kariyer sahibi kadınlar kariyersahibi
Cevreme baktığımda bir dolu yalnız kadın goruyorum. Hepsi akıllı, iş guc sahibi, ne istediğini bilen kadınlar, ama buna rağmen ne yazık ki mutsuzlar. Aradıklarını bulamamanın hayal kırıklığını yaşıyorlar.
Kim bu kadınlar? Bu kadınlar şehirde yaşar ve eğitimlidirler. Coğunlukla ailelerinden uzakta eğitim gormuş olduklarından ayaklarının uzerinde durmasını bilirler. Ekonomik ozgurluklerini sağlayan işleri vardır ve işte asıl bu nokta sorunun baş kaynağıdır. Kendi ayakları uzerinde durabildiklerinden gucludurler. Bu guc de başlarına fena halde iş acmıştır, cunku yuzyıllardır devam edip giden bir dengenin bozulmasına neden olmuştur.
Yuzyıllardan beri dunyada kadın ve erkek ilişkisinde değişmez bir duzen vardı. Bu duzende kadına da erkeğe de duşen roller belliydi. Kadın ic işlerinden, erkek de dış işlerinden sorumluydu. Herkes bu rolleri uyguladığı surece hicbir sorun cıkmıyordu ve ilişkiler iyi kotu beklenen cizgide yaşanıyordu. 20. yuzyılla birlikte yuzyılların değişmeyen dengeleri allak bullak oldu. Dunyada sanayi devrimi ile başlayan bu değişim ruzgarları, 20. yuzyılın sonuna doğru bize de ulaştı.
Annelerimiz doneminde calışan kadınlara hoş bakılmadığını, evlenmek isteyen erkeklerin -ve annelerinin- calışmayan, evinde oturup maharetlerini geliştiren kızları tercih ettiğini cok defa duymuşuzdur. Gunumuzde hayat şartlarının zorlaşması, tek maaşla gecimin pek mumkun olmaması gibi nedenlerden dolayı kadınların calışmalarına yeşil ışık yakılmış durumda. Artık ozellikle işi olan genc kızlar ideal eş/gelin adayı olarak goruluyorlar. (Hatta bilirsiniz tercihen de “oğretmen” olmaları istenir Oğretmen olup da evlenememek diye bir şey soz konusu mu cok merak ediyorum )
Her ne kadar calışan kadını destekler gorunsek de aslında toplum olarak kadının rolunun değişmesinden yana değiliz. Yani hem calışsın ama cok hırslanıp yukselmesin, hem de eski rolunde devam etsin istiyoruz. Para kazansın ama bağımsız olmasın, hayatın icinde yer alsın ama cok da sosyal olmasın gibi bir dolu şartımız var
Halbuki başkalarına bağımlı olmadan yaşamasını oğrenen kadın farklı beklentiler icinde. Kaderine razı olan kadın yerine sevgi, saygı, değer ve emek dolu bir ilişki bekleyen kadın var artık karşımızda. Kadının beklentilerindeki bu değişim, rollerin yeniden bicimlenmesini arzulamasına neden oldu. Ama bu hala geleneksel rollerde ısrarcı olan erkek ile arasında ciddi bir duşunce farklılığı oluşturdu. Bu yuzden rollerin sorgulanması ilişkilerde de sorunlar yaşanmasına neden oluyor. Kadın, “İkimiz de calışıyoruz, o halde bana evde yardım etmemen icin hicbir sebep yok” diye bir taleple erkeğin karşısına cıkabiliyor. Erkek icin bu kabul edilemez gorunse de kadın bunu doğal hak olarak gorebiliyor.
Kabul edelim erkekler, “kadın işini” yapmayı erkekliğe surulen bir leke olarak algılıyor. Tabii boyle duşununce bir ayak diremedir gidiyor Sonunda ya kadın pes ediyor ya da daha kotusu oyle bir cıngar cıkıyor ki sonunu Allah hayır eylesin. Bu aşağılanma duygusunun altında yatanın annelerin oğullarını yetiştirirken ev işini (yemek, bulaşık, utu, camaşır vs.) sadece kadına ait bir sorumluluk olarak şartlandırmasının etkisinin buyuk olduğunu duşunuyorum. Halbuki bu gibi işlerin “insan” olmanın gereği olduğu ve kılıbıklık, eziklik gibi aşağılayıcı ithamlara maruz bırakılmaması gerektiği bilincine sahip olmamız gerekiyor. Annelerin gelecek kuşakları etkileyebilme gucunun oneminin altını bir kez daha cizmekte fayda var. Anneler size cok iş duşuyor!!!!
Donelim bizim yalnız ve mutsuz kadınımıza. Erkekten her alanda eşit şartlar talep eden bu guclu kadın, boylece “zorlu kadın” imajına da burunmuş oldu.
Kabul edelim kendi zekası ile boy olcuşecek, akıllı ve işinde başarılı, hele bir de kendisinden daha fazla para kazanan bir kadınla beraber olmak cesaret işidir. Ancak kendisine cok guvenen bir erkek boyle bir kadını yanında gorme isteği ve cesaretini gosterebilir. Coğunlukta erkekler kendilerinden bir adım geride olan, rahatlıkla kontrol edebilecekleri kadınların yanında daha rahat olduklarını hissederler. Aslında bu his doğaldır, kadın da erkeğin kendisinden bir adım onde olmasından hoşlanır.
Bu yuzden bu kadar başarılı, akıllı bir kadın coğu erkek icin urkutucudur. Erkek icin boyle bir kadınla beraber olmak, eziklik, başarısızlık gibi olumsuz duyguları hissetme riskini goze almaktır. Surekli kendini ispatlama cabası da bir sure sonra ilişkiyi yorar. Bu kadınlara uzaktan hayranlıkla bakmakla yetinilmesinin altında yatan gercek sebeb de aslında budur! Maalesef bu guzel, alımlı, akıllı ve hayranlık uyandıran kadınların tek sorunu "fazla iyi" olmaları!!!
Sağlıklı duşunen, paylaşan, kadın ve erkek rollerini ustlenmekten gocunmayan, sevgi dolu nesiller yetiştirmek elimizde. Kalıplara, rollere sıkışıp kalmamış guzel ilişkiler yaşamanız dileği ile...
Kariyer sahibi kadınlar ve yalnızlıkları
Kadınca0 Mesaj
●39 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Kadınca
- Kariyer sahibi kadınlar ve yalnızlıkları