Nişanlısı Chris tarafından hayal kırıklığına uğratılan Marie Claire yureğindeki yara kapanmadan bir kez daha Âşık olmuştu.
Her ne kadar inanmakta gucluk cekiyorsa da, Sam Harper'a sadece Âşık olmakla kalmamış tanıştıktan kısa bir sure sonra onunla evlenmişti de.
Sonunda mutluluğu bulduğunu sanan genc kadın aslında sorunların daha yeni başladığını cok gecmeden anlayacaktı.
Galiba aynı yanılgıya bir kez daha duşmuştu.
Giderek kısır ve anlamsız bir ilişkiye donuşen evlilikleri genc kadını gunden gune biraz daha boğarken, o tek bir şeyi duşunuyordu;
Sam'in onunla evlenmesinin ardında yatan gercek neden neydi?..
«Seni kalleş, iki yuzlu!» diye korkunc bir sesle bağırdı Sam.
Sozcukler bir bıcak gibi saplanmıştı genc kadının yureğine.
«Lanet olsun sana!»
Marie-Claire adımını basamağa atmak uzereyken panik icinde kalakaldı.
Evet, şimdi anlıyordu. Onun Chris'le kactığını sanmıştı Sam.
Her şey o kadar da uyuyordu ki bu senaryoya...
Chris'in elindeki valiz, kendisinin gorunumu, sonra Chris'in yuzundeki suclu ifade. .
«Sam...» Ama ağzı kurumuştu, sozunun sonunu getiremiyordu bir turlu.
O anda korkudan ve yanlış anlaşılmanın dehşetinden, basamağı inmek icin attığı adımı yerini bulamadı,
sendeledi ve ardından sonsuz bir boşluğun kucağına duştu
. Korkunc bir gurultuyle merdivenlerden aşağı yuvarlanırken, artık onu kimse kurtaramazdı...
PNG
PDF