Yuksekoğretim Kurulu Başkanlığı (YOK), gectiğimiz gun cok tartışma yaratacak bir karar yayınladı. Bu karara gore universite sınavlarında artık eskiden TYT icin 150 ve AYT icin 180 olan baraj puanı olmayacak ve sınav sureleri 135 dakikadan 165 dakikaya cıkartılacak.
YOK ’un bu flaş kararının ardından gectiğimiz gun sizlere artık sistemin nasıl işleyeceğini aktarmıştık ve baraj puanının kaldırılmasına dair sosyal medyadan gelen tepkileri derlemiştik. Şimdi ise bu sıcak gelişmenin ertesi gunu eğitim danışmanları ve eğitim sendikaları konu ile ilgili goruşlerini paylaşmaya başladı. Buyuk coğunluğun eleştirdiği bu yeni barajsız sisteme farklı acıdan bakarak 'oğrencilerin yararına' olacağını iddia edenler de var. Gelin birlikte tamamına goz atalım.
[h=2]Uzmanların coğunluğu, barajın kaldırılmasına tepkili[/h] [h=3]Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Ozbay: “Yapılan sadece umut tacirliği”[/h]
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Ozbay, kişilerin universite okumasının bir işe yaramayacağını ve bu hamlenin universiteden sonra iş bulabileceğine inanan insanlar icin bir umut tacirliği olduğunu belirtti: “Her yere universite acma politikasının bir sonucu: Universitelerin kontenjanları bile dolmuyor. Bina yapmakla universite olmuyor, akademik kadroları bile yok. Bu gibi sıralama sınavlarında sınavın yonteminin asla onemi yoktur cunku yontem butun adaylar icin değişir. Yapılan sadece umut tacirliğidir, daha iyiymiş algısı yaratıyorlar.
Ozbay, barajın kaldırılmasının bir şey ifade etmediğini, sınav sisteminin toptan değişmesi gerektiğini belirtti: “Meselenin baraj değil sınav sisteminin kendisi olduğunu, barajı kaldırmanın ‘barajı gecemeyen şu kadar oğrenci var ’ haberlerinin onune gecme niyeti taşıdığını, oysa odaklanılması gereken yerin birkac yıldır oğrencilerin buyuk kısmının Turkce ve matematik gibi temel 2 derste bile cok duşuk netler cıkarabilmesi olduğunu biliyoruz.”
[h=3]Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul: “Nitelik kaygısı ortadan kalktı”[/h]
Eğitim-Sen genel başkanı Nejla Kurul, bu yapılan hamlenin siyasi olduğunu ve nitelik kaygısının ortadan kalktığını belirtti: AKP-MHP iktidar doneminde yuksek oğretimde nitelik kaygısı ortadan kalktı. Nicel olarak buyume hedefi eğitimin nitelik sorunu başta olmak uzere barınma, gecinme gibi butun bunların tamamını atladı. Pandemi tum okulları etkiledi ve uzaktan eğitim yapıldığı icin puanlar cok duştu. Telafi dersleri yapılmadı ve bu sebeple universite sınavına giren bircok oğrenci barajı tutturamadı. Universite kontenjanları doldurulamadı, derslikler boş kaldı. Siyasal iktidarın bu hamlesi, oğrenme kayıplarını gidermeye donuk bir telafi bence.
Nejla Kurul, bu sistemin diplomalı işsizleri artıracağını da belirtiyor: Sınav puanlarında ciddi bir duşuş olacağını goruyorlar ki TYT ve AYT taban uygulaması kaldırmış oldular. Universitelerde oğrenciler icin kac tane halihazırda sandalye varsa tamamı bu sene doldurulmuş olacak. Bu da yine bir nicel birtakım gelişmelere yol acacak. Bu nicelleşmenin sonucu diplomalı işsizler demek. Umut pompalıyorlar ama umudun ardından oğrencinin mezuniyet sonrasında calışacağı işi guvenceye alamıyorlar.
[h=2]Yeni sistemin oğrencilerin lehine olacağını savunanlar da var[/h] [h=3]NTV ’ye konuşan eğitim danışmanı Sadık Gultekin: “Son derece yerinde ve doğru”[/h]
Daha once yine NTV ’de olmak uzere bircok universite ile roportaj yapan eğitim danışmanı Sadık Gultekin, NTV ’ye yaptığı konuşmada baraj sisteminin bilimsel bir dayanağı olmadığını belirtti: “Esasında alınması gereken bir karardı bu. Doğru, son derece yerinde ve doğru. Yıllardır hep tartışılan bir konuydu: ‘Niye 150, niye 180 ’ gibi. Bu kararı birileri vermiş ama bunun bilimsel bir acıklaması yoktu. Yani 140 da olabilirdi 160 da olabilirdi.”
Gultekin, baraj altında kalan oğrencilerin ve boş kontenjanların da sayısını verdi: “1 bucuk-2 yıldır buyuk bir sıkıntı yaşadık, malum pandemi sureci. Bu da eğitimde buyuk aksamalara neden oldu. 150 baraj puanı altında kalan oğrenci sayısı 800.000 ’di. Gecen sene ek yerleştirmelerde 170.000 kadar kontenjan boşta kaldı.”
Sosyal medyadan cokca gelen ‘bizim emeklerimiz boşa gitti ’ tepkilerine de değindi ve universite sınavı sisteminin yanlış olduğunu belirtti: Calışanın emekleri boşa gitmedi. Yine doğal bir eleme olacak, arz-talep dengesi olacak. Aslında bu sınavı da kaldırmak lazım. Niye tek bir sınav var? Niye yılda bir kere yapılıyor? Bu yıl icerisinde birkac kez yapılmalı, tek bir sınav neticesinde oğrenciye kazandın veya kaybettin denmemeli. Universiteler kendi sınavlarını kendileri yapmalılar.
Sonuc olarak, bu sistemin oğrencinin zararına ya da lehine olduğunu duşunenlerin tek bir ortak fikri var gibi gorunuyor: Sınav sistemi tamamen değişmeli. Siz baraj puanlarının kaldırılması hakkında ne duşunuyorsunuz? Duşuncelerinizi yorumlarda paylaşmayı lutfen unutmayın.