
Haclı Seferleri, yaklaşık 200 yıl surmuştur. En onemli sonucu; yaşanan katliamlar ve trajedilerdir!
Haclı Seferleri, Avrupalı Hristiyan ordularının Musluman topraklarına yonelik akınlar butunudur. Yaklaşık 200 yıl suren tarihin en buyuk işgal harekÂtlarında hedef, Hristiyanların kutsal kabul ettikleri topraklardı. Seferlerin nedeni; dini, sosyal ve ekonomik gerekcelerdir. Siyasi ve ekonomik anlamda tarihe yon veren sonucları olmuştur.
[h=3]Haclı Seferleri Nasıl Başladı? [/h]11. ve 14. yuzyıllar arasında Avrupa ’daki Katolik Hristiyanların yer aldığı ve Papa ’nın kışkırtması ile başlatılan “akınlar butunu” Haclı Seferleri, 1096 ila 1272 arasında duzenlendi. Orta Doğu ’da Hristiyanların “kutsal” kabul ettiği toprakları hedefleyen akınların, surecin başlangıcında ve devamında ekonomik ve siyasi hedefleri de ortaya cıkmıştır. Bu topraklar uzerinde Papa ’nın gudumunde siyasi ve askeri kontrol sağlamak isteyen Haclılar, hedeflerine ulaşmak icin defalarca akın duzenlemiştir. Avrupa ’daki din adamlarının onderliğinde birleşen Hristiyanlar, Kudus, Antakya ve İskenderiye gibi onemli yerleri işgal etmeyi amaclamıştır.
Clermont Konsili, Haclı Seferleri ’nin başlamasına yol acan buyuk bir Hristiyan din adamı toplantısıdır. Papa II. Urbanus başkanlığında 27 Kasım 1095 tarihinde toplanan konsil, Haclı Seferleri'nin başlangıc noktası olarak biliniyor. Bu konsilden sonra 1 yıldan daha fazla bir sure seferlere katılması istenen Hristiyanlar icin propaganda calışması yapıldı. Birinci Haclı Seferi, Hristiyan Avrupa ’daki yoğun propaganda calışması sonucu 1096 yılında başladı. Papa II. Urban ve fanatik keşiş Pierre L'Ermit, bu surecte Hristiyan Avrupalıları seferlere katılmaları icin teşvik etti. Avrupa ’daki Hristiyanların coğu dini gerekcelerle sefere katılmayı kabul etti. Papa ve destekcileri, sefere katılanlara “cennet” vaat etmişti. Her sınıftan Hristiyan'ın yanı sıra soyluların kontrolundeki duzenli askeri grupların da desteği ile ilk sefer başlatıldı.
Doğu'daki topraklara sefer duzenleyen Batılılar, kendi mezheplerine aykırı inancı olan Doğu Hristiyanlarından aslında nefret ediyordu. Onlara yardım etmek icin sefer duzenlemeleri de mantıklı değildi ve asıl amacları Doğu bolgesindeki topraklarda hakimiyet sağlamaktı.
Seferlerin başlangıcında Musevilere karşı buyuk katliamlar yapıldı. Bizans arazilerinde yağma, gasp hadislerinin yanı sıra Hristiyanların mallarına ve canlarına kast edildi. Seferler, vahşet duzeyinde işkencelere sahne oldu. Bu ve bunun gibi bircok etkileri ve nedenleri hakkında tarihciler arasında yıllardır tartışmalar yaşanmaktadır. “Papa ’nın sefer cağrısının hedefinden saptığı” yonunde yorumlar yapılsa da, seferlerin asıl hedefinin, başlangıcından beri Anadolu ve Orta Doğu ’yu ele gecirmek olduğu goruşu hakimdir.
[h=2]Haclı Seferlerinin Nedenleri [/h]
Haclı Seferleri ’nin en onemli nedeni Selcukluların fetihleridir. 1071 Malazgirt Zaferi ile birlikte Anadolu ’ya Turk akını başladı. Bolgede guclu bir hakimiyet kuran Selcuklu Turkleri, aynı zamanda Filistin ve Suriye'yi de ele gecirmişti. Hristiyan dunyası, onlenemeyen fetihleri sadece endişe ile izliyordu.
Bizans İmparatoru I. Aleksios, Turklerin onlenemeyen yukselişine karşı Papa Urban ’dan yardım istedi. Yardım talebini kabul eden Papa ’nın başka bir amacı vardı; Kudus ve Doğu topraklarında hakimiyet sağlamak… Doğu ’da, Avrupa Hristiyanlarının fikirlerini benimsemeyen, "heretik" yani “yoldan cıkmış” Hristiyanlar yaşıyordu. Bu durum, Papa başta olmak uzere Avrupalı Hristiyanların nefretine sebep oluyordu. Papa Urban, Bizans ’a yardım bahanesi ile seferler başlatarak, Doğu bolgesindeki “sapkın” Hristiyanları da kontrol altına alabilecekti. Boylece, Avrupa ’nın icinde bulunduğu sosyal, ekonomik ve dini krizlerden de kurtulmak mumkun olabilirdi!
[h=4]Sosyal ve ekonomik nedenleri:[/h]Haclı Seferleri ’nin halktan destek gormesinin en onemli sebebi, sosyal ve ekonomik buhran yıllardır. Avrupa toplumu, feodal ailelerin savaşlarına sahne oluyordu. Şovalyeler, halk arasında adeta teror estiriyordu. Papa ve destekcileri, halkın “buhranlı” durumunu fırsatı cevirdi. Ayrıca, Doğu ’nun, halkın gozunde adeta bir cennet olduğunu biliyorlardı. Bir yandan “Musluman Turklerden intikam alma” propagandası bir yandan da Hz. İsa ’yı sevenlerin sefere katılması cağrısı, beklenenden cok katılım sağladı. Dini gerekcelerle heyecanla orduya katıldığı soylenen Hristiyanların bircoğunun aslında ekonomik ve sosyal gerekceleri de vardı!
