KUNYE: Nihayet Arslan - Nazlı Eray (Bir Okuma Denemesi); ISBN: 978-9944-931-46-5; 264 sayfa; Birinci baskı: Şubat 2008; Phoenix Yayınevi, Ankara
Nazlı Eray'ın kurmaca anlatılarında kullandığı tekniği, ruyaların işleyişi ile buyuk bir benzerlik gosterdiği icin "ruya formu" olarak adlandırdık. Sanatcının neden boyle bir bicimlendirmeye gerek duyduğu, daha doğrusu anlatısının iceriğinin onu neden boyle bir bicimlendirmeye suruklediği de son derece onemliydi. "Ben kimim?" arayışının yanında sonsuz bir ozgurluk icinde kendini tanıma, kendi gerceğini bulma arzusu ile yazar, bilincin gurultulerine kulaklarını tıkayarak bilincdışı bir akışa bırakır kendini. Eray'da bu arayış, daha cok kendine donuk bir arayıştır. Boyle bir yazma tarzının bir kacış olduğu ileri surulebilir. Dunyadan, insanlardan kacış. Ancak yazarın birebir kendi yaşantılarından, anılarından, izlenimlerinden oluştuğu icin otobiyografik yonu olan oyku ve romanlarının iceriği incelenirse, başka insanların , başka hayatların bu yazılarda butun canlılığıyla yer aldığı gorulur. Kacış değil, tam tersine o kadar onemsenen hayatla uzlaşma ve iansanlarla arasında bir kopru kurma isteğinin guclu bir bicimde var olduğunu sezeriz. Bu nedenle okura acıldığında yazarın ic enerjisi paylaşılan bir enerji olur. Eray'ın eserine sanat niteliği veren, esas bu enerjinin iletişimidir.