katıldınız?


Evet, ilk once oyunculuk başladı. 1995 senesiydi. 2 sene boyunca sunuculuk ve oyunculuk paralel bir şekilde devam etti. Daha sonra ucuncu sene Turkiye Guzellik Yarışması’na katıldım. Onda da amacımşuydu; iyi bir kanala gecmek ve orada sunuculuk yapmak. Cok izlenen bir kanalda programsunmuyordum. İyi bir kanala gecmek istiyordum. Tek amacım ilk 20’ye girip dikkatleri uzerime cekmekti. İlk uce gireceğimi hic duşunmedim bile. Turkiye 3’uncu guzeli secilmek benim icin surpriz oldu.


- Gecmişe donup baktığınızda hayatınızın donum noktası neydi?


Universite sınavlarının kotu gecmesi oldu. Eğer universite sınavlarımiyi gecseydi ve ben ilk tercihim Boğazici Universitesi’ne girseydim şu anda oyunculuk yapmayacaktım. Gercekten iktisatcı olurdum. İyi bir bankacı olurdum. Hayatımda az sayıda aşklarım var; onlar da kocam, işim ve ailemdir. Şimdi artık Melissa’dır. Oyunculuk benim icin en doğrumeslektir. Sonradan başladım ama acığı iyi kapattım.






2,5 AY YERE BASMADIM


- Yavrunuz Melissa dunyaya geldi ama ailece zorlu bir surecten gectiniz, neler yaşadınız anlatır mısınız?


Yaşadıklarımız bize surpriz oldu. Ama biz karı koca deriz ki her şeyde bir hayır var. Bu surecte biz dedik ki biz bunu kaldırabilecek gucteyiz. ‘Servikal yetmezlik’ cıktı bende. Yani kaslarım bebek taşıyamıyor. Benim ayaklarımı tepeye diktiler. Acil olarak ambulans cağırıldı. Seti aradım dedim ki ‘Ben gelemiyorum.’ Doktorlarım imkansızı başardı.


HASTANE ODASINI EVE CEVİRDİK


9 Aralık’ta benim ayaklar havaya dikildi. 25 Şubat’a kadar yere basmadım. 78 gun hastanede yattım. Ameliyata aldılar, iyi gecti. Garip bir şekilde biz mutluyduk. Hastane odasını eve cevirdik. Mutfak bolumu yaptık. Yılbaşı yaklaşıyordu. Yılbaşı ağacı ve turlu turlu suslerle odayı susledik. Melisa doğduktan sonra bir sure kuvozde kaldı. Onu kucağıma alamadım. Zorlu bir surecti ama atlattık.


10 SENE ONCE EVLENECEĞİMİZİ BİLİYORDU


- Eşiniz Engin Bey’le nasıl tanıştınız?


Benim kuzenimle, amca kızımla iki kız kardeş gibiyiz. Onun eşi, benim eşimin cocukluk arkadaşı. Onlar yaklaşık 10 sene oncesinde flort etmeye başladılar. Biz de Engin’le 10 sene once bir tatilde tanıştık. Tatil donuşu Engin butun ailesine, “Ben onunla evleneceğim ama ne zaman evleneceğimi sormayın, o olacak. Ben Ceyda’yla evleneceğim” demiş. Biz yaklaşık 6 sene cok iyi iki arkadaştık. Cok keyifli sohbetler yapan dostlardık. Onun dedesinden kalma bir gozluk firması var. Ne zaman canım sıkılsa oraya gidip uc beş tane gozluk alırdım kendime. 2008’in Haziran ayında Engin’le buluştuk, bir işim vardı, o da inşaat işleriyle uğraşıyordu. Arkadaştık. Arabasına bindim biraz yol aldık.






POZİTİF OLMAYI OĞRETTİ


10 dakika sonra bana romantik bir şekilde evlilik teklif etti. Bana dedi ki ‘Ben seni tanıyorum, ne istediğini biliyorum bu hayatta. Boşu boşuna arama. Benim senin hayatında istediğin erkek. Ben seninle yaşlanmak istiyorum. Var mısın benimle birlikte olmaya?’ ‘Varım’ dedim. Cok şaşırdı. ‘En az 3 tane alternatif evlenme teklifim vardı’ dedi. ‘Deme ya, bilseydim ağırdan satardım kendimi’ dedim. Bana, ‘Biliyorum, şu anda bana karşı bir duygun yok ama icinde var bunu biliyorum’ dedi. ‘Ama sana garanti ediyorum, her gun beni daha fazla seveceksin’ dedi. Ve gercekten oyle oldu. Kocamı her gun daha cok seviyorum. O benim vazgecilmezim oldu. 2008 Haziran’ında evlenme teklif etti. Temmuz ayında nişanlandık, ağustosta evlendik. İyi ki de oldu. Kariyerimde de cok buyuk emeği var. Hayat mucadelesinin ne demek olduğunu onunla oğrendim. Pozitif olmak, iyi duşunmek nedir onu oğretti.


TUM İLGİ ANNEME KAYDI


- Annenizin gorme ozurlu olduğunu biliyorum, doğuştan mı yoksa bir kaza sonucu mu oldu?


4 yaşındaydım, otobusteydik daha doğrusu. Oğrencileriyle birlikte Bursa’ya tiyatro oyunu izlemeye gidiyorduk. Donuş yolunda kaza oldu. Kazadan birkac dakika once annem uyumak istiyor. Ben onu uyutmuyorum annem beni arkaya oğrencilerin yanına yolluyor. En onde oturuyor annem. Annemin onundeki muavin vefat ediyor. Annem gozlerini kaybediyor.


- O olaydan sonra hayatınızda neler değişti?


Acıkcası psikolojik olarak cok buyuk depresyonlarım ya da incinmelerim olmadı. Sadece, 4 yaşında butun ailenin ilgisi sizin olacakken haklı olarak butun ilgi anneme kaydı. Cunku hic beklemediğimiz bir olay yaşamıştık. Ama annem dunyanın en guclu kadınlarından biri olduğu icin, bize hicbir zaman ezik ve eksik hissettirmedi. Hemen kendini toparladı, hemen hayata adapte oldu. Ve benimle ilgili butun hedeflerini uyguladı. Ben ilkokuldaydım, İngilizce konuşuyordum. Ozel oğretmenler geliyordu eve. Hafta sonları anneannemle Bursa’ya yolluyordu, DSİ’de sabahları tenis, oğleden sonraları yuzme antrenmanlarına katılıyordum. Cok baskı yaptı, muzik oğretmeniydi cunku; ‘Bir enstraman cal, bir piyano cal’ diye ama ben istemedim. Beni cok yonlu yetiştirdi. Hicbir zaman, ‘ben gormeyen bir anneyim, artık kendimle ilgileneceğim, sen de kendi başının caresine bak’ demedi. Babama, ‘Bursa’ya taşınıyoruz’ dedi Bursa’ya taşındık. ‘Şimdi İstanbul’a gidiyoruz’ dedi, İstanbul’a geldik. Her zaman ama her zaman yanımdaydı.