Avrupa ’nın nufusu hızla artıyordu, kolonileşme yaygınlaşmıştı. 1094 yılında Avrupa ’da buyuk bir kuraklık yaşanmaktaydı. Bununla bağlantılı olarak tarım yapılamaz duruma geldi. Haclı Seferi icin vaaz verildiği donemde kuraklık yuzunden tarım alanlarında verimin duşmesi buyuk bir ekonomik buhrana yol acmıştı. Kuraklıktan bir yıl once de sel felaketleri olmuş, salgın hastalıklar yaygınlaşmaya başlamıştı. Ardından kuraklık baş gostermiş ve aclık halkı bezdirmişti. Sefalet artıyor, salgın hastalıklar halkı kırıp geciriyordu. Halk, yoneticilerden umudunu kesmişti. Seferler, sosyal ve ekonomik anlamda bunalım yaşayan halk icin bir umut ışığı olmuştu.
Clermont ’taki konsilde ulkenin sakinlerini doyurmaktan aciz olduğunu soyleyen Papa Urban, bu yuzden halkın mulklerini tahrip ederek birbiriyle savaştığını ifade etmişti. Sefer duzenlenecek bolge, İncil ’de yazdığı gibi “sokaklarından sut ve bal aktığı” kutsal Doğu topraklarıydı. Topraksız koyluler ve kuraklıkla tarım yapamayan halkı, İncil ’de tarif edilen bu topraklara yerleşme efsanesi cezp ediyordu. Sefalet icindeki Haclılar, ilk başta Doğu ’daki “kutsal” topraklarda yaşayan din kardeşlerine yardım amacıyla sefere cıktıklarını soylese de, kuraklığın yol actığı ekonomik buhran ve kutsal ve verimli topraklar asıl gerekcelerdi. Bunun yanında sefere katılacak kontlar, dukler veya soylular, yeni topraklar ve maddi cıkarlar duşunuyorlardı. Tuccarlar; Doğu'da ticaret yolları kurmak istiyorlardı.
İslam dunyası, Avrupa ’nın fakirliği karşısında buyuk bir zenginlik icindeydi. Soylular ve şovalyeler, İslam topraklarına duzenlenecek seferleri zenginliklerini artırmanın bir fırsatı olarak duşunuyordu. Yoksulluk ve sefillik icindeki Hristiyan halk da, bu seferlerde elde edecekleri Musluman malları ile zengin olmayı umuyordu. Muslumanların kontrolundeki İpek ve Baharat yollarını ele gecirme arzusu da, Hristiyanları cezp ediyordu.
[h=4]Siyasi nedenleri:[/h]Haclı Seferleri ’nin en onemli nedeni; Muslumanlara ait Kutsal Toprakların işgal edilerek, ele gecirilmesiydi. Kutsal Topraklara giremeyen Avrupa ’daki Hristiyanlar, seferlere onemli oranda destek vermiştir.
Selcuklu Turkleri, Doğu'da surekli ilerlemeler kaydediyordu. Bizans ’ın elindeki Konstantinopolis'i de tehdit ediyordu. Bizans İmparatoru, Turklere karşı Papa ’dan destek istedi. Ancak Batı ile Bizans İmparatorluğu arasındaki ilişkiler buyuk bir tahribata uğramıştı. Papa, destek talebini fırsata cevirmek istedi.
Papa, Avrupa ’daki egemenliği altında bulunan ve sozu gecen toprakları Doğu ’da genişletmek istiyordu. Ayrıca krallar ve tuccarlar da, topraklarını artırma peşindeydi. Hristiyanlar, Orta Doğu ’da devletler kurma arzusundaydı. Bu devletler de ancak Kutsal Topraklarda kurulabilirdi. Ayrıca şovalyeler ve asiller, buhranlı donemde macera arıyordu. En populer macera da, Musluman topraklarında yaşanabilirdi!
[h=4]Dini nedenleri:[/h]Haclı Seferleri, Kudus ve Filistin ’deki kutsal yerler icin Hristiyanlar ile Muslumanlar arasında yapılan savaşları da kapsıyor. Kudus ve Doğu toprakları, Sarazenlerden (Haclıların “Hristiyan olmayan” anlamındaki Muslumanlara taktığı ad) kurtarılmalıydı. Clermont Konsili ’nde Papa, Havarilerin yaşadığı toprakların ve onlara ait kalıntıların Sarazenlerden kurtarılması cağrısı yaparak, halkı “kutsal savaşa” davet etti. Papa, halkı sefere ikna icin manevi ve dunyevi anlamda bircok vaatte bulundu. Orneğin; sefere katılanlar cennete gidecekti! Kilisenin vaatlerine rağmen seferlere katılamayanlara, askeri birliklere maddi yardımda bulunarak vaat edilen manevi faydaların tamamından faydalanabileceği propagandası yapıldı.
