Annesinin vefatından sonra sevgilisi ile ayrıldılar dedikodusunun ardından şimdide kendisi ile ilgili acıklamalarda bulundu...

KENDİ PARAMI YİYEMİYORUM

UNLU SANATCI HULYA AVŞAR, TURKİYE'DEKİ STARLIK SİSTEMİNİ, KENDİSİNİN BU SİSTEME BAKIŞINI, OZEL HAYATINI VE HAYAT FELSEFESİNİ ANLATTI....

Unlu sanatcı Hulya Avşar, kendisini 'Star değilim, cok ağır işciyim' diyerek tanımladı, gerekcesini de şoyle acıkladı: 'Star, bankadaki hesabını bilmeyen, ayakları cok fazla yere basmayandır. Bu yuzden starların sonu husranla bitebilir. Benim ayağım yere basıyor, ne kazanıyorum, nereye harcıyorum cok iyi biliyorum!'

Avşar, haberkonseyi.com sitesi icin, fotoğrafcısı Pelin Karamehmetoğlu'na ozel bir roportaj verdi...

* Pelin Karamehmetoğlu: İş hayatında Hulya Avşar calışması kolay biri midir?

Hulya Avşar: Zor biri değilim. İş yerinde kendimi hep işci gibi gordum. Hep iyi iş cıksın diye işciyle de birlikte olmak istedim. Ama onlara gosterdiğim tevazuyu anlamazlarsa, bana saygısızlık yaparlarsa, kacsınlar benden! Hem yakın olup, hem de cekinecekleri bir imaj yaratmak bence her iş kadınının yapması gereken birşey. Ben kendimi stardan cok ağır işci olarak goruyorum. Starlık başka şey. Star, bankadaki hesabını bilmeyen, ayakları yere basmayandır. Bu yuzden starların sonunun husran olma riski cok yuksektir. Benim ayaklarım yere basıyor, ne kazanıyorum, nereye ne harcıyorum biliyorum. Ben asgari ucret nedir hesaplar ona gore yaşarım.

GESTAPO RUHLU BİR KADINIM

* İnsanlar sizinle calışmanın cok zor olduğunu duşunuyor?
Aslında samimiyetin altında son derecede de gestapo ruhlu bir kadın var. Bana evdeki personelim de 'Hitler' diyormuş. Cok hoş birşey değil tabii. Ama onu şoyle algılıyorum: Beni sert, disiplinli, hicbir şey gozunden kacmayan biri olarak goruyorlar. O senin star diye nitelendirdiğin kişi, konserden eve gelip mutfaktaki cekmecelerin temizliğini kontrol ediyor. Ya da mutfak masrafı icin kac para, nereye ne gidiyor diye kontrol ediyor.

* Ama sizi sanki her zaman evde tuvaletiyle oturan biri gibi goruyorlar. Oysa cok mutevazı birisiniz. Bence bu imajı rahmetli anneniz yarattı...
Kesinlikle haklısın. Annem bana gore Turkiye'nin en başarılı menajeriydi. Başkalarının menajerliğini yapmıyordu, boyle bir mesleği yoktu ama annem inanılmaz akıllı bir kadındı.

* Belki olmak istediği kadını Hulya Avşar'a uyguladı...
Cok doğru! Annem hakikaten kendi icindeki kadını yaratmaya calışmış. Ben de inşallah buna cevaben iyi donmuşumdur diye duşunuyorum.

* Canınızı yakan olaylarla cok iyi başa cıkıyorsunuz. Bunu nasıl yapıyorsunuz?
Bilerek yapmıyorum, bilincsiz yapıyorum. Cunku bu aileden gelen bir terbiye şekli. Bana gore, aile icinde olan hicbir şey dışarıya yansımamalı. Bundan onceki evliliğimde cok şey ortada yaşandı ama bu, hakimiyetimin dışında oldu. Ailede ne olursa olsun her şeye rağmen sağlam duracaksın. Ailemle ilgili problemleri dışarı yansıtmamak icin 'ikinci Hulya' oluyorum.

