RUYALAR ve REHBERLER
Onceden bilisler aslinda sifahen, yani direkt soylemek tarzinda veya ruya tarzindadir, bir habercilik vardir, bir sey ihbar edilmektedir. Biz buna daha ziyade teblig ruyalari diyoruz. Kehanet ruyalarinin cogu, hatirlatici ruyalar da dahil olmak uzere teblig ruyalaridir. Bu tur ruyalar daha ziyade bize rehber varliklarimiz tarafindan aktarilir; bu rehber varliklar kendi planimiza dahil fakat bizimle beraber fizik plana enkarne olmamis, sanki enkarne olmus gibi bizim perispirital butun auramizdan yararlanarak bilgi aktarmasi yapar.
Rehber varlik nedir, dedigimiz zaman onu bu sekilde anlayabiliriz. Biz fizik bedene enkarne olmusuz, ama bizim rehberimiz bizim perispirital alanimiza enkarne olmustur. Yani enkarnasyon hic bitmiyor. Onun alanina da da enkarne olan baska bir sey vardir. Herkes haberi, uyariyi, bilgiyi birbirine bu sekilde intikal ettirir. Kainatin neresinde olursa olsun, hepimizin her bilgiden haberi vardir, ama onun burada kullanilip kullanilmama meselesi ayri mesele, o ayri bir konudur. Soruluyor: Peki, niye kullanamiyoruz? Kullansak fena mi olur? Kullanabilsek cevreyi duzenleriz, insanlar mutlu olur vs. Insanlar dunyaya mutlu olmak icin gelmediler ki. Yasamin amaci mutluluk degildir. Yani duyularimiz tarafindan tatmin olmak, doymak icin buraya gelmedik. Duyularimiz baska bir bilginin elde edilmesi icin birer aractir. O araclara yapistik, asil budur, dedik. Ama bunlar tamamen yanlis kavramlardir.
Biz dunyaya mutlu olmak icin gelmedik. Bir defa zihnimizden bunu silmek lazim. Ne yapmak istiyorsun? Mutluluk kavraminin icinde ne var? Butun acilardan, butun istiraplardan, butun olumsuz seylerden kurtulmak mi var? Bazi seyleri de ifade ederken suurlu olmak ve bazi seyleri bilerek soylemek lazimdir. Evet, neseli olmak guzel bir seydir, dinamik olmak guzel bir seydir, ama hayati mutluluk pesinde tavsan pesinde kosan tazilar gibi dolasarak gecirmek amac degildir. Bu hicbir zaman kavusamayacagimiz, ulasamayacagimiz bir is.
GELECEGi BiLMEK ve RUYALAR
Ruya sanatlari var. Oniromansi dedigimiz ruyalarla gelecegi bilme olgusu var. Oniromansi dedigimiz seyin Arapca versiyonu, istiareye yatmaktir. Birtakim konsantrasyon calismalari ve birtakim koruyucu varliklari kendinize davet, majidir esasinda. Kisinin okudugu dualar, kildigi namazlar, ritueller tam bir majik calismadir. Bunu yapar, yani gelecek olan etkiyi dejenere eden seylerden kendini uzaklastirmanin yolunu alarak, belli bir hedef uzerinde icsel bir durugoruymus gibi birtakim bilgileri alip onu ruyasinda gormek. Tabi bunu yerli yerinde yapan insanlar bulunmus, yani ruyalar yoluyla birtakim bilgiler elde edilebileceginin, insanlara bu bilginin verilebilecegi uygun devirlerde bunu yapan, bu tarzda calisan pek cok insan ortaya cikmis dunyanin her yerinde.
RUYALARDAKi SEMBOLiZM
Bu insanlar birtakim sezgiler, bilgiler almaya calismislar, savaslarin durumlari, kralligin durumlari vs. tarzinda tamamen maddesel huzur icin bilgiler elde etmeye calismislardir. Eski Yunan'da da vardi bu, hatta Homeros yalanci ve uyarici ruyalar tarzinda bir ayrim yapar: Iki kapi gosterir, biri boynuzdan biri fildisinden yapilmistir. Boynuzdan yapilan yalanci ruyalarin kapisi, fildisinden yapilan uyarici ve hakiki ruyalarin kapisidir vs.
