Pasifik Okyanusu'nun derinliklerindeki büyük bir su altı volkanında geçtiğimiz günlerde bir patlama meydana geldi.2015 yılında yapılan çalışmalarda hakkında detaylı bilgiler edinilen Kavachi Yanardağı’nda gerçekleşen patlamanın ardından, su altında yaşananlar ise oldukça dikkat çekici. Araştırmacılar, köpek balıkları başta olmak üzere çeşitli deniz canlılarının volkanın etrafındaki sularda yaşamaya devam ettiğini fark etti. Volkanda gerçekleşen patlamalar, bölgedeki suyun sıcaklığını arttırıyor ve su altı yaşamı için oldukça zor koşullar yaratıyor.

'SHARK-CANO' ADINI VERDİLER

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA)da geçtiğimiz günlerde Pasifik Okyanusu'nda bir deniz altı volkanının patlamasına ilişkin görüntüleri yayınladı. Bilim insanları, suyun volkanik partiküller içerdiğini söyleyerekköpek balıklarının bu koşullarla başa çıkmak için mutasyon geçirmiş olabileceklerini ifade etti.Bölgede canlı çeşitliliğini görüntülemek için yapılan çekim esnasında ise farklı türlerde köpek balıkları tespit edildi. Kavachi Volkanı'na, zorlu koşullarında yaşayan sakinleri nedeniyle 'Shark-cano' adı verildi.



'70'Lİ YILLARDA BÜYÜK BİR OLAYDI'

Belgeselci ve Deniz Ekolojisti Dr. Mert Gökalp, yaşam koşullarının oldukça zor olduğu bir bölgede canlı yaşamı tespit edilmiş olmasının ilginç bir durum olduğunu ifade etti ve bölgede yapılacak ölçümlerin sonucunun beklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Gökalp, şunları söyledi:

Alıntı Metni

Kavachi volkanının bulunduğu bölgenin hidrotermal bacalar bulunan bölgeler ile benzer özelliklere sahip olduğunu belirten Gökalp, "Yapılan çalışmaların sonucunu beklemek doğru olacak. Belki de bu alanda bazı farklılıklar vardır. Köpek balıkları patlamanın etkisiyle bölgede ölen canlılardan beslenmek üzere oraya gitmiş olabilir. Yine patlamanın yarattığı şiddetli ses köpek balıkları ve diğer avcı balıkları bu bölgeye çekmiş olabilir” şeklinde konuştu.

Muzdan korktukları ortaya çıktıMert Gökalp,“Bu canlıların burada dolaştığına dair görüntüler var ama buradan çıkıp çıkamadıklarını bilmiyoruz. Ayrıca çok ciddi gazların varlığından da bahsediliyor. Belki de bu canlılar girdikleri anlarda görüntülendiler veya belki de henüz onlara tam anlamıyla zarar verecek bir ortam oluşmamıştı. Şu an için denebilecek tek şey bu canlıların orada olmalarının gerçekten çok ilginç olduğu"yorumu yaptı.

JAPON BALIKLARI ÖLÜM MAKİNESİNE DÖNÜŞTÜ

Öte yandan yaklaşık bin yıl önce evcilleştirildiği düşünülen Japon balıkları, günümüzde çocuklar ve balık beslemek isteyen kişilerin ilk tercih ettiği akvaryum canlısı haline gelmiş durumda. Ancak İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, doğal ortama bırakılan Japon balıkları bırakıldıkları ortamdaki canlı çeşitliliğini yok ediyor. Salındıkları ortamda adeta ölüm makinesine dönüşen Japon balıklarının boyutları, zaman zaman 70 santimetreye kadar ulaşabiliyor. Yapılan araştırma sonucu ortaya konan raporda, “Aileler akvaryum canlılarını doğal ortamlara bırakarak insancıl bir yolu takip ettiklerini düşünüyor olsa da bu gezegen için felaketle sonuçlanacak olaylara kapı aralayabilir” ifadeleri kullanıldı.

Alıntı MetniDickey, Kuzey Avrupa’da görülen iklimin bölgeye yabancı olan canlılar için genelde engelleyici bir yapısı olduğunu fakat akvaryum canlılarının bu koşullara karşı dayanıklı olduğunu da ekledi.




Dr. James Dickey, Japon balıklarının nehirlerdeki ve göllerdeki yerli biyolojik çeşitlilik için gerçek bir tehdit oluşturabileceğini ve diğer türlerin bağımlı olduğu kaynakları hızla tüketebileceklerini söyledi. Dickey, bırakıldıkları ortamdaki bitkileri de kısa sürede tüken canlıların su kalitesini de düşürdüğünü vurguladı. Dr. Dickey, "Araştırmamız, akvaryum balıklarının doğal tatlı su kaynakları için çok tehlikeli olduğunu vurguluyor, araştırma sonucunda elde edilen verilerin evcil hayvan ticaretindeki kriterleri etkileyeceğini umuyoruz” dedi.

'HER ZAMAN BÜYÜK PROBLEMLERE YOL AÇTI'

Dr. Mert Gökalp de Japon balıklarının tatlı su balığı olduğunu ve denizde yaşama şansları olmadığının altını çizdi. Tatlı su balıklarının kendi ortamından alınıp farklı bir ortama konulmasının her zaman büyük tehlikelere ve yıkımlara yol açtığını belirten Gökalp, sözlerine şöyle devam etti:

Alıntı MetniDenizlerde de bu durumun geçerli olduğunu belirten Gökalp, "İstilacı canlılar bu şekilde ortaya çıkar. Biz de istilacı canlıları konu alan bir belgesel yaptık ve Süveyş Kanalı'ndan geçip Akdeniz’e yerleşen canlıları inceledik. Tespit ettiğimiz durum İngiltere’de yapılan araştırmanın bir benzeriydi. Yani yeni gelen canlı türü bölgedeki yaşamı ciddi şekilde etkilemişti"diye konuştu.

Babalarını bıçaklayarak öldürdüler‘Söyleyemez ki nasıl söylesin?’Content Video - Akvaryum balığı suya salınınca ölüm makinesine dönüştü!