COCUĞUMUN PARASINI YEMEM
* Siz 30 yaşına kadar ailenizle yaşamışsınız. Bu az rastlanır bir durum...
28 yaşıma kadar evet. Bakıyorum da o yaşlarda ailesiyle yaşayan cok az insan var. O zaman şunu duşundum; sanki o evden cıkıp gitseydim, annem ve babam 'Hımm bak unlu oldu para kazanmaya başladı yavaş yavaş artık bizi de unutur' demesinler istedim. Aile ici ilişkilerde cok duygusalım. Bu aslında bana cok zarar veriyor. Ama yine de eğer aile icinde sevgi ve bağ varsa o aileyi ve o insanı kimse yıkamaz.

* Asla yapmam dediğiniz bir şey var mı?
Mesela asla cocuğumun parasını yemem. Nur icinde yatsın anneme bir gonderme yapmak icin değil de şunu soylemek istiyorum; benim cok calışan bir cocuğum varsa asla evladımın parasını acımasızca harcayamam. Hep de dua ederim 'Allah'ım beni cocuğuma muhtac etme' diye. Ben kendi paramı bile yiyemiyorum.

LUKS DEĞİL KEYİFLİ YAŞIYORUM!
* Hulya Avşar şu an sıfırdan başlama gucu buluyor mu kendinde?
Kesinlikle, hatta eğlenceli de olabilir. Cunku bizim durumumuz keyifli bir durum değil. Allah once sağlık versin. Para kazandım, ayaklarımın uzerinde durabiliyorum, sırtımı da sağlama almışım, şimdi de kazandığım parayı yeme peşinde değilim. Benim icin artık onemli olan etrafımdakileri sevindirip, onlardan dua almak. Bu duanın enerjisi maneviyatımı yukseltiyor. Ben şimdi bile hayata sıfırdan başlayabilirim.

* O yuzden mi ara verdiniz?
Evet yapmadığım şeyleri yapmak istiyorum. Turkmax'deki programı da kesinlikle bu sebepten yaptım. Şimdi de kitap cıkarıyorum! Herkes 'Bu kadın deli galiba' diyecek ama okumaktan da kendini alamayacak.

* Siz luks bir hayat yaşamıyorsunuz gorduğum kadarıyla, neden?
Ben parasını en iyi kullanan insanlardan biriyim. Luks değil, keyifli yaşamayı severim. Paramı en cok yazın ailemle beraber, en guzel tatili yapmak icin kullanıyorum. Onun dışında bindiğim araba iyi olsun isterim; o da guvenlik acısından. O luks yaşayan insanlar başkaları icin yaşıyor! Olağanustu bir teknem olabilirdi ama o tekneye tek bindikten sonra keyfi yok! 'Bu gorsun, o duysun, akşam şampanya icelim' diye yaşamamayı oğrendim artık. Zaten oyle yapanlar da luks yaşamıyor bana gore.

KİTABIMLA DUNYAYA İMZA ATACAĞIM!
P.K.: Bu dunyaya imzanızı attığınızı duşunuyor musunuz?
H.A.: İlk kitabımla birlikte imzamı atacağım. Duşuncelerimle, filmlerimle idol olmak istiyorum. Sinema yapıyorsun, muzik yapıyorsun tamam ama idol olmak onemli. Turkiye de star var ama idol yok. Ben de bunun savaşını vereceğim.

HUZURUM İCİN DUNYAYI BİLE YAKARIM
* Hayatımda bir kez kendime yakıştıramadığım bir şey yaptım. Sadece iki kişinin bilmesi gereken bir şeyi bir başkasıyla paylaştım. O da benden intikamını cok acı aldı!

* Ben karşımdakiler icin bir şey yapmaktan, vermekten, birilerinin mutluluğunu gormekten mutlu oluyorum. Mesela oturduğum ev cok guzelse, ailem de boyle bir evde oturmalıdır. Yani benim onceliklerim hep başkalarının mutluluğu oldu. Ama tabii ki zevklerime, duygusal tarafıma dokunulmadığı surece! Orada da cok egoistimdir. Huzurumu kacırmamak icin dunyayı yakarım. Ama benimle yaşayana da paranın yaşatamayacağı bir mutluluk yaşatırım. Bu anlamda butik bir kadınım ben.

* Yaşadıklarımdan dolayı o kadar cok tepki cektim ki... Benim zararlar uzerine kurulu bir markam var. Bu marka, insanların once tepki gosterdiği sonra doğru olduğunu anladığı bir hayat şeklinden cıktı.