Ruyalardaki sembolleri ele almakta cok buyuk fayda var. Bunlar bizim icin daha onemli. Neden dunyanin her yerinde, Alaska'dan Yeni Gine'ye, Yeni Gine'den Bati Afrika'ya, Orta Asya'dan Avrupa'nin ortasina kadar her yerde insanlarin ruyalarinda tekrarlanan bazi semboller var. Her yerde bunlar tekrarlaniyor, yani ayni sembol kullaniliyor. Bu da tabi cok onemli bir arastirma konusu. Mesela unlu Jung'un kolektif suuralti meselesi belki bazi konularda buna bir izah getiriyor gibi gorunuyor ama mesele o degildir. Yine gorunenin arkasindaki gorunmeyene bir atifta bulunursak, onu gormeye calisirsak bu sembollesme, bu kod sistemi dogrudan dogruya yine ruhsal planlarla alakali bir iletisimin otantikligini ifade etmek icin ortaya cikan durumlardir. Biz bunlari boyle anliyoruz.
TEDAVi EDiCi RUYALAR
Kehanetler niye bize bildiriliyor? Telepatik kehanetler, telafi kehanetleri, tedavi edici kehanetler, ruyalar vardir. Ruya ve kehanet temel olarak ayni seydir, hic fark etmiyor. Dunyanin butun masallarinda bu vardir. Hastaliginizi gecirecek olan o ilac, derde derman sey size bildirilir vs. Bunu kim yapiyor? Kim veriyor, bu nereden geliyor? Hic olmayacak bir is. Aslinda hicbir bilgimiz yokken, sifa ile hic alakamiz yokken, diyorlar ki, falan otu al veya falan seyi al, su sekilde hazirla ve ic. Hicbir seyin kalmaz. Hakikaten o sekilde yapiyorlar ve sagligina kavusuyorlar. Tedavi edici ruyalar hakkinda binlerce ornek var.
Tedavi edici ruyanin ortaya cikisi o kadar buyuk ihtimallere bagli ki, yani su nesnenin su derde deva olmasinin kesfedilmesinin milyonlarca tecrubeden sonra olmasi lazim. Farmakologlara gore, boyle bir seyi bulmanin hicbir imkani yok, mumkun degil. Binlerce seyin arasindan sadece o ot veya malzeme gosteriliyor ruyada, al bunu hazirla diyor ve is bitiyor. Kendi inanci ve realitesi buna musait olunca, bu ruya meleklerin bize yardimindan baska bir sey degildir, diyor hasta. O melek nasil bir sey? O melek siz misiniz? Sizin gercek varliginizdan tasan bir bilgi midir? O melek sizin planiniza bagli olan bir bilgi midir? O melek sizin rehber varliginiz midir? Artik bunlar biraz yoruma veya tercihlere bagli bir husustur.
CESiTLi ALGILAR
Demek ki gelecekleri hatirlatan ruyalar icerisinde bizim varligimizda bazi seyleri onceden kesfedebilmek, anlamak bakimindan bir sismograf kabiliyeti de var. Depremlerin, su baskinlarinin ve yanginlarin oldugunu gorebiliyoruz. Yani telurik etkilerin, fizik dunyanin kendisindeki o elektrik devrelerinin, akimlarin meydana getirdigi birtakim degisikliklerin farkina variyoruz. Sanki sismograf gibi calisiyor bizim ruhumuz. Acayip bir sey. Bu nasil bir algilamadir; belli bir mekanda deprem etkileri geliyormus zaman icerisinde, biz bunu aliyoruz. Nasil algiliyoruz? Bu radyestezik bir kabiliyettir. Psikometrik ve radyestezik bir kabiliyettir. Her insanda radyestezik bir guc vardir. Radyestezik bir anlama kabiliyeti vardir. Fakat biz bunlari hep, copu halinin altina atar gibi, ice atmisiz, ustunu kapatmisiz, gozumuzun onunden uzaklastirmisizdir. Tabi bunlar, bize boyle telkin edildigi icin olmustur, o da ayri mesele. Egitim, insani insandan uzaklastirmak degildir. Insani insana yabanci yapmak degildir. Insanin kendine yabanci olmasi kadar kotu bir sey var midir? Ancak bu yapilmistir ve hala da yapilmaktadir.
Bazi onseziler ruyalarla olur. Insanin muhakemesinin disinda ama uyanik halde oldugu bir anda bir bilginin kalbine dogmasi yahut zihnine dogmasi meselesidir.