1065 yılında Kudus, Pers krallığından gelen Turkler tarafından alındı. Bu surecte cok sayıda Hristiyan oldu. Bu durum, Avrupa ’da ofke fırtınasına yol actı ve Kutsal Toprakları "kafirlerin" elinden kurtarma arzusu dalga dalga yayıldı. Kudus, Hristiyanlar icin kutsal bir oneme sahipti. Kudus'teki Kutsal Kabir Kilisesi, Hz. İsa ’nın kabri ve carmıha gerildiği tepe gibi kutsal yerler bunlardan bazıları…
Orta Cağ boyunca Hristiyanlar, kutsal Kudus şehrini hac icin ziyaret etti. Muslumanlar, kendilerine ait Kudus ’u, Hristiyan hacıların guvenle ziyaret etmesini temin etti. İlk Haclı Seferi'nin nedeni, esas olarak Muslumanların Kutsal Toprakları işgal etmesi ve ele gecirmesiydi. Avrupa icindeki Hristiyanlar, Kutsal Topraklara giremediler, boylece Haclı Seferleri'ni desteklemeye başladılar.
Seferlere dini altyapı oluşturan diğer nedenler şunlardır;
11. yuzyılda Batı ve Doğu arasında dini farklılıklara dayanan bir kutuplaşma vardı. Hristiyanlar ve Muslumanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler, heretikler ve putperestler arasında yabancı duşmanlığı ve hoşgorusuzluk had safhaya ulaşmıştı.
Katolik kilisesi ve papazların devlet işlerindeki rolu ve saygınlığı artmaya başlamıştı.
Seferlere katılanlara gunahlarının affolunacağı ve cennet vaat edilmişti. Askeri hizmet, gunahlara kefaret olarak goruldu. Dindar Hristiyanlar, seferlere katılmayı “adanma harekÂtına” donuşturdu.
İslamiyet ’in Batı ’ya yayılmasını engellemek isteyen Hristiyanların dinlerini aynı zamanda Doğu ulkelerine yayma arzusu seferlerin temelindeki gerekcelerdendir.
Orta Cağ Avrupa ’sında eğitim İslam dunyasına gore cok geriydi. Papazlar ve din adamları dışında okuma ve yazma bilen cok azdı. Eğitim ve oğretim tamamen kilisenin tekelindeydi.
[h=3]Haclı Seferlerinin Sonucları [/h]
Haclı Seferleri, Orta Cağ ’da Avrupa ’yı tanımlayan en buyuk toplumsal olaylardan biridir. Savaşı, somurgeciliği ve terorizmi temsilen tarihsel ve dini bir emsal olarak kullanılan seferler butunudur. Etkileri, seferler sona erdiğinde bile edebiyat ve kultur gibi alanlarda devam etti. Daha modern zamanlarda bir fikir olarak yeniden gundeme geldi. Bugun de hala uluslararası ilişkileri etkilemeye devam etmektedir.
Haclı Seferleri ’nin ardından bircok toplumda uzun sure sosyal, dini ve ekonomik sorunlar yaşandı.
[h=4]Siyasi sonucları;[/h]Her Haclı Seferi ’nin sonucu, diğer seferin nedeni olmuştur. Yani seferler, birbirlerini tetiklemiştir. İlk başta dini nedenlerle galeyana getirilen halk, seferlerin siyasi sonucları ile karşı karşıya kalmıştır.
Haclı Seferleri ’nin kısa suredeki jeopolitik sonucu, 15 Temmuz 1099'da Kudus'un yeniden ele gecirilmesiydi; fakat Kutsal Şehir'in Hristiyanlarda kalması icin Levant'a toplu yerleşim yerleri kurulmalıydı. Kudus ’u savunmak yeni bir Haclılara ihtiyac duyulacaktı. Bunun icin Tapınak Şovalyeleri gibi gruplar oluşturuldu. Avrupa ’daki derebeylerden bazıları seferlerde oldu. Bazıları da ordularını ve topraklarını kaybetti. Boylece derebeylikler zayıfladı ve krallar ve imparatorlar guclendi.
Turkler acısından onemli siyasi sonucu da, Turklerin Batı ’ya doğru ilerleyişinin bir kesintiye uğraması ve fetihlerin yavaşlamasıdır. Bu surecte Batı Anadolu, kısa sure Bizans'ın eline gecmiştir. Anadolu'nun Turkleşmesi daha da gecikmiştir. Bunun yanından, Haclı saldırılarında İslam dunyasını koruyan Turkler, prestijlerini artırmıştır. Ote yandan, Haclılarla mucadele eden İslam dunyası, Moğol saldırılarına karşı gucsuz bir duruma duşmuştur.
[h=4]Dini sonucları:[/h]Haclı Seferleri ’nden once Musluman toplumlar arasında mezhepsel ayrışmalar vardı. Siyasi cekişmeler, bolgeler ve şehirler arasındaki rekabet had safhadaydı. Batı ’dan gelen tehditler sebebiyle, Muslumanlar arasında kısmi de olsa birlik fırsatı sağlandı. Haclı Seferleri ’nden sonra da bir sure ve uzlaşma havası devam etti.
Kutsal Topraklara daha once sadece hac icin giden Avrupalıların Doğu seyahatleri daha yaygın hale geldi. “Haclı seferi inanmayanlara karşı yapıldı” algısı yaygınlaştırılarak, “kutsal savaş” propagandası yapıldı. Hristiyanlar acısından dini anlamda yeni idealler ve keşif yolları acıldı.
Seferlerdeki yenilgiler, kiliseye ve papazlara guveni sarstı. Ayrıca, Doğu ’daki ulkelere daha sık gitmeye başlayan Hristiyanlar, Muslumanların yardımsever ve hoşgorulu olduklarını oğrendi. Papazların “Muslumanlar barbardır” algısı yıkıldı.
