
43 DAKİKA CAN ÇEKİŞTİ
Oklahoma'da 19 yaşındaki bir kızı öldürmekten idama çarptırılan Clayton Lockett'in Nisan 2014'teki infazı da tam bir işkenceye dönüşmüştü. Oklahoma Eyalet Hapishanesi'nde, 38 yaşındaki Lockett'a da midazolamın içinde bulunduğu üçlü ilaç kombinasyonu enjekte edildi. Bunun hemen ardından nefesi hızlanan ve dişlerini sıkmaya başlayan Lockett, başını yattığı yerden kaldırarak konuşmaya çalıştı. Lockett'ın 43 dakika can çekişerek ölmesi ülkede tartışmalara yol açtı.Bir başka iğneyle gerçekleştirilen idamda ise, hapishane yetkilileri yanlış ölümcül ilacı aldıklarını fark ettiklerinde Richard Glossip'in idam edilmesine sadece saatler kalmıştı. Daha sonra aynı yanlış ilacın Ocak 2015'te bir mahkûmu infaz etmek için kullanıldığı öğrenildi.
Alıntı Metni

'ACI VE ISTIRABA KARŞI SAVUNMASIZ BIRAKILDILAR'
Oklahoma'da 20'den fazla idam mahkûmunu temsil eden federal kamu avukatları, Clayton Lockett'ın beceriksizce infazından haftalar sonra dava açtı. Oklahoma'nın infaz protokolünde uygulanan ilk ilaç olan yatıştırıcı midazolamın mahkûmu yeterince bilinçsiz hale getirmediğini, acı ve ıstıraba karşı savunmasız bıraktığını iddia ettiler.İdam mahkûmlarının avukatlarından Jennifer Moreno da midazolamın, bir mahkûmu acı hissedemez hale getirmek için yeterli olmadığını, şiddetli ağrı ve ıstırap riski yarattığını ve bu sebeple ABD Anayasası’nın zalim, olağandışı cezayı yasaklayan değişikliğini ihlal ettiğini söyledi. Bir diğer avukat James Stronski ise yargıca, “Mahkûmlara uygun şekilde anestezi uygulanmazsa ikinci ilaç verildikten sonra direkt felç olurlar, hareket edemezler, konuşamazlar, ardından da dayanılmaz bir acı hissederler. Eğer bunun devam etmesine izin verilirse 21'inci yüzyılın felaketi olur"dedi.
Yüzde 1'lik kesim görüyorEyalet mahkemesi ise bu iddialar karşısında ilacın bir kişiyi acıya karşı duyarsız hale getirdiğini ifade eden üç uzman tanık çağırdı. Kıdemli uzman direktör Scott Crow ve operasyon şefi Justin Farris,yargıca infazlarda yaşanan aksiliklerin olasılığını azaltmak için son yıllarda yeterli güvenlik önlemlerinin uygulandığını söyledi. Eyalet avukatları ise mahkûm avukatlarının sundukları iddiayı reddederek mahkûmların ağrı hissetmemelerini sağlamak için 500 miligramlık bir yatıştırıcı dozun fazlasıyla yeterli olduğunu ileri sürdü.
'ÇOK YETERSİZ' DEYİP REDDETTİ
Bütün bu dava süreci sonunda mahkeme geçen pazartesi günü Oklahoma'dainfazları gerçekleştirmek için kullanılan 'üç ilaçlı idam kokteyli' protokolünün kullanılmaya devam edileceğine karar verdi. 45 sayfalık kararda yargıç, davacıların Oklahoma'nın protokolünün anayasaya aykırı düzeyde acı ve ıstıraba neden olduğunu kanıtlamakta 'çok yetersiz' kaldığını söyledi.Başsavcı John O'Connor ise yaptığı açıklamada, mahkemenin kararını incelediğini ve infazların ne zaman gerçekleşeceğine yakın zamanda karar vereceğini söyledi. O'Connor, "Oklahoma halkı ve sevdiği birinin öldürülmesinin acısını çeken aileler, bugünkü Federal Bölge Mahkemesi kararıyla adalete bir adım daha yaklaştı"yorumunda bulundu.
'EZİCİ KANITLARI GÖRMEZDEN GELİYOR'
Avukat Jennifer Moreno karar ile ilgili, "Bölge mahkemesinin kararı, Oklahoma'nın infaz protokolünün hem yazılı hem de uygulandığı şekliyle mahkûmların şiddetli acı ve ıstırap çekmesi konusunda kabul edilemez bir risk oluşturduğuna dair duruşmada sunulan ezici kanıtı görmezden geliyor" ifadelerini kullandı.
Alıntı MetniKaragümrük'ten ayrılık sebebini ilk kez duyurduTatbikatta dikkat çeken detay3600 ek gösterge sonrası kim ne kadar alacak?Content Video - Başarısız idam! 43 dakika can çekişince ortalık karıştı