Ankara ’da Kahramankazan'ın Satıkadın Mahallesi'nde, gecen yıl 27 Temmuz tarihinde Himmet Aydemir (25) isimli şahıs, kendisine ait unlu mamuller dukkanında eşi Kadriye Aydemir'e (22) 3 ve 4 yaşlarındaki 2 cocuğunun gozu onunde tabanca ile ateş actı. Kadriye Aydemir ’in vucuduna 6 mermi isabet etti. Ağır yaralı olarak Ankara Şehir Hastanesi'ne kaldırılan kadının vucuduna isabet eden mermilerden 5'i cıkarılırken, diğeri bulunduğu yer tehlikeli olduğu icin cıkarılamadı. Tedaviyle hayata tutunan Kadriye Aydemir, omuriliğini parcalayan mermi nedeniyle kısmi felc oldu. Olaydan sonra tutuklanan Himmet Aydemir'in, 22 yıla kadar hapis istemiyle tutuklu yargılandığı Ankara Batı 4'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada karar cıktı. Karar duruşmasına cezaevinden Ses ve Goruntu Bilişim Sistemi ile katılan Himmet Aydemir, 'eşe karşı kasten oldurmeye teşebbus' sucundan 20 yıl ve 'ruhsatsız ateşli silahlar ile mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma' sucundan 2 yıl olmak uzere toplam 22 yıl hapis cezasına carptırıldı. Mahkemedeki savunmasında eşinin kendisini aldattığını ve bunun ofkesiyle eylemi gercekleştirdiğini ileri suren sanığa verilen cezada haksız tahrik, iyi hal ve takdir indirimi uygulanmadı.
Kadriye Aydemir'in avukatı Soner Sida Ergin, muvekkilinin eşi Hikmet Aydemir tarafından silahla yaralanması sonucu felc kaldığını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Kadriye Aydemir maalesef 2 bacağını ve sağ kolunu kaybetti, sadece sol kolunu hareket ettirebiliyor, onun dışında tamamen felc olmuş durumda. Bu eylem meydana getirdiği sonuclar itibari ile yaralama sınırını actığı icin adam oldurmeye teşebbus olarak değerlendirildi. Biz soruşturma savcısı ve mahkeme heyetine cok hızlı ve pratik yargılama yapıldığı icin teşekkur ediyoruz. 
İlk duruşmamız aralıkta, şubatta ikinci duruşmamız ve dun son duruşmamız yapıldı ve hukum verildi. Daha once evliliğin devam ettiği sure icinde 5 kez farklı tarihlerde eşine şiddet uygulamıştır, bu yuzden uzaklaştırma kararı almıştır. Karşı taraf yine klasik savunmalarda olduğu gibi muvekkilimin kendisini aldattığını, bu ofke ile eylemin meydana geldiğini soyledi. Ancak mahkeme bu savunmaya itibar etmedi, haksız tahrik indirimi uygulamadığı gibi kamuda iyi hal indirimi olarak değerlendirilen klasikleşmiş, ‘pişmanım ’ deyip de uygulanan indirimi de uygulamadı. Hicbir indirim uygulanmadan cok suratle karar vermesi nedeniyle de ayrıca teşekkur ediyoruz.”
Olayın ardından felc olan ve yatağa bağımlı yaşayan Kadriye Aydemir ise verilen ceza ile mutlu olduğunu belirterek şu sozleri kaydetti: “İnşallah diğer dosyalar ile birlikte daha cok ceza alır ve oradan cıkamaz. Cezasını duyunca mutlu oldum. Ben bir daha omrum boyunca yuruyemeyeceğim. 
Ben yarının hayalini kuramıyorum, akşam ne olacağımı bilmiyorum. Benim hayatımı mahvetti, insana konuşmak yetmiyor, kalkmak istiyor. Cocuklarım geliyor, benden 1 bardak su istiyor onlara su bile veremiyorum. Yaşayan olu gibiyim ben. Ben bu haldeyken onun 3-5 yıl yatıp cıkması adil değildi.
Bana yaptıklarının cezasını orada ceksin. 5 yıl hep sustum, korktum, şimdi korkmuyorum. Korkunun ecele faydası yokmuş, en fazla korkarsan oluyormuşsun ben bunu yaşadım zaten. 23 yaşındasın, elin, ayağın yok. Bir insan banyo yapmayı ozler mi? Ben bunları ozledim. Benim hayatımı elimden aldı. Benim gibi olan kadınlar susmasın. Doktorlar biz seni olur, diye bekliyorduk sen nasıl yaşadın diyorlar. Allah rızası icin onu oradan cıkarmayın. Ben 8 aydır haber izleyemiyorum, kadına şiddet haberleri gorunce canım yanıyor. Buradan yalvarıyorum, bizim canımız bu kadar ucuz değil biz canımızı sokaktan bulmadık, ben bunu hak etmedim ki ayaklarımın olmamasını ben istemedim. Camdan bakmak istiyorum, kafamı bile uzatamıyorum. Bu yatak sanki benim mezarım, sadece ağzım var konuşabiliyorum. Emine Bulut olduruldu, televizyon izlerken ağladım, 'Yazık pislik adam, kadını oldurmuş dedim'. Bana dedi ki 'Kadın hak etti ki adam bunu yaptı'. Ben de boyle bir sonumun olacağını biliyordum; ama boyle duşunmemiştim. İndirim asla vermeyin. Cıkarsa yine aynısını yapar, yalvarıyorum hicbiri cıkmasın, hicbir kadın olmeyi de yatalak kalmayı da hak etmiyor.”