[h=4]Ekonomik sonucları;[/h]Seferler, Batı ile Doğu arasındaki ticareti buyuk olcude artırdı. Avrupa, egzotik urunlerle tanıştı. Karabiber, tarcın, şeker, hurma, fıstık, karpuz ve limon gibi cok sayıda urun ve baharatlar Avrupa'ya girdi. Ayrıca; Avrupa toplumları pamuklu kumaşlar, İran halıları ve geleneksel Doğu kıyafetleri gibi urunleri tanıdı. Burjuva sınıfı daha da guclendi.
Haclı Seferleri, Akdeniz boyunca uluslararası ticaret surecini hızlandırdı. İtalya'nın Venedik, Cenova ve Pisa eyaletleri, Haclı ordularını ve onların mallarını taşımaktan aldıkları paraya ek olarak Orta Doğu ve Bizans ticaret yollarını kontrol ederek zenginleşti. Venedik, Marsilya ve Cenova gibi Akdeniz limanları buyuk onem kazandı.
Muslumanların ileri tekniklerini oğrenen Avrupalılar, daha sağlam gemiler inşa ederek, ticaretlerini geliştirdi. Bu surecte pusula kullanmayı da oğrenerek, daha farklı ulkelere ticari acılımlar gercekleştirdiler. Muslumanlardan alınan barut ve kÂğıt, Avrupa ’ya taşındı. Bunun sonucu olarak, Batı Avrupa ’da ticaret giderek gelişti.
Seferlere giden Haclılar, luks mallarla Avrupa ’ya geri dondu. Bu urunler Avrupa ’da cok populer hale geldi. Batı Avrupalılar, ipek, şeker ve baharat gibi populer urunleri elde etmek icin komşularıyla ticaret yapmaya başladı. Seferlerle Doğu ’ya acılan Hristiyanlar, Muslumanların mimari tarzını Avrupa ’ya goturdu. Avrupa ’daki şatolar, saraylar ve evlerde Doğu tarzı mimariler gozlenmeye başladı.
Ticari amaclarla sefere katılan soylular, miras bile bırakamadan savaşta olduler. Avrupa ’daki toprakları da krallığın uhdesine gecti. Hatta soylulardan bazıları Haclıların maliyetini dengelemek uzere kralın aldığı ozel vergileri odeyebilmek icin topraklarını satmak zorunda kaldı. Bazıları da, askerler icin silah ve zırh gibi malzemeleri temin etme karşılığında ozgurluklerini satın aldı.
Avrupa ’da soyluların gudumu altında ezilen gencler, bu durumdan kurtulmak icin Haclı Seferleri ’ne katıldı. Genclerin coğu savaşta oldu. Bu sebeple toprak işcilerinin sayısı azaldı. Ciftcilikte başarısız olan soyluların arazileri krallıklara gecti. Bu sebeple soylular eski guclerini kaybetti. Bazı koyluler, yıllarca calıştıkları tarlaları soylulardan satın alarak, ozgurluklerini kazandı.
Haclı Seferleri ’nin diğer sonuclarını şoyle sıralayabiliriz;
İslam devletlerindeki cok sayıda şehir tahrip edildi, halk katledildi ve malları yağmalandı.
Haclı askerlerinin Bizans topraklarını tahrip etmesi ve katliamlar yapması, Batı dunyası ile Bizans İmparatorluğu ilişkilerinde kopmaya yol actı.
Bizans orduları, Haclı Seferleri dolayısı ile buyuk oranda zayıfladı. Bu sebeple 1453 yılında Osmanlı orduları tarafından İstanbul ’un fethedilmesine karşı yeterli direnci gosteremediler.
Orta Doğu ’da kazanılan servet sebebiyle Avrupa ile ticarette tarifeler arttı. Avrupa ’da vergiler arttı, kraliyet mensupları guc kazandı.
Soyluların seferler icin topraklarını satması ve toprak işleri yapan koyluleri (serfler) serbest bırakması sebebiyle feodal sistemde gerileme yaşandı.
Avrupa devletleri, devletler arasındaki farklılıklara rağmen, ortak bir kimlik benimsedi ve kulturel mirası paylaştılar.
Kulturel miras sebebiyle yabancı duşmanlığı arttı. Dini hoşgorusuzluk bircok yonden kendini gosterdi. Avrupa ’da; Yahudiler, Paganlar ve heretiklere karşı vahşice, şiddetli saldırılar yaşandı.
Avrupa ’da ticaretin dışında sanat ve edebiyatta buyuk gelişmeler yaşanmıştır.
Avrupalılar arasında hoşgoru ve humanizm arttı. Ronesans'ın ilk temelleri atıldı.
20. yuzyıldaki Birinci ve İkinci Dunya savaşlarında da “Haclı Seferi” terimi Nazi Almanya ’sına karşı propaganda amacıyla kullanılmıştır. ABD'nin muttefik kuvvetler komutanı General Eisenhower, 1948 yılında yaptığı Avrupa kampanyasına “Avrupa'daki Haclı Seferi” adını vermiştir.
21. yuzyılda da “Haclı Seferi” terimi sık sık gundeme gelmiştir. 2001 yılında ABD ’deki İkiz Kuleler saldırısının ardından ABD Başkanı George W. Bush tarafından 'Haclı Seferi' terimi sık sık dile getirilmiştir.
Arap milliyetciliğinin yukselişiyle paralel olarak ozellikle Musluman toplumlarda, Orta Doğu ’da İsrail devletinin konumu ve gecerliliği uzerine yapılan tartışmalarda “Haclı zihniyeti“ ifade gundeme gelmiştir.
