Plovdiv, Avrupa Birliği uyesi Bulgaristan‘ın sınırları dahilinde yer alan bir şehirdir. Bu şehir, ulkenin başkenti olan Sofya’dan sonra gelen en buyuk yerleşim yeridir. 2007 yılında Avrupa Birliği’ne tam uye olan Bulgaristan’ın en gozde kentlerinden biri olan Plovdiv, Birlik uyeliği henuz gercekleşmeden once Avrupa Birliği fonları tarafından beslenmiştir. Bu sayede şehir Birlik uyeliği oncesinde Birliğe uygun […]
Plovdiv, Avrupa Birliği uyesi Bulgaristan‘ın sınırları dahilinde yer alan bir şehirdir. Bu şehir, ulkenin başkenti olan Sofya’dan sonra gelen en buyuk yerleşim yeridir. 2007 yılında Avrupa Birliği’ne tam uye olan Bulgaristan’ın en gozde kentlerinden biri olan Plovdiv, Birlik uyeliği henuz gercekleşmeden once Avrupa Birliği fonları tarafından beslenmiştir. Bu sayede şehir Birlik uyeliği oncesinde Birliğe uygun bir fiziki yapıya kavuşmuştur. Son derece eski bir yer olan Plovdiv coğrafyası, uzun yıllar Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parcası olarak kalmıştır. Bu surecte, bolgede yaşayanlara son derece imtiyazlı yaklaşan Osmanlı İmparatorluğu, hicbir şekilde asimilasyon politikası gutmemiştir. Bu durum zaten Plovdiv şehrinin halen tam olarak bir Bulgar şehri olarak kalmış olmasından da anlaşılabilmektedir. Avrupa’nın en doğusunda yer alan ulkelerden biri olan Bulgaristan, Avrupa Birliği’nin Yunanistan ile beraber Ortadoğu coğrafyasının tampon bolgesi olan Turkiye’ye komşudur. Plovdiv de komşu ulke olan Turkiye nazara alındığı vakit, buraya son derece yakın olarak kabul edilebilecek bir mesafede bulunur.
Bulgaristan’ın cok koklu bir tarihi bulunur, aslında bu tarihin bir kısmı da Osmanlı donemini kapsar. Ancak bu donemde Bulgaristan bağımsız olmadığından sadece Osmanlı toprağı olmuş ve de varlığını bu devletin catısı altında surdurmuştur. Bu varlık fiili bir varlık olmayıp tam olarak manevidir. Osmanlı İmparatorluğu doneminde Plovdiv, devletin en onemli Balkan kent bolgelerinden biri olarak kabul edilirdi. Ancak 1912 ile başlayan Balkan devletlerinin isyanı sonucunda kaybedilen Plovdiv ve civarı, bu tarihle beraber Bulgaristan Prensliği’ne ev sahibi olan yerlerin başında gelmiştir. Zaten Osmanlı İmparatorluğu doneminde cok onemli bir hatta yer alan Plovdiv, Bulgaristan Prensliği doneminde de bu ozelliği sebebiyle son derece kritik bir şehir olarak ele alınmış ve de stratejik noktalar arasında yer almıştır.
Gunumuz Bulgaristan topraklarının en onemli yerleşim yerleri arasında sayılan Plovdiv, Sofya sonrasında ulkenin en kalabalık şehri konumundadır. Bu anlamda şehir, Bulgaristan acısından gerek ekonomik gerek kulturel gerekse de ulaşım bağlamında oldukca onemli bir merkez şeklinde kabul edilir. Bir de bu şehir, ozellikle eğitim alanında cok onemli bir merkezdir. Eğitimin paralı olduğu ulkede Plovdiv, yerli ve de yabancı oğrenciler tarafından en cok tercih edilen şehirlerden biri olarak bilinir.
Avrupa kıtası nazara alındığı vakit, Plovdiv toprakları bolgenin en eski yerleşim yerlerinden biri konumundadır. Avrupa’nın en eski şehirleri arasında yer alan Plovdiv, Neolotik cağa dek uzanan bir tarihe sahip olmasıyla da dikkat cekicidir. Son derece tarihi olan bu şehir, M.O. 6 bin yılında kuruluş olup, gunumuze dek başarılı bir şekilde ayakta kalmayı başarmıştır. Ulke icindeki en kalabalık ikinci şehri olan Plovdiv, sınırları dahilinde 700 bine yakın insanı ağırlar bu insanlar arasında cok sayıda Turk ve de Turk kokenli insanlar da bulunur. Plovdiv’e ulaşım son derece kolaydır. Ucakla ulaşım şehrin yakın olması sebebiyle pek tercih edilen bir yol değildir. Bunun yerine demiryolu ya da karayolu ile Plovdiv’e ulaşmanız daha kolay ve de iyi bir tercih olabilir.
Yazar:Emir Karasu

Bulgaristan’ın cok koklu bir tarihi bulunur, aslında bu tarihin bir kısmı da Osmanlı donemini kapsar. Ancak bu donemde Bulgaristan bağımsız olmadığından sadece Osmanlı toprağı olmuş ve de varlığını bu devletin catısı altında surdurmuştur. Bu varlık fiili bir varlık olmayıp tam olarak manevidir. Osmanlı İmparatorluğu doneminde Plovdiv, devletin en onemli Balkan kent bolgelerinden biri olarak kabul edilirdi. Ancak 1912 ile başlayan Balkan devletlerinin isyanı sonucunda kaybedilen Plovdiv ve civarı, bu tarihle beraber Bulgaristan Prensliği’ne ev sahibi olan yerlerin başında gelmiştir. Zaten Osmanlı İmparatorluğu doneminde cok onemli bir hatta yer alan Plovdiv, Bulgaristan Prensliği doneminde de bu ozelliği sebebiyle son derece kritik bir şehir olarak ele alınmış ve de stratejik noktalar arasında yer almıştır.

Avrupa kıtası nazara alındığı vakit, Plovdiv toprakları bolgenin en eski yerleşim yerlerinden biri konumundadır. Avrupa’nın en eski şehirleri arasında yer alan Plovdiv, Neolotik cağa dek uzanan bir tarihe sahip olmasıyla da dikkat cekicidir. Son derece tarihi olan bu şehir, M.O. 6 bin yılında kuruluş olup, gunumuze dek başarılı bir şekilde ayakta kalmayı başarmıştır. Ulke icindeki en kalabalık ikinci şehri olan Plovdiv, sınırları dahilinde 700 bine yakın insanı ağırlar bu insanlar arasında cok sayıda Turk ve de Turk kokenli insanlar da bulunur. Plovdiv’e ulaşım son derece kolaydır. Ucakla ulaşım şehrin yakın olması sebebiyle pek tercih edilen bir yol değildir. Bunun yerine demiryolu ya da karayolu ile Plovdiv’e ulaşmanız daha kolay ve de iyi bir tercih olabilir.
Yazar:Emir Karasu