

Unlu anneler kervanına katılan Cihan Unal'ın buyuk kızı Irmak Unal'ın kızı Kayla ile birlikte verdiği roportajı sizlerle paylaşıyorum melekler
1,5 yıllık ayrılıktan sonra bir araya geldiği Emre Karabacak’la yıldırım nikahı kıyan ve aynı hızla anne olan Irmak Unal, doğum icin gittiği Amerika’dan dondu. Tum zamanını kızı Kayla’ya ayırdığını soyleyen Unal, “Bu bebeği ilişkimizin başlarında da cok istiyorduk ama iyi ki beklemişiz. Artık cok daha olgunum, hayatımın onceliklerini belirledim” diyor.
Emre Karabacak’la nasıl tanıştınız?
- Aslında bizimki uzun bir hikaye. 2007’de tanışıp flort etmeye başladık. Ciddi de duşunuyorduk, cunku cok guzel uyum sağlamıştık. Fakat 2,5 sene sonra yollarımız ayrıldı. 1,5 sene kadar ayrı kaldık. ışte o donemde birbirimizin değerini daha iyi anladık. Evren tekrar yollarımızı kesiştirince de hic beklemeden evlenelim dedik.
Evlilik ani bir karardı yani..
.
- Yok, ani değil. ıkinci kez bir araya gelirken amacımız buydu zaten. Artık bir aile olmak istiyorduk. Bir ay icinde hazırladık duğunu...
1,5 yıllık ayrılıktan sonra sizi yeniden bir araya getiren neydi bu arada?
- Sevgi... Sevgi, aşktan cok farklı bir his. Aşkın alevi gittikten sonra geriye bir şey kalmıyorsa zaten yaşananlar cok değerli değil demektir. Bizim zamanla aşk ateşimiz sonse de sevgimizde hic azalma olmamıştı.
Aşka inanmıyor musunuz?
- İnanıyorum ama kısa surduğunu ve bir nevi kimyasal duzen bozukluğu olduğunu duşunuyorum. Eskiden aşk kadını gibi yaşardım, şimdi gercek sevgi var ortada. Bu cok derin bir şey. Aramızda cok sağlam bir bağ var.
Evlilik teklifi nasıl gelmişti peki?
- Bodrum’da Adamik diye bir bar vardır. Oraya gitmiştik. Birden muzik kesildi ve Emre 150 kişinin onunde evlenme teklif etti. Bu ondan beklenmeyecek bir hareketti, cunku ikimiz de romantik insanlar değilizdir.
KAYLA BENİM DUĞUN HEDİYEM
Balayından dondukten 15 gun sonra hamile olduğunuzu oğrendiniz...
- Evet, cok edepli, ahlaklı bir bebeğim oldu (guluyor). Evlendikten 20 gun sonra hemile olduğumu oğrendim. Balayı cocuğumuz. Benim duğun hediyemdi. Bebeğimiz olmasını cok istiyorduk zaten, her yerde de dile getiyorduk. ılişkimizin ilk başlarında da istiyorduk gerci ama iyi ki o zaman olmamış diyorum şimdi.
Neden?
- Zaman icinde olgunlaştım. Hayattaki onceliklerimi belirledim. Ama bu yaşlanmak anlamında bir olgunluk değil, aksine şimdi kendimi daha da gencleşmiş hissediyorum. Onceliklerimin değişmesi beni rahatlattı. Meğer kendimi ne cok kasıyormuşum.


Hamilelik nasıl gecti, zor muydu?
- İlk uc ay cok zor gecti. Normalde cok aktif yaşarım. Spor yaparım, sosyal hayatı severim. Ama birden tum enerjim gitti, markete gitmeye bile takatim olmayırdu. Bir de cok ciddi baş ağrıları cektim. Bunlar ben korkuttu. Dokuz ayı o şekilde gecireceğimi sandım ama neyse ki ucuncu aydan sonra hayat normale dondu.
Hamileyken canınız en cok ne istedi?
- Nar... İstanbul’daki butun narları yemiş olabilirim. Annem ve Emre nobetleşe nar buldu bana. Amerika’da ise narın yerini mango aldı.


İLK GORDUĞUMDE “BU DA NE” DEDİM!
Amerika demişken... Hamileliğin altıncı ayında oraya gittiniz. Neden gerek duydunuz buna?
- Amerika’yı cok ozlemiştim cunku, cok uzun zamandır gitmek istiyordum. Kışı hic sevmediğim icin kıştan kactım bir de... şubattı gittiğimde.
Kimle kaldınız orada?
- Annem surekli yanımdaydı. Eşim de sık sık gelip gitti.
Kayla’yı kucağınıza ilk aldığınızda neler hissetiniz?
- Zor bir doğum oldu ama onu sağlıklı bir şekilde kucağıma alınca her şeyi unuttum.
Neden zor bir doğum oldu, sorun neydi?
- 20 saatin sonunda aldım bebeğimi kucağıma ben... Normal doğuma el vermedi vucudum. Ateşim cıktı, bebeğin kalp atışları yukseldi. O yuzden acil sezaryene aldılar. Onu gorduğum ilk an “Bu da ne” dedim! ıkimiz de o kadar zorlanmıştık ki, suratı buruşmuştu.
Ya babanın duyguları?
- Emre kan gormeye tahammulu olmayan biridir ama saatlerce sıkıntı cektiğimi gorunce beni ameliyathanede yalnız bırakmak istemedi. Onun desteği de bana cok iyi geldi. Kayla’yı ilk kucağına aldığında gozleri doldu.
BEN ANNELİK İŞİNİ SEVDİM
Adını kim koydu Kayla’nın?
- Babası istedi, ben de onayladım. Kayla, katıksız, kotuluklerden arınmış anlamına geliyor.
Ve Kayla artık uc aylık... Birlikte nasıl zaman geciriyorsunuz?
- Her şeyiyle ben ilgileniyorum, gelişimini yakından izliyorum. Cok komik bir kız. şimdiden belli istekleri var. Kucuk bir insan işte... Bir de muziği cok seviyor.
Onunla ilgili gelecek planları yapmaya başladınız mı?
- Şimdiden hicbir şey planlanamaz, planlanmamalı da... Yoksa cok hayal kırıklığı yaşanır. Annem gibi anne olsam ne mutlu bana... Aile bağlarına ve sevgiye onem veren, vicdanlı biri olsun yeter. Artık vicdanlı insan kalmadı cunku. Gerisini kendi istekleri belirleyecektir.
Kayla’nın bir kardeşi olmasını istiyor musunuz?
- Ben bu işi sevdim. Duşunuyoruz acıkcası... İki kardeş olsunlar diyoruz. Tek cocuk olarak buyumemeli.
Son olarak; oyunculuğa donmeyi duşunuyor musunuz?
- Cok istiyorum. Ozledim. Ekim ayından sonra gelecek butun teklifleri değerlendireceğim.


YAĞMUR COK İYİ BİR TEYZE OLDU
Kardeşiniz Yağmur, Kayla’yı gordu mu?
- Gormez mi? Kayla icin deli oluyor. Gercekten cok iyi, cok ilgili bir teyze. Zaten ben daha 13 yaşında, o 8’indeyken başlamıştı “Ben ne zaman teyze olacağım?” diye sormaya. şimdi teyzeliğin tadını cıkarıyor. Turkan anne de (şoray) gordu. O bebekliğimi bildiği icin Kayla’yı bana cok benzetiyor.