Orta Doğu'daki Batılı guclerin mudahaleci politikaları, toprak kontrolu ve ekonomik gucu sebebiyle sekuler hedefleri surekli olarak “Haclı hedefleri” olarak algılanmıştır.
Doğu ve Batı ’da yaşayan Muslumanlar arasında “cihat” teriminin gundemde tutulmasına yol acmıştır.
[h=4]Haclı Seferleri Hakkında Kısa Bilgiler [/h]Haclı Seferleri ’nin temeli, 27 Kasım 1095 tarihinde Papa II. Urbanus ’un Clermont Konsili ’nde yaptığı cağrı ile fiilen başladı.
Haclı Seferleri ’ne katılan Hristiyanların uzerlerinde hac işaret taşımaları ve Haclı yemini etmeleri gerekiyordu.
Seferlere; şovalyeler, soyluların askeri birlikleri ve her sınıftan halk katıldı.
Seferlerin başlaması ile “Batı ’nın barbar kavimleri harekete gecti” haberleri yayıldı ve ozellikle Bizans topraklarında buyuk bir endişe yaşandı.
Fransa kenti Amiensli keşiş Pierre L ’Ermit ’in ateşli vaazları, halkın uzerine buyuk etki bırakarak seferlere katılımı artırdı.
Pierre L ’Ermit komutasında ilk ordu, Mayıs 1096 tarihinde harekete gecti ve 1 Ağustos ’ta İstanbul ’a ulaştı.
Seferler; Anadolu, Levant, İber Yarımadası ve Baltık bolgelerindeki hedeflere yonelikti.
Haclılar, 1096 – 1270 yılları arasında sekiz kez sefer duzenledi. Bunlardan ilk dordu, Anadolu uzerinden duzenlenmiştir. Diğerleri ise deniz yoluyla duzenlenen seferlerdir.
Haclılar, seferlerin coğunda hedeflerine tam olarak ulaşamamışlardır.
Seferlerin en trajik sonucu, yuz binlerce insanın katledilmesidir. Seferlere katılanlar, guzergahlarındaki her halktan binlerce insanı vahşice katletmiştir. Yine binlerce cocuk da seferlerin kurbanı olmuştur.
Haclı Seferleri ’nin nedenleri ve sonucları yıllardır tartışılmaktadır. Etkilerini tam olarak belirlemek imkansız. Bazı etkileri nispeten acık olsa da seferlerle ilgili gozlemlerin ve değerlendirmelerin coğu genellemelerden ibarettir!

[h=3]Haclı Seferleri Nasıl Başladı? [/h]11. ve 14. yuzyıllar arasında Avrupa ’daki Katolik Hristiyanların yer aldığı ve Papa ’nın kışkırtması ile başlatılan “akınlar butunu” Haclı Seferleri, 1096 ila 1272 arasında duzenlendi. Orta Doğu ’da Hristiyanların “kutsal” kabul ettiği toprakları hedefleyen akınların, surecin başlangıcında ve devamında ekonomik ve siyasi hedefleri de ortaya cıkmıştır. Bu topraklar uzerinde Papa ’nın gudumunde siyasi ve askeri kontrol sağlamak isteyen Haclılar, hedeflerine ulaşmak icin defalarca akın duzenlemiştir. Avrupa ’daki din adamlarının onderliğinde birleşen Hristiyanlar, Kudus, Antakya ve İskenderiye gibi onemli yerleri işgal etmeyi amaclamıştır.
Clermont Konsili, Haclı Seferleri ’nin başlamasına yol acan buyuk bir Hristiyan din adamı toplantısıdır. Papa II. Urbanus başkanlığında 27 Kasım 1095 tarihinde toplanan konsil, Haclı Seferleri'nin başlangıc noktası olarak biliniyor. Bu konsilden sonra 1 yıldan daha fazla bir sure seferlere katılması istenen Hristiyanlar icin propaganda calışması yapıldı. Birinci Haclı Seferi, Hristiyan Avrupa ’daki yoğun propaganda calışması sonucu 1096 yılında başladı. Papa II. Urban ve fanatik keşiş Pierre L'Ermit, bu surecte Hristiyan Avrupalıları seferlere katılmaları icin teşvik etti. Avrupa ’daki Hristiyanların coğu dini gerekcelerle sefere katılmayı kabul etti. Papa ve destekcileri, sefere katılanlara “cennet” vaat etmişti. Her sınıftan Hristiyan'ın yanı sıra soyluların kontrolundeki duzenli askeri grupların da desteği ile ilk sefer başlatıldı.
Doğu'daki topraklara sefer duzenleyen Batılılar, kendi mezheplerine aykırı inancı olan Doğu Hristiyanlarından aslında nefret ediyordu. Onlara yardım etmek icin sefer duzenlemeleri de mantıklı değildi ve asıl amacları Doğu bolgesindeki topraklarda hakimiyet sağlamaktı.
Seferlerin başlangıcında Musevilere karşı buyuk katliamlar yapıldı. Bizans arazilerinde yağma, gasp hadislerinin yanı sıra Hristiyanların mallarına ve canlarına kast edildi. Seferler, vahşet duzeyinde işkencelere sahne oldu. Bu ve bunun gibi bircok etkileri ve nedenleri hakkında tarihciler arasında yıllardır tartışmalar yaşanmaktadır. “Papa ’nın sefer cağrısının hedefinden saptığı” yonunde yorumlar yapılsa da, seferlerin asıl hedefinin, başlangıcından beri Anadolu ve Orta Doğu ’yu ele gecirmek olduğu goruşu hakimdir.
