Bursa'da, bebe kıyafetleri uretimi ve satışı yapan Bayram Eminturk, gecen yıl aralık ayında bir muşterisine sipariş bırakmak icin kendisine ait ticari aracıyla İstanbul'a gitmek icin yola koyuldu. Siparişleri teslim eden Eminturk, donuşte aracının yakıtı bitince yol uzerindeki bir akaryakıt istasyonundan yakıt aldı. Eminturk'un aracı, yaklaşık 10 kilometre sonra once motor arızası uyarısı verdi, ardından da stop etti. Cekiciyle aracını Bursa'daki bir servise getiren Eminturk'e, yapılan incelemeler sonucunda yakıttan kaynaklı bir sorun olabileceği soylendi. Bunun uzerine, avukatı aracılığıyla akaryakıt firması hakkında suc duyurusunda bulunan Bayram Eminturk, bilirkişi eşliğinde depodaki yakıttan numune aldırıp, TUBİTAK'a incelemeye gonderdi. İncelemede, en fazla binde 0.20 olması gereken su miktarı, yuzde 5,959 cıktı. Akaryakıt istasyonu yetkilileriyle goruşen Eminturk, tahliye borusundan yakıt deposuna su sızdığı ve kasıtlı bir durum olmadığı cevabını aldı. Zararın bir kısmını odeyen firma yetkilileri, buyuk bolumunu ise odemedi. Bunun uzerine hukuk mucadelesi başlatan, aracın 70 gundur serviste olduğunu ve yaklaşık 40 bin lira civarında masraf cıktığını belirten Bayram Eminturk, maddi ve manevi olarak mağdur edildiğini belirtti. Arkadaşlarından emanet arac alarak işlerini surdurduğunu belirten Bayram Eminturk, şoyle konuştu: "Devamlı İstanbul'a urun goturduğumuz yerler var. Son urun goturduğumde aracımın mazotu bitti. Doldurmak icin bir akaryakıt istasyonuna gittim. Mazot aldım. Devamlı mazot aldığım bir yerdi. Yaklaşık 10 kilometre yol gittiğimde araba calışmadı. Gece saat 01.00'de cekici cağırdım. Aracımı Bursa'ya getirdim. Sabah bir motor ustasına gosterdim. Yakıttan kaynaklı olabileceğini soyledi. Suc duyurusunda bulunduk, heyet geldi. Aracın deposundaki yakıttan numune aldılar. Alınan numuneler teste gonderildi. Test sonucunda mazotun icerisinde yuksek miktarda su cıktı. Şu an arac serviste. Şu ana kadar 40 bin liraya kadar masraf cıktı. Hala bekliyoruz. Masraflar artabilir de. İşim sebebiyle oradan buradan arac bulmaya calışıyorum. Artık yıprandık. Devamlı aynı kişiden arac isteyemiyorsun. Herkes de aracını vermiyor. Cok mağdurum, zor durumdayım." Konunun yargıya intikal ettiğini belirten Avukat Batuhan Arısoy da, "Muvekkilimiz bizleri arayıp konuyu anlattı. Herhangi bir şey yaptırmadan delil tespit davası icin başvurduk. Mahkeme hızlı bir şekilde heyetle birlikte aracın başına giderek 3 şişe numune aldı. Alınan numuneler TUBİTAK'a gonderildi. Gelen raporda, normalde binde 2 olması gereken su miktarı yuzde 6'ya yakın oranda cıktı. Aracın motorunda yuksek miktarda su olmasından dolayı motoru tamamen kullanılamaz hale geldi. Biz hemen yargılama surecini başlattık. Yargılama surecinde muvekkilimizin zararının bir kısmı odendi fakat muvekkilimin arabası 70 gundur serviste. Muvekkilim aracıyla ticaret yapan bir kişi. Araba onun icin ekmek kapısı. Arabası hala serviste" ifadelerini kullandı.