Rusya Federasyonu, halihazırda dunyanın en buyuk ulkesi konumundadır. Bu buyukluk tam olarak ekonomik olmayıp, sahip olunan yuzolcumunden kaynaklanmaktadır. Bir ucu Avrupa Birliği ulkelerine dayanan Rusya Federasyonu doğu yakasında Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ne de komşu sayılır. Gorulduğu gibi son derece geniş bir coğrafyada yer alan bu ulke, aslında 1991 yılında Sovyet Birliği’nin dağılması oncesinde daha […]
Rusya Federasyonu, halihazırda dunyanın en buyuk ulkesi konumundadır. Bu buyukluk tam olarak ekonomik olmayıp, sahip olunan yuzolcumunden kaynaklanmaktadır. Bir ucu Avrupa Birliği ulkelerine dayanan Rusya Federasyonu doğu yakasında Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ne de komşu sayılır. Gorulduğu gibi son derece geniş bir coğrafyada yer alan bu ulke, aslında 1991 yılında Sovyet Birliği’nin dağılması oncesinde daha da buyuktu. Ancak Soğuk Savaş’ın sona ermesi bu ulkenin dağılmasıyla gercekleşince irili ufaklı cok sayıda devlet ortaya cıkmıştır. Her ne kadar boyle bir şey yaşansa da sonrasında bu eski Sovyetler ulkeleriyle kurulan sıkı bağla beraber, Rusya yine bolgede onemli bir guc haline gelmiştir. Avrupa’ya acılan kapı olarak da bilinen ve coğu Avrupa şehrinden dahi daha ihtişamlı olan Saint Petersburg, bu anlamda Rusya’nın batıdaki en onemli yerleşim yeridir. Doğuda da son derece onemli stratejik noktaları yer alan bu ulke, Vladivostok’a kadar uzanan bir toprağa sahiptir ki, bu iki şehir arasındaki mesafe 10 bin kilometre civarındadır. 1800’lerin sonlarına doğru Carlık Rusya, Saint Petersburg’la Vladivostok arasında 10,650km uzunluğunda bir demiryolu inşası uzerinde calışmalar başlatmıştır. Yapımı yıllar alan demiryolu 1920’lerde aktif bir şekilde kullanıma acılmıştır. Halen de kullanılan bu demiryolu hattına Trans Sibirya denilmektedir.
Dunyanın en meşhur demiryolu hattı olan Trans Sibirya, Saint Petersburg şehrinden başlayan ve Vladivostok’ta son bulan yapısıyla gezginlerin ruyalarını suslemektedir. Son derece harika bir manzara sunan bu guzergah, 10,680km’lik bir uzunluğa sahiptir ve bu mesafe yaklaşık olarak 7 gun surede tamamlanabilmektedir. Bu anlamda dunyanın en uzun kesintisiz demir yolu hattı olan Trans Sibirya, dunyaca unlu bir şohrete sahiptir. Kompartımanlarında 1., 2. ve 3. sınıf yolculara hizmet veren bu ekspres, her yıl binlerce turistin Rusya’ya gitmesine sebep olmaktadır. Sırf bu deneyimi yaşamak icin Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avustralya ve Avrupa Birliği’nden cok sayıda turist Rusya’ya seyahat etmektedir. Dunyanın en pahalı seyahatleri arasında en ust sıralarda yer alan ve hatta en pahalısı olarak lanse edilen Trans Sibirya, bazı firmalarca 40 bin dolara satılan turları dahi icermektedir. 20 gun icin 40 bin hatta daha fazlasını odeyen cok sayıda turist bulunmaktadır. Ancak siz kendi turunuzu kendiniz yaparsanız bu durumda en duşuk tren bileti icin 150 Amerikan doları civarında bir ucret odemeniz gerekir. Kompartımanlara birinci sınıf gitmek isterseniz bu durumda 980 Amerikan doları odemeniz gerekir. Bu Moskova – Vladivostok arasındaki mesafe icin gecerlidir. Ancak bunun yanında yemek vize gibi diğer masraflar da size aittir. Ayrıca bilet fiyatları tek yondur. Ayrıca geri donuşunuzu de planlamanız gerekir.
Coğu gezgin bir şekilde ucakla geri donmeyi tercih etmektedir. Ayrıca Moğolistan ve Cin hatlarının da Trans Sibirya ile bağlantısı vardır ve dilemeniz durumunda bu ulkelere de geciş yapabilirsiniz. Seyahatinizi iyi planlamalısınız. Her ulke icin ayrıca vize almanız gerektiği de aklınızın bir koşesinde bulunsun. Tabi bu ifade Turk pasaportu taşıyanları icin gecerlidir.