[h=2]Haclı Seferlerinin Nedenleri [/h]

Haclı Seferleri ’nin en onemli nedeni Selcukluların fetihleridir. 1071 Malazgirt Zaferi ile birlikte Anadolu ’ya Turk akını başladı. Bolgede guclu bir hakimiyet kuran Selcuklu Turkleri, aynı zamanda Filistin ve Suriye'yi de ele gecirmişti. Hristiyan dunyası, onlenemeyen fetihleri sadece endişe ile izliyordu.
Bizans İmparatoru I. Aleksios, Turklerin onlenemeyen yukselişine karşı Papa Urban ’dan yardım istedi. Yardım talebini kabul eden Papa ’nın başka bir amacı vardı; Kudus ve Doğu topraklarında hakimiyet sağlamak… Doğu ’da, Avrupa Hristiyanlarının fikirlerini benimsemeyen, "heretik" yani “yoldan cıkmış” Hristiyanlar yaşıyordu. Bu durum, Papa başta olmak uzere Avrupalı Hristiyanların nefretine sebep oluyordu. Papa Urban, Bizans ’a yardım bahanesi ile seferler başlatarak, Doğu bolgesindeki “sapkın” Hristiyanları da kontrol altına alabilecekti. Boylece, Avrupa ’nın icinde bulunduğu sosyal, ekonomik ve dini krizlerden de kurtulmak mumkun olabilirdi!
[h=4]Sosyal ve ekonomik nedenleri:[/h]Haclı Seferleri ’nin halktan destek gormesinin en onemli sebebi, sosyal ve ekonomik buhran yıllardır. Avrupa toplumu, feodal ailelerin savaşlarına sahne oluyordu. Şovalyeler, halk arasında adeta teror estiriyordu. Papa ve destekcileri, halkın “buhranlı” durumunu fırsatı cevirdi. Ayrıca, Doğu ’nun, halkın gozunde adeta bir cennet olduğunu biliyorlardı. Bir yandan “Musluman Turklerden intikam alma” propagandası bir yandan da Hz. İsa ’yı sevenlerin sefere katılması cağrısı, beklenenden cok katılım sağladı. Dini gerekcelerle heyecanla orduya katıldığı soylenen Hristiyanların bircoğunun aslında ekonomik ve sosyal gerekceleri de vardı!
Avrupa ’nın nufusu hızla artıyordu, kolonileşme yaygınlaşmıştı. 1094 yılında Avrupa ’da buyuk bir kuraklık yaşanmaktaydı. Bununla bağlantılı olarak tarım yapılamaz duruma geldi. Haclı Seferi icin vaaz verildiği donemde kuraklık yuzunden tarım alanlarında verimin duşmesi buyuk bir ekonomik buhrana yol acmıştı. Kuraklıktan bir yıl once de sel felaketleri olmuş, salgın hastalıklar yaygınlaşmaya başlamıştı. Ardından kuraklık baş gostermiş ve aclık halkı bezdirmişti. Sefalet artıyor, salgın hastalıklar halkı kırıp geciriyordu. Halk, yoneticilerden umudunu kesmişti. Seferler, sosyal ve ekonomik anlamda bunalım yaşayan halk icin bir umut ışığı olmuştu.
Clermont ’taki konsilde ulkenin sakinlerini doyurmaktan aciz olduğunu soyleyen Papa Urban, bu yuzden halkın mulklerini tahrip ederek birbiriyle savaştığını ifade etmişti. Sefer duzenlenecek bolge, İncil ’de yazdığı gibi “sokaklarından sut ve bal aktığı” kutsal Doğu topraklarıydı. Topraksız koyluler ve kuraklıkla tarım yapamayan halkı, İncil ’de tarif edilen bu topraklara yerleşme efsanesi cezp ediyordu. Sefalet icindeki Haclılar, ilk başta Doğu ’daki “kutsal” topraklarda yaşayan din kardeşlerine yardım amacıyla sefere cıktıklarını soylese de, kuraklığın yol actığı ekonomik buhran ve kutsal ve verimli topraklar asıl gerekcelerdi. Bunun yanında sefere katılacak kontlar, dukler veya soylular, yeni topraklar ve maddi cıkarlar duşunuyorlardı. Tuccarlar; Doğu'da ticaret yolları kurmak istiyorlardı.
İslam dunyası, Avrupa ’nın fakirliği karşısında buyuk bir zenginlik icindeydi. Soylular ve şovalyeler, İslam topraklarına duzenlenecek seferleri zenginliklerini artırmanın bir fırsatı olarak duşunuyordu. Yoksulluk ve sefillik icindeki Hristiyan halk da, bu seferlerde elde edecekleri Musluman malları ile zengin olmayı umuyordu. Muslumanların kontrolundeki İpek ve Baharat yollarını ele gecirme arzusu da, Hristiyanları cezp ediyordu.
[h=4]Siyasi nedenleri:[/h]Haclı Seferleri ’nin en onemli nedeni; Muslumanlara ait Kutsal Toprakların işgal edilerek, ele gecirilmesiydi. Kutsal Topraklara giremeyen Avrupa ’daki Hristiyanlar, seferlere onemli oranda destek vermiştir.
Selcuklu Turkleri, Doğu'da surekli ilerlemeler kaydediyordu. Bizans ’ın elindeki Konstantinopolis'i de tehdit ediyordu. Bizans İmparatoru, Turklere karşı Papa ’dan destek istedi. Ancak Batı ile Bizans İmparatorluğu arasındaki ilişkiler buyuk bir tahribata uğramıştı. Papa, destek talebini fırsata cevirmek istedi.
