Doğan Ozguden - 'Vatansız' Gazeteci Cilt 1 Surgun Oncesi; Kapak Tasarımı ve Fotoğraf: İnci Tuğsavul-Ozguden; Yayın No:649, Yaşam ve Anılar Dizisi; Birinci Baskı: 2010; Belge Yayınları, İstanbul
Başbakan Ozal diğer gazetecilerin sorularını dahi beklemeden sinirli bir şekilde "Basın toplantımız burada bitmiştir" diyerek alelacele konferans salonunu terk ediyor. Salona girişte en azından bizimle selamlaşmak lutfunda bulunan Turkiye'den gelmiş meslektaşlarımız da bize allahaısmarladık demeden buyuk Hışım'la Ozal'ın ardından koşturuyor. Ve bu olaydan birkac hafta sonra da demokrasi şampiyonu başbakanın direktifiyle TC Bruksel Başkonsolosluğu bizim vatandaşlıktan atıldığımıza dair bakanlar kurulu kararını iadeli taahhutlu mektupla ikinci kez tebliğ ediyor.
Evet, ustumuze kondurmamak mumkun değil. Artık cifte kavrulmuş, belgeli "vatansız"larız. Nolan gibi, Sabiha Sertel gibi, Nazım Hikmet gibi, Haymatlos Rıza gibi apatridiz, haymatlosuz. Tum bu birikimlerledir ki, Bruksel'deki o cok kulturlu toplantıda ağzımdan kendiliğinden "vatansız" kelimesi cıkıyor.
Toplantı sonrası Guney Garı'ndan Oostende trenine atlayıp kendimi Jacques Brel'in hırcın Kuzey Denizi sahiline atıyorum. Yureğim kabarık, ufkun sonsuzluğunu seyrederek kumsalı arşınlarken doğudan esen soğuk ruzgar teselli edercesine alnımı okşuyor. Birden buyuk ozan Tevfik Fikret'in dizesi dokuluyor dudaklarımdan. "Toprak vatanım, nev-i beşer milletim. (Arka Kapak)