Ruyalar Neden Unutulur

Duslerin sabahleyin eriyip gittigi herkesce bilinir. Kuskusuz animsanabilirler; cunku biz dusleri ancak uyandiktan sonra bellegimizde kalanlardan biliriz. Ama cok sık olarak, bir dusu kismen animsadigimiz oysa geceleyin daha fazlasinin bulundugu duygusuna kapiliriz.

Ayrica, gunun akisi icinde, sabahleyin hala canli olan bir dusun birkac kucuk parca disinda nasil da eriyip gittigini gozlemleyebiliriz; sıklikla ne gordugumuzu bilmeksizin dus gordugumuzu biliriz; ve de duslerin unutulmaya yatkinligi bizim icin o denli tanidik bir seydir ki birinin gece dus gormesi ve sabahleyin ne gordugunu ya da dus gorup gormedigini bilmemesi olasiligi bize hic de sacma gelmez. Ote yandan, bazen duslerin bellekte olagandisi bir kalicilik gosterdikleri de olur.

Duslerin unutulmasina iliskin en ayrintili derleme Strumpell tarafindan yapilandir. Bu, kesinlikle cok karmasık bir gorungudur, cunku Strumpell bu olayi tek bir nedene degil pek cok nedene baglamistir.

Her seyden once, uyaniklik yasaminda unutmaya yonelten tum nedenler, duslerde de islemektedir. Uyanikken sayisiz duyumsama ve algiyi duzenli olarak hemen unuturuz, cunku onlar cok zayiftir ya da onlara eklenen zihinsel uyarilma cok hafiftir. Ayni sey cogu dus imgesine de uyar: unutulurlar cunku cok zayiftirlar, oysa onlara komsu olan daha guclu imgeler animsanir.

Ancak guc etmeni bir dus imgesinin animsanip animsanmayacagini belirlemede tek basina yeterli degildir. Strumpell de digerleri gibi cok canli oldugunu bildigimiz dus imgelerini sıklikla unuttugumuzu, oysa golgeli ve duyumsal gucten yoksun pek cogunun bellekte saklananlar arasinda bulundugunu kabul eder.

Ayrica uyanikken yalnizca bir kez ortaya cikmis bir olayi kolayca unutmaya, bircok kez algilanmis bir seyi ise kolayca animsamaya egilimli oluruz. Dus imgeleri esi olmayan yasantilardir ve bu olgu, bizim ayirimsiz tum dusleri unutmamiza katkida bulunur.

Ucuncu bir unutma nedenine daha fazla onem yuklenmistir. Duyumlarin, dusuncelerin ve benzerlerinin belirli bir dereceye degin animsanma duyarligina ulasmalari icin, birbirlerinden soyutlanmis olarak kalmamalari, uygun dizilenme ve gruplamalar halinde siralanmis olmalari temeldir. Eger kisa bir siir dizesi kendisini olusturan sozcuklere bolunur ve bunlar karistirilirsa animsanmasi cok guc bir hal alir.

Eger sozcukler uygun bicimde duzenlenir ve uygun siraya sokulursa bir sozcuk digerine yardim eder ve anlamla yuklenmis olan butun, bellek tarafindan kolayca alinip uzun sure saklanabilir. Genelde anlamsizi saklamak, karisık ve duzensiz olani saklamak kadar zor ve olagandisidir.

__________________