Papa, Avrupa ’daki egemenliği altında bulunan ve sozu gecen toprakları Doğu ’da genişletmek istiyordu. Ayrıca krallar ve tuccarlar da, topraklarını artırma peşindeydi. Hristiyanlar, Orta Doğu ’da devletler kurma arzusundaydı. Bu devletler de ancak Kutsal Topraklarda kurulabilirdi. Ayrıca şovalyeler ve asiller, buhranlı donemde macera arıyordu. En populer macera da, Musluman topraklarında yaşanabilirdi!
[h=4]Dini nedenleri:[/h]Haclı Seferleri, Kudus ve Filistin ’deki kutsal yerler icin Hristiyanlar ile Muslumanlar arasında yapılan savaşları da kapsıyor. Kudus ve Doğu toprakları, Sarazenlerden (Haclıların “Hristiyan olmayan” anlamındaki Muslumanlara taktığı ad) kurtarılmalıydı. Clermont Konsili ’nde Papa, Havarilerin yaşadığı toprakların ve onlara ait kalıntıların Sarazenlerden kurtarılması cağrısı yaparak, halkı “kutsal savaşa” davet etti. Papa, halkı sefere ikna icin manevi ve dunyevi anlamda bircok vaatte bulundu. Orneğin; sefere katılanlar cennete gidecekti! Kilisenin vaatlerine rağmen seferlere katılamayanlara, askeri birliklere maddi yardımda bulunarak vaat edilen manevi faydaların tamamından faydalanabileceği propagandası yapıldı.
1065 yılında Kudus, Pers krallığından gelen Turkler tarafından alındı. Bu surecte cok sayıda Hristiyan oldu. Bu durum, Avrupa ’da ofke fırtınasına yol actı ve Kutsal Toprakları "kafirlerin" elinden kurtarma arzusu dalga dalga yayıldı. Kudus, Hristiyanlar icin kutsal bir oneme sahipti. Kudus'teki Kutsal Kabir Kilisesi, Hz. İsa ’nın kabri ve carmıha gerildiği tepe gibi kutsal yerler bunlardan bazıları…
Orta Cağ boyunca Hristiyanlar, kutsal Kudus şehrini hac icin ziyaret etti. Muslumanlar, kendilerine ait Kudus ’u, Hristiyan hacıların guvenle ziyaret etmesini temin etti. İlk Haclı Seferi'nin nedeni, esas olarak Muslumanların Kutsal Toprakları işgal etmesi ve ele gecirmesiydi. Avrupa icindeki Hristiyanlar, Kutsal Topraklara giremediler, boylece Haclı Seferleri'ni desteklemeye başladılar.
Seferlere dini altyapı oluşturan diğer nedenler şunlardır;
11. yuzyılda Batı ve Doğu arasında dini farklılıklara dayanan bir kutuplaşma vardı. Hristiyanlar ve Muslumanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler, heretikler ve putperestler arasında yabancı duşmanlığı ve hoşgorusuzluk had safhaya ulaşmıştı.
Katolik kilisesi ve papazların devlet işlerindeki rolu ve saygınlığı artmaya başlamıştı.
Seferlere katılanlara gunahlarının affolunacağı ve cennet vaat edilmişti. Askeri hizmet, gunahlara kefaret olarak goruldu. Dindar Hristiyanlar, seferlere katılmayı “adanma harekÂtına” donuşturdu.
İslamiyet ’in Batı ’ya yayılmasını engellemek isteyen Hristiyanların dinlerini aynı zamanda Doğu ulkelerine yayma arzusu seferlerin temelindeki gerekcelerdendir.
Orta Cağ Avrupa ’sında eğitim İslam dunyasına gore cok geriydi. Papazlar ve din adamları dışında okuma ve yazma bilen cok azdı. Eğitim ve oğretim tamamen kilisenin tekelindeydi.
[h=3]Haclı Seferlerinin Sonucları [/h]

Haclı Seferleri, Orta Cağ ’da Avrupa ’yı tanımlayan en buyuk toplumsal olaylardan biridir. Savaşı, somurgeciliği ve terorizmi temsilen tarihsel ve dini bir emsal olarak kullanılan seferler butunudur. Etkileri, seferler sona erdiğinde bile edebiyat ve kultur gibi alanlarda devam etti. Daha modern zamanlarda bir fikir olarak yeniden gundeme geldi. Bugun de hala uluslararası ilişkileri etkilemeye devam etmektedir.
Haclı Seferleri ’nin ardından bircok toplumda uzun sure sosyal, dini ve ekonomik sorunlar yaşandı.
[h=4]Siyasi sonucları;[/h]Her Haclı Seferi ’nin sonucu, diğer seferin nedeni olmuştur. Yani seferler, birbirlerini tetiklemiştir. İlk başta dini nedenlerle galeyana getirilen halk, seferlerin siyasi sonucları ile karşı karşıya kalmıştır.
Haclı Seferleri ’nin kısa suredeki jeopolitik sonucu, 15 Temmuz 1099'da Kudus'un yeniden ele gecirilmesiydi; fakat Kutsal Şehir'in Hristiyanlarda kalması icin Levant'a toplu yerleşim yerleri kurulmalıydı. Kudus ’u savunmak yeni bir Haclılara ihtiyac duyulacaktı. Bunun icin Tapınak Şovalyeleri gibi gruplar oluşturuldu. Avrupa ’daki derebeylerden bazıları seferlerde oldu. Bazıları da ordularını ve topraklarını kaybetti. Boylece derebeylikler zayıfladı ve krallar ve imparatorlar guclendi.
