II. Dunya Savaşı sonrasında Almanya savaşı kaybetmiş ve de ulke adeta harabeye donmuştur. Bu yıkım sonrasında ulkeyi baştan aşağı yenilemek isteyen Almanlar, bu işlerde calışacak yeteri kadar işci bulamadığından 1950’lerle beraber gecici işci alma ihtiyacı duymuştur. İlk olarak İtalya ve de Balkanlardan gurup şeklinde işci alımı yapan Almanlar, sonraki yıllarda bu işcilerin geri donmesi sonrasında […]
II. Dunya Savaşı sonrasında Almanya savaşı kaybetmiş ve de ulke adeta harabeye donmuştur. Bu yıkım sonrasında ulkeyi baştan aşağı yenilemek isteyen Almanlar, bu işlerde calışacak yeteri kadar işci bulamadığından 1950’lerle beraber gecici işci alma ihtiyacı duymuştur. İlk olarak İtalya ve de Balkanlardan gurup şeklinde işci alımı yapan Almanlar, sonraki yıllarda bu işcilerin geri donmesi sonrasında ciddi anlamda istihdam acığı ile karşı karşıya kalmıştır. Yeni olarak kurulan fabrika ve de tesislerde calışacak elemen bulamayan Almanlar yine gecici işci adı altında gocmen alımı yapmıştır. Bu sefer ki, alımı Turkiye’den yapmaya karar kılan devlet, bircok Turku, Almanya topraklarına davet etmiş ve de burada calışmalarına imkan sunmuştur. 1950’lerde gelen İtalyan ve de Yugoslavlar, işlerini tamamladıktan sonra ulkelerine geri gitme konusunda herhangi bir zorlamaya maruz kalmadan, Almanya’yı terk etmiştirler. Ancak Turk olarak Almanya’ya gecici işci statusu ile gelen Turkler, Almanya’ya yerleşmeye karar vermiş ve de bunu hayata gecirmiştirler. Kısa surede hızlı bir artış gosteren Turk nufusu gunumuze dek uzanan surecte milyonları gecmiştir. 50 yılı aşkın bir Turk gecmişine sahip olan Avrupa ve de Almanya, Turkler icin artık bir vatan haline gelmiştir.
Almanya’ya ilk giden gurup 1960’lı yıllarda idi, sonrasında bu gurubu takip eden bircok gurup daha oldu. Almanya ekonomisi 1960’lar ve de 70’lerde buyudukce gocmen alımı da arttı. Ta ki 1980 yılına gelene dek; bu donemle birlikte yaşayan darbe sonrasında Almanya kapılarını Turklere resmi olarak kapattı. 1980 yılına dek, vizesiz seyahat edilen Almanya artık vize ile seyahat edilebilir bir ulke haline geldi. O donemde Avrupa Ekonomik Topluluğu ile uyelik goruşmeleri surduren Turkiye boylece vizesiz seyahat serbestisi imtiyazından da mahrum olmuştur.
Almanya’nın aldığı bu kararı sırasıyla Fransa, Belcika, Hollanda gibi ulkeler izlemiş ve nihayetinde 1980’li yılların sonlarına doğru İngiltere de vizesiz seyahat serbestisini askıya almıştır. 1980 yılına kadar resmi olarak Almanya’ya yerleşen Turklerin cok buyuk bir kısmı bir daha Turkiye’ye donuş yapmamıştır. Burada donuş yapılmamasından kasıt, kesin olarak Turkiye’de yaşama niyetinin ortadan kalkmış olmasıdır. Almanya’da yaşayan Turkler arasında giden ilk kuşak 1960’ların Turkerliydi ve de coğu koylerinden Almanya’ya gittiğinden pek de bir şey bilmiyorlardı. İkinci kuşak ise, 1970’lerin sonu ile 1980’lerin ortasına rast gelenlerden oluşmakta idi. Onlar nispeten ilk kuşağa gore daha bilgi olup, dil oğrenmeyi becerse de yine de kısmi olarak entegrasyon sorunu ile karşı karşıya kalmışlardır.
