Bu calışma su kaynaklarının metalaşmasının genel olarak sermaye acısından neden, nasıl ortak ve sınıfsal bir cıkarı temsil ettiğini gostermeyi amaclamaktadır. Uretiminde su kullanan kapitalistlerin bu suyu devletlerden subvanse edilmiş [duşuk] fiyatlarla almak yerine piyasada belirlenen cok daha yuksek fiyatlardan satın almayı tercih etmeleri ilk bakışta sınıfsal cıkarlarına aykırı imiş gibi bir yanılgıya yol acmaktadır. Calışma, Marx’ın genel olarak emek-değer teorisinin ozel olarak ise soyut emek teorisinin sağladığı olanaklarla bu yanılgıyı ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Ayrıca suyun metalaşmasında en fazla kullanılan gerekcelerin başında “su kıtlığı” olgusu gelmekte ve metalaşma surecinin kendisi kıtlığa karşı onerilmektedir. Kitapta ise kullanım değerlerinin [nitelikler] uretimi ile değişim değerlerinin [nicelikler] uretimi arasındaki fark gosterilerek başlı başına metalaşma olgusunun su kıtlığını azaltıcı değil, cok daha arttırıcı olduğu ortaya konmaktadır. Herhangi bir emek urununun ya da doğa bileşeninin piyasa dongusune dahil edilmesi, soz konusu urunun ihtiyacların cok otesinde aşırı miktarlarda uretilmesi anlamına geleceği icin su kaynaklarının metalaşmasının su kaynaklarında cok hızlı bir tukenmeye yol acacağı dunya ve Turkiye ornekleriyle gosterilmektedir.
Yayın Tarihi: 17.05.2013
ISBN: 9786055315498
Yayınevi: Evrensel
Sayfa Sayısı: 312
Aranabilir PDF + 2.61 MB
Yandex
Mediafire
Yayın Tarihi: 17.05.2013
ISBN: 9786055315498
Yayınevi: Evrensel
Sayfa Sayısı: 312
Aranabilir PDF + 2.61 MB
Yandex
Mediafire