Bu konu maddesel bir konu degil, ruhsal bir konudur. Ruhsal bir gelisme, bir psisik genisleme, bir psisik yayilmadan soz etmek lazimdir.
ACIK RUYALAR
Ruyalarda verilen bilgiler genellikle acik secik belirli bilgiler degildir. Bunlari biliriz, cogu kliseler ve imajlardir. Ama apacik ruyalar yok mudur? Vardir. Bayagi, ruyada aynen nasil olmussa fizik planda da uc gun sonra, bes gun sonra, bazen iki sene sonra biz tamamen unuttuktan sonra bizim karsimizda ayni senaryo tekrar eder. Ve biz donakaliriz; ben bunlari adim adim biliyorum, bu boyle boyleydi, diye aynen yasayabiliriz.
Bu surec kendi varligimiz icin de gecerlidir. Biz bircok seyleri daha evvelden bilebiliriz, fakat bunlar sadece kendi ihtiyacimiza degil, cevremizdeki insanlarin ihtiyacina da uygun zaman ve mekan, yani uygun an geldiginde bunlari ruya halinde tekrar gormeye baslariz. O bizim kendi bilgimizdir aslinda, daha evvel tespit edilmis olunan, gormus oldugunuz o sey bizimdir. Bu bilgi, bizde zaten vardir. Sonradan bunlari, suuraltimiza intikal ettiriyoruz ama bu bize en luzumlu olan zamanda olmuyor. Sadece bizim icin degil, cevremiz icin de bir zaman mekan birlesmesinin tam ortalanmasi lazimdir. Ancak o zaman olacaklar gozukur. Ruyalarin goruldugu zamanin cok onemi vardir, toplumun icindeki bulundugu durumla da cok alakalidir, rastgelelik yoktur. Bunlara da onem vermek gerekir.
Bazi paralel ruyalar vardir, ayni ruyalari goren insanlar olur. Evlerde ayni ailede ayni odada yatanlar, ikisi birden ayni ruyayi gorurler, kalkarlar ve birbirlerine tipatip ayni ruyayi anlatirlar. Bunlara telepatik ruyalar diyoruz ve bu aslinda tamamen teknik, parapsikolojik bir konuyu ihtiva etmektedir. Yani metapsisik kadronun disina cikmis, telepatik ruyalar vardir. Bunlar da alinip verilebilir. Bazen bunu yanimizdaki insandan almayiz; bizimle hic alakasi olmayan, hatta bizim ulkemizde dahi bulunmayan, irkimizdan, neslimizden olmayan varliklardan gelen telepatik ruyalar da vardir. Onlarin elde etmis oldugu birtakim sonuclar ve bilgileri biz telepatik olarak algilariz.
Bazi seyler uyku esnasinda daha kolay meydana gelir. Peki, nicin gunduz vakti olmuyor da, gece vakti oluyor diyebiliriz. Tabii ki beden hakimiyeti ruhsal varlik tarafindan uyku esnasinda daha gevsetilmistir. Kontrol tamamen vejetatif sisteme bildirilmistir. Biyolojik bir yasam vardir. Suursal bir yasam tamamen kapanmis, suurotesi yasam baslamistir. Suurdisi bir yasam baslamistir. Suurdisi yasam bizim ruhsal dunyayla olan baglantimizin cok kuvvetlendigi yasam demektir. Onun icin bazi ruyalari boyle daha iyi gormek de mumkun oluyor.
Ozetlersek, ruyalarin arka planinda birinci derecede hepimizin kendi ruhsal planimizin uyarilari, bilgileri vardir.
Ruyalarin ikinci derecede sebebi olarak kendi oz varligimizdaki bilgileri, kendimizden kendimize aktarmamiz meselesi vardir.
Ucuncu derecedeki sebepler, rehber varliklarimizin bizim normal hayatimiz icerisindeki tekamul nizamimizin iyi bir sekilde yuruyebilmesi, aksaksiz yuruyebilmesi icin bize yaptiklari yardimlari aldigimiz ruyalarimizi olusturur.
alıntıdır
__________________
RUYALAR ve REHBERLER
Rüya Tabirleri0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Gündemdeki Konular - Haberler
- Rüya Tabirleri
- RUYALAR ve REHBERLER