1980’lerin sonları ve de 2000’li yılların başlarına doğru olan kuşak ise ucuncu kuşak olarak daha onceki kuşaklara nazaran en iyi ayak uyduran Turk gurubu olarak goze carpmaktadır. Bu kuşak arasında yuksek eğitim alanların sayısı birinci ve de ikinci kuşağa gore oldukca fazla olup entegrasyon oranı da son yuksektir. Bu kişilerin yuzde 97’lik bir kısmı Almanya icinde doğan gurbetci cocuklarıdır. İkinci kuşakta Almanya ici doğum oranı yuzde 40’lar seviyesinde idi. Son kuşak ise dorduncu kuşaktır ve bunlar artık kısmen Alman olarak da kabul edilen bir kesim olarak bilinirler. Onumuzdeki 100 yıl icersinde Almanya topraklarında yaşayan Turk ve Turk kokenli insan sayısının 10 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Turkler gunumuz Almanya’sında son derece onemli bir rol oynar. Son verilere gore 3 milyona civarında Turk ve de Turk kokenli Almanın yaşadığı bu topraklar, artık Turklerin anavatanı olmuş durumdadır. Bu uc milyonluk nufusun yaklaşık 1 milyon kadarı Alman vatandaşlığına gecmiş ve de Turk vatandaşlığından cıkmış Turklerden oluşur. Turkler gecici işci olarak gittikleri Almanya’da ciddi anlamda işlere de imza atmıştırlar. Orneğin Alman Parlamentosu’nda aktif olarak siyaset yapan bircok Turk kokenli Alman vekil bulunur. Bunların yanı sıra Turkler, işveren olarak da faaliyet gostermeyi başarmışlardır. Bu anlamda ciddi bir istihdam sundukları da soylenebilir.
Yazar:Emir Karasu

Almanya’ya ilk giden gurup 1960’lı yıllarda idi, sonrasında bu gurubu takip eden bircok gurup daha oldu. Almanya ekonomisi 1960’lar ve de 70’lerde buyudukce gocmen alımı da arttı. Ta ki 1980 yılına gelene dek; bu donemle birlikte yaşayan darbe sonrasında Almanya kapılarını Turklere resmi olarak kapattı. 1980 yılına dek, vizesiz seyahat edilen Almanya artık vize ile seyahat edilebilir bir ulke haline geldi. O donemde Avrupa Ekonomik Topluluğu ile uyelik goruşmeleri surduren Turkiye boylece vizesiz seyahat serbestisi imtiyazından da mahrum olmuştur.

1980’lerin sonları ve de 2000’li yılların başlarına doğru olan kuşak ise ucuncu kuşak olarak daha onceki kuşaklara nazaran en iyi ayak uyduran Turk gurubu olarak goze carpmaktadır. Bu kuşak arasında yuksek eğitim alanların sayısı birinci ve de ikinci kuşağa gore oldukca fazla olup entegrasyon oranı da son yuksektir. Bu kişilerin yuzde 97’lik bir kısmı Almanya icinde doğan gurbetci cocuklarıdır. İkinci kuşakta Almanya ici doğum oranı yuzde 40’lar seviyesinde idi. Son kuşak ise dorduncu kuşaktır ve bunlar artık kısmen Alman olarak da kabul edilen bir kesim olarak bilinirler. Onumuzdeki 100 yıl icersinde Almanya topraklarında yaşayan Turk ve Turk kokenli insan sayısının 10 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Turkler gunumuz Almanya’sında son derece onemli bir rol oynar. Son verilere gore 3 milyona civarında Turk ve de Turk kokenli Almanın yaşadığı bu topraklar, artık Turklerin anavatanı olmuş durumdadır. Bu uc milyonluk nufusun yaklaşık 1 milyon kadarı Alman vatandaşlığına gecmiş ve de Turk vatandaşlığından cıkmış Turklerden oluşur. Turkler gecici işci olarak gittikleri Almanya’da ciddi anlamda işlere de imza atmıştırlar. Orneğin Alman Parlamentosu’nda aktif olarak siyaset yapan bircok Turk kokenli Alman vekil bulunur. Bunların yanı sıra Turkler, işveren olarak da faaliyet gostermeyi başarmışlardır. Bu anlamda ciddi bir istihdam sundukları da soylenebilir.
Yazar:Emir Karasu