İstanbul ’un Pendik ilcesinde 12 Aralık 2021 tarihinde 7 yaşındaki kızı Defne Ozturk ’u boğazını keserek olduren, aynı bıcakla intihar girişiminde bulunan Habip Ozturk hakkında yurutulen soruşturma tamamlandı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aralarında anlaşmazlıklar bulunan eşinin Habip Ozturk ’e boşanma davası actığı, eşinden boşanmak istemeyen Habip Ozturk ’un olaydan 1 ay once barışmak icin eşi Havva Ozturk ’un annesinin evine gittiği anlatıldı. Aralarında tartışma cıkması sonucu Habip Ozturk ’un eşini darp ettiği, olaya mudahale eden eşinin annesinin boğazını sıkarak oldurmeye teşebbus ettiği belirtildi. Havva Ozturk ’un KADES uygulaması uzerinden polis cağırdığı, mahkemeye başvurarak tedbir talebinde bulunduğu ve şuphelinin bu eylemleri nedeniyle ayrı bir soruşturmasının olduğu kaydedildi. 
Olay tarihinde şuphelinin eşini arayarak kızı Defne ’yi almak istediğini soylediği, eşinin kabul ettiğini soylemesi uzerine eve gittiği, Defne ’yi anneannesinden teslim aldığı, bu sırada kayınvalidesine bir mektup vermek istediği ancak kayınvalidesinin mektubu almadığı anlatıldı. Şuphelinin kızı Defne ’yi kız kardeşinin evine goturduğu, bu sırada eşi Havva ’nın aradığı, şuphelinin kızına ‘Beni seviyor musun? ’ diye sorduğu, kızından ‘hayır ’ cevabını aldığı, bunun uzerine şuphelinin eşine kızını kendisine karşı doldurduğunu soylediği, bu sırada ağlayan kucuk kızın sesinin annesi tarafından duyulduğu anlatıldı. Kendisini sevip sevmediği hususundaki soruya karşılık kızından aldığı cevaptan rahatsız olan şuphelinin kızını da alarak kardeşinin evinden ayrıldığı, kendi evine goturduğu, bir kağıt havlu parcası uzerine ‘seni hep sevdim ’ yazarak yatağın uzerine koyduğu belirtildi. Kız kardeşinin cep telefonuna, “Beni ve Defne ’yi annemin ayak ucuna gomun, haklarınızı helal edin” şeklinde bir mesaj gonderdiği, ardından kızı Defne ’nin yanına giderek maket bıcağıyla boğazını keserek oldurduğu, aynı bıcakla boynunu ve bileklerini keserek intihara kalkıştığı kaydedildi. 
Şuphelinin ifadesinde, kızıyla birlikte evine gittiklerinde evde kar maskeli 2 kişinin olduğunu, birinin elinde silah bulunduğunu, bu şahsın silahı başına dayayarak kendisine not yazdırdığını, daha sonra kendisini kızının odasına goturduğunu, kızının yerde, boğazı kesilmiş ve ustune battaniye ortulmuş vaziyette yattığını gorduğunu, şahısların eline maket bıcağını tutuşturduklarını soylediği anlatıldı. Maket bıcağı ile kendi bileklerini kestirdiklerini, telefonunu alıp bir şeyler yaptıktan sonra evden cıktıklarını, telefonuna ulaşıp polisi aramayı duşunduyse de telefonunu acamadığını, yığılıp kaldığını soylediği anlatıldı. Şuphelinin ifadesinin suctan kurtulmaya yonelik ve savunma amaclı olduğu, ifadesine itibar edilemeyeceği vurgulandı. Savcılık, başına silah dayanmış olsa dahi, kızının boğazının kesilmiş ve olmuş olduğunu goren birinin direnmeden, tepki gostermeden, kendisine soylenenleri yapmasının ve maket bıcağıyla boğazı kesildiği ileri surulen kucuk Defne ’nin bağırıp cağırmamasının, bağırmış olsa dahi yan odada bulunan şupheli tarafından sesinin duyulmamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını kaydetti. 
İddianamede şupheli Habip Ozturk ’un “kendisini savunamayacak olan cocuğuna karşı kasten oldurme” sucundan ağırlaştırılmış muebbet hapisle cezalandırılması istendi. İddianame gonderildiği Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi ’nce kabul edildi. Şuphelinin yargılanmasına onumuzdeki gunlerde başlanacak.
Olay tarihinde şuphelinin eşini arayarak kızı Defne ’yi almak istediğini soylediği, eşinin kabul ettiğini soylemesi uzerine eve gittiği, Defne ’yi anneannesinden teslim aldığı, bu sırada kayınvalidesine bir mektup vermek istediği ancak kayınvalidesinin mektubu almadığı anlatıldı. Şuphelinin kızı Defne ’yi kız kardeşinin evine goturduğu, bu sırada eşi Havva ’nın aradığı, şuphelinin kızına ‘Beni seviyor musun? ’ diye sorduğu, kızından ‘hayır ’ cevabını aldığı, bunun uzerine şuphelinin eşine kızını kendisine karşı doldurduğunu soylediği, bu sırada ağlayan kucuk kızın sesinin annesi tarafından duyulduğu anlatıldı. Kendisini sevip sevmediği hususundaki soruya karşılık kızından aldığı cevaptan rahatsız olan şuphelinin kızını da alarak kardeşinin evinden ayrıldığı, kendi evine goturduğu, bir kağıt havlu parcası uzerine ‘seni hep sevdim ’ yazarak yatağın uzerine koyduğu belirtildi. Kız kardeşinin cep telefonuna, “Beni ve Defne ’yi annemin ayak ucuna gomun, haklarınızı helal edin” şeklinde bir mesaj gonderdiği, ardından kızı Defne ’nin yanına giderek maket bıcağıyla boğazını keserek oldurduğu, aynı bıcakla boynunu ve bileklerini keserek intihara kalkıştığı kaydedildi. Şuphelinin ifadesinde, kızıyla birlikte evine gittiklerinde evde kar maskeli 2 kişinin olduğunu, birinin elinde silah bulunduğunu, bu şahsın silahı başına dayayarak kendisine not yazdırdığını, daha sonra kendisini kızının odasına goturduğunu, kızının yerde, boğazı kesilmiş ve ustune battaniye ortulmuş vaziyette yattığını gorduğunu, şahısların eline maket bıcağını tutuşturduklarını soylediği anlatıldı. Maket bıcağı ile kendi bileklerini kestirdiklerini, telefonunu alıp bir şeyler yaptıktan sonra evden cıktıklarını, telefonuna ulaşıp polisi aramayı duşunduyse de telefonunu acamadığını, yığılıp kaldığını soylediği anlatıldı. Şuphelinin ifadesinin suctan kurtulmaya yonelik ve savunma amaclı olduğu, ifadesine itibar edilemeyeceği vurgulandı. Savcılık, başına silah dayanmış olsa dahi, kızının boğazının kesilmiş ve olmuş olduğunu goren birinin direnmeden, tepki gostermeden, kendisine soylenenleri yapmasının ve maket bıcağıyla boğazı kesildiği ileri surulen kucuk Defne ’nin bağırıp cağırmamasının, bağırmış olsa dahi yan odada bulunan şupheli tarafından sesinin duyulmamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını kaydetti. İddianamede şupheli Habip Ozturk ’un “kendisini savunamayacak olan cocuğuna karşı kasten oldurme” sucundan ağırlaştırılmış muebbet hapisle cezalandırılması istendi. İddianame gonderildiği Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi ’nce kabul edildi. Şuphelinin yargılanmasına onumuzdeki gunlerde başlanacak.