İlk duruşmamız aralıkta, şubatta ikinci duruşmamız ve dun son duruşmamız yapıldı ve hukum verildi. Daha once evliliğin devam ettiği sure icinde 5 kez farklı tarihlerde eşine şiddet uygulamıştır, bu yuzden uzaklaştırma kararı almıştır. Karşı taraf yine klasik savunmalarda olduğu gibi muvekkilimin kendisini aldattığını, bu ofke ile eylemin meydana geldiğini soyledi. Ancak mahkeme bu savunmaya itibar etmedi, haksız tahrik indirimi uygulamadığı gibi kamuda iyi hal indirimi olarak değerlendirilen klasikleşmiş, ‘pişmanım ’ deyip de uygulanan indirimi de uygulamadı. Hicbir indirim uygulanmadan cok suratle karar vermesi nedeniyle de ayrıca teşekkur ediyoruz.”


Ben yarının hayalini kuramıyorum, akşam ne olacağımı bilmiyorum. Benim hayatımı mahvetti, insana konuşmak yetmiyor, kalkmak istiyor. Cocuklarım geliyor, benden 1 bardak su istiyor onlara su bile veremiyorum. Yaşayan olu gibiyim ben. Ben bu haldeyken onun 3-5 yıl yatıp cıkması adil değildi.

Bana yaptıklarının cezasını orada ceksin. 5 yıl hep sustum, korktum, şimdi korkmuyorum. Korkunun ecele faydası yokmuş, en fazla korkarsan oluyormuşsun ben bunu yaşadım zaten. 23 yaşındasın, elin, ayağın yok. Bir insan banyo yapmayı ozler mi? Ben bunları ozledim. Benim hayatımı elimden aldı. Benim gibi olan kadınlar susmasın. Doktorlar biz seni olur, diye bekliyorduk sen nasıl yaşadın diyorlar. Allah rızası icin onu oradan cıkarmayın. Ben 8 aydır haber izleyemiyorum, kadına şiddet haberleri gorunce canım yanıyor. Buradan yalvarıyorum, bizim canımız bu kadar ucuz değil biz canımızı sokaktan bulmadık, ben bunu hak etmedim ki ayaklarımın olmamasını ben istemedim. Camdan bakmak istiyorum, kafamı bile uzatamıyorum. Bu yatak sanki benim mezarım, sadece ağzım var konuşabiliyorum. Emine Bulut olduruldu, televizyon izlerken ağladım, 'Yazık pislik adam, kadını oldurmuş dedim'. Bana dedi ki 'Kadın hak etti ki adam bunu yaptı'. Ben de boyle bir sonumun olacağını biliyordum; ama boyle duşunmemiştim. İndirim asla vermeyin. Cıkarsa yine aynısını yapar, yalvarıyorum hicbiri cıkmasın, hicbir kadın olmeyi de yatalak kalmayı da hak etmiyor.”
