Tum dunya gelir eşitsizliğinden kaynaklanan fakir ve zengin arasındaki devasa ucurumu tartışırken bugun, bazı ekonomistlerden ilginc ve yeni tartışmaları fitilleyecek bir oneri geldi. Neoliberal duşunce kuruluşu Adam Smith Institute, yayımladığı yeni raporunda uydumuz Ay ’ın ‘ozelleştirilmesi ’ gerektiğini one surdu. Bu fikrin gerekcesiyse Ay ’ın ozelleştirilmesinin ‘kuresel ekonomiyi guclendireceği ’ fikriydi.
Araştırmacı ekonomist Rebecca Lowe tarafından kaleme alınan rapor, Ay ’ın arazi parsellerine bolunerek işletmelere kiralanması icin ulkelere atanmasının ekonomiyi canlandıracağını ortaya attı. Ayrıca Ay ’ın ozelleştirilmesinin uzay turizmini ve keşifleri de destekleyeceği belirtildi.
[h=2]"Finansal odullerin otesine gecen buyuk faydalar sağlayacak"[/h]
Lowe, Ay ’ın ozelleştirilmesiyle gelecek artıları şoyle acıkladı:
Uzayda mulkiyet haklarını dağıtmak ve yonetmek icin acık ve ahlaki olarak doğru ve verimli bir sistem, mulk sahibi olacak insanlar icin finansal odullerin otesine gecen buyuk faydalar sağlayacaktır. Boyle bir sistem, yeni bilimsel keşif ve demokratik uzay araştırmaları icin fırsatların yanı sıra, uzayın sorumlu yonetimini teşvik edecektir.
[h=2]Peki hakların ‘adil ’ dağıtımı nasıl yapılacak?[/h] Lowe, raporunun final bolumunde bireylerin uzayda ahlaki olarak doğru mulkiyet hakları elde etmelerini sağlayacak, ozellikle Ay topraklarına odaklanan bir cerceve paylaştı. Lowe ’a gore bu cerceve, Ay arazilerinin ‘hem bireysel hem de insanoğlunun yararına olacak bir şekilde ’ dağıtılmasını ve işletilmesini sağlayacak ozelliklere sahip durumda.
Ote yandan herkesin araziye sahip olmak icin eşit hakları taşıyacağının belirtildiği cerceve, arazilerin kiralanması uzerine oluşturuluyor. Bireylerin Ay arazileri icin birbiriyle mucadele edeceği ve bu mucadelenin ‘kirayı odeme ’ kısmında yaşanacağını belirten cerceve, kira miktarınınsa arz ve talebe bağlı olacağını soyluyor. Araziyi kiralayanların da araziden elde edilen tum gelire sahip olacakları soyleniyor.

Peki kiracılar, bu kirayı nereye oduyor? Cercevenin buna cevabıysa kiranın, Ay arazileri icin daha fazla insanın rekabet etmesini sağlayacak bir kaynağa odenmesi yonunde. Cerceve, bu sayede bugun az sayıda insanın rekabet edebileceği bu alanda bu sayede sayının artacağını savunuyor.
Ekonomik ‘guclenme ’ sağlayacağı soylenen ve potansiyel olarak zengin ve fakir arasındaki farkı yuzlerce kat yukarı taşıyacak olan bu sistem, şimdilik buyuk bir engele sahip: Birleşmiş Milletler tarafından 1967 yılında hazırlanan Dış Uzay Antlaşması, şu anda ulkelerin ve bireylerin uzayda mulk sahibi olmasını yasaklıyor.