• 17-07-2022, 19:04:14
    #1
    Didier Eribon - Michel Foucault, Aytıntı Yayınları, İstanbul 2012.

    1984 yılında, genc denebilecek bir yaşta, 58 yaşında olduğunde, Michel Foucault 20. yuzyılın en buyuk duşunurlerinden biri olarak kabul ediliyordu. Ozellikle sık sık ziyaret ettiği Amerika Birleşik Devletleri'nde seckin tarihcilerin baş tacı ettiği Foucault, savunduğu tezleri ve yaptığı kapsamlı calışmalarıyla, gunumuzde de halen pek cok tartışmayı ateşlemektedir. Liberal duşunceyi ve gelenekci ve tutucu Marksist yaklaşımları reddeden duşunur, cağdaş entelektuelin bir modeli haline gelmiştir.
    Her ne kadar kendisi hakkında pek konuşmamış ve yazmamış, hatta bizatihi “ilginc hicbir yanının bulunmadığını” soylemişse de, Didier Eribon elinizdeki kitabıyla onun bu iddiasının pek de doğru olmadığını gosteriyor. Bir gazeteci olarak, Foucault'yu olumunden cok once tanıyan Eribon, Foucault'yla yapılan sayısız goruşmeyi annesi, oğretmenleri, sınıf arkadaşları, Simone Signoret ve Yves Montand gibi eylem arkadaşları dahil olmak uzere, onun en yakınlarının anlatımlarıyla harmanlayarak zevkle okunan bir kitap kaleme almış.
    Michel Foucault, dunyanın tanıdığı bu sıra dışı filozof, eylemci, hayat insanı kimdi? 1950'lerin sonunda De Gaulle'cu diplomatlarla dostluk kuran genc kultur ateşesi, 1960'ların ortasında yapısalcılığın onculerinden biri olarak Fransız duşuncesinin yeni yıldızı, Mayıs 1968'de oğrenci ayaklanmaları Fransa'yı ve De Gaulle'culuğu sarsarken sıkı bir solcu ve Maocu olan Foucault tum bu surecte aynı zamanda, akademi dunyasının en ust basamaklarına tırmanıyordu. Bu kitap, olağanustu bir entelektuelin yaşam yolculuğunun izini surmekle kalmıyor, II. Dunya Savaşı'ndan gunumuze, Fransa'nın kulturel, politik ve entelektuel hayatını da son derece iyi bir şekilde ozetliyor.

    **Yukleme bana ait.

    Format PDF. Boyut (4.90 MB). 408 Sf.

    ISBN: 9789755397023

    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.