• 17-07-2022, 19:36:46
    #1
    Garth Fowden Muhammed'den Once ve Sonra-Birinci Binyıla Yeni Bir Bakış
    Batılı bilginler uzun bir sure boyunca İslam’ı ve İslam dunyasını daha ziyade Batının ve Avrupa kulturunun şekillendiği, Batılı kimliğinin inşa edildiği surecte ve farklı donemlerde temas kurulan, Avrasya’nın koklu uygarlıkları kadar gecmişe ve birikime sahip olmayan bir rakip, bir yabancı, bir “oteki” olarak gormeye meyilli olmuşlardır. Bu nedenle İslam, Hıristiyan ve Yahudi kulturlerinin serpildiği bir donemde ve coğrafyada ortaya cıkmasına ve bu kulturlerle surekli etkileşim icinde olmasına rağmen, İlk Cağ ve Orta Cağ tarihcilerinin coğu tarafından ihmal edilmiştir. Yirminci yuzyılın ikinci yarısından itibaren bu tavır eleştirilmeye başlandıysa da İlk Cağ hakkında yapılan en esnek ve comert calışmalar bile en fazla sekizinci yuzyıla kadar uzanmaktadırlar. Oysa tarihciler İslam’ın Hıristiyan kulturu ve Rabbinik Yahudilik ile kıyaslanabilecek duşunsel olgunluğa ve nufuza ancak onuncu yuzyıl civarında ulaştığına dikkat cekmektedirler. MS 1000 civarında butun ozellikleriyle ayrıksı hale gelmiş bu yeni dinin doğası neydi? İslam uygarlığının, cağdaşı diğer uygarlıklarla ve İlk Cağın uygarlıklarıyla bağlantıları neydi?
    Muhammed’den Once ve Sonra, bu gibi sorulara bir yanıt veriyor. Garth Fowden, İslam’ın miras aldığı karmaşık ve yuklu dinsel ve duşunsel gelenekleri, getirdiği yenilikleri, geleceğini, başarılarını, başarısızlıklarını, diğer dinler ve kulturlerle bağlantılarını anlamanın yolunun, dunya tarihini oluşturan ilişkiler ağı icinde İslam uygarlığının hangi duğum noktasını teşkil ettiğini gormemize izin verecek kavramsal ve kuramsal araclar oluşturmaktan gectiğini ileri suruyor ve bu doğrultuda mevcut tarihsel donemselleştirmeleri sorunlaştırıyor: İslam’ı ve diğer tektanrıcı gelenekleri, Birinci Binyılın cercevesi icinde, Aristoteles ve Augustus’tan İsa’ya, Zerduştculerden Mazdacılara ve Manicilere, Suryani ve Nesturi keşişlerden İslam’ın peygamberi Muhammed’e ve ayrıksı bir İslami felsefe ile dunya goruşunun ortaya cıktığı İbn Sina’nın donemine kadar uzanan surecte, İran’ı da kapsayacak şekilde genişletilmiş bir coğrafyada yeniden değerlendirmeyi oneriyor.
    Bizim icin doğru ifade Hz.Muhammed'dir.
    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.