Turkler acısından onemli siyasi sonucu da, Turklerin Batı ’ya doğru ilerleyişinin bir kesintiye uğraması ve fetihlerin yavaşlamasıdır. Bu surecte Batı Anadolu, kısa sure Bizans'ın eline gecmiştir. Anadolu'nun Turkleşmesi daha da gecikmiştir. Bunun yanından, Haclı saldırılarında İslam dunyasını koruyan Turkler, prestijlerini artırmıştır. Ote yandan, Haclılarla mucadele eden İslam dunyası, Moğol saldırılarına karşı gucsuz bir duruma duşmuştur.
[h=4]Dini sonucları:[/h]Haclı Seferleri ’nden once Musluman toplumlar arasında mezhepsel ayrışmalar vardı. Siyasi cekişmeler, bolgeler ve şehirler arasındaki rekabet had safhadaydı. Batı ’dan gelen tehditler sebebiyle, Muslumanlar arasında kısmi de olsa birlik fırsatı sağlandı. Haclı Seferleri ’nden sonra da bir sure ve uzlaşma havası devam etti.
Kutsal Topraklara daha once sadece hac icin giden Avrupalıların Doğu seyahatleri daha yaygın hale geldi. “Haclı seferi inanmayanlara karşı yapıldı” algısı yaygınlaştırılarak, “kutsal savaş” propagandası yapıldı. Hristiyanlar acısından dini anlamda yeni idealler ve keşif yolları acıldı.
Seferlerdeki yenilgiler, kiliseye ve papazlara guveni sarstı. Ayrıca, Doğu ’daki ulkelere daha sık gitmeye başlayan Hristiyanlar, Muslumanların yardımsever ve hoşgorulu olduklarını oğrendi. Papazların “Muslumanlar barbardır” algısı yıkıldı.
[h=4]Ekonomik sonucları;[/h]Seferler, Batı ile Doğu arasındaki ticareti buyuk olcude artırdı. Avrupa, egzotik urunlerle tanıştı. Karabiber, tarcın, şeker, hurma, fıstık, karpuz ve limon gibi cok sayıda urun ve baharatlar Avrupa'ya girdi. Ayrıca; Avrupa toplumları pamuklu kumaşlar, İran halıları ve geleneksel Doğu kıyafetleri gibi urunleri tanıdı. Burjuva sınıfı daha da guclendi.
Haclı Seferleri, Akdeniz boyunca uluslararası ticaret surecini hızlandırdı. İtalya'nın Venedik, Cenova ve Pisa eyaletleri, Haclı ordularını ve onların mallarını taşımaktan aldıkları paraya ek olarak Orta Doğu ve Bizans ticaret yollarını kontrol ederek zenginleşti. Venedik, Marsilya ve Cenova gibi Akdeniz limanları buyuk onem kazandı.
Muslumanların ileri tekniklerini oğrenen Avrupalılar, daha sağlam gemiler inşa ederek, ticaretlerini geliştirdi. Bu surecte pusula kullanmayı da oğrenerek, daha farklı ulkelere ticari acılımlar gercekleştirdiler. Muslumanlardan alınan barut ve kÂğıt, Avrupa ’ya taşındı. Bunun sonucu olarak, Batı Avrupa ’da ticaret giderek gelişti.
Seferlere giden Haclılar, luks mallarla Avrupa ’ya geri dondu. Bu urunler Avrupa ’da cok populer hale geldi. Batı Avrupalılar, ipek, şeker ve baharat gibi populer urunleri elde etmek icin komşularıyla ticaret yapmaya başladı. Seferlerle Doğu ’ya acılan Hristiyanlar, Muslumanların mimari tarzını Avrupa ’ya goturdu. Avrupa ’daki şatolar, saraylar ve evlerde Doğu tarzı mimariler gozlenmeye başladı.
Ticari amaclarla sefere katılan soylular, miras bile bırakamadan savaşta olduler. Avrupa ’daki toprakları da krallığın uhdesine gecti. Hatta soylulardan bazıları Haclıların maliyetini dengelemek uzere kralın aldığı ozel vergileri odeyebilmek icin topraklarını satmak zorunda kaldı. Bazıları da, askerler icin silah ve zırh gibi malzemeleri temin etme karşılığında ozgurluklerini satın aldı.
Avrupa ’da soyluların gudumu altında ezilen gencler, bu durumdan kurtulmak icin Haclı Seferleri ’ne katıldı. Genclerin coğu savaşta oldu. Bu sebeple toprak işcilerinin sayısı azaldı. Ciftcilikte başarısız olan soyluların arazileri krallıklara gecti. Bu sebeple soylular eski guclerini kaybetti. Bazı koyluler, yıllarca calıştıkları tarlaları soylulardan satın alarak, ozgurluklerini kazandı.
Haclı Seferleri ’nin diğer sonuclarını şoyle sıralayabiliriz;
İslam devletlerindeki cok sayıda şehir tahrip edildi, halk katledildi ve malları yağmalandı.
Haclı askerlerinin Bizans topraklarını tahrip etmesi ve katliamlar yapması, Batı dunyası ile Bizans İmparatorluğu ilişkilerinde kopmaya yol actı.
Bizans orduları, Haclı Seferleri dolayısı ile buyuk oranda zayıfladı. Bu sebeple 1453 yılında Osmanlı orduları tarafından İstanbul ’un fethedilmesine karşı yeterli direnci gosteremediler.
Orta Doğu ’da kazanılan servet sebebiyle Avrupa ile ticarette tarifeler arttı. Avrupa ’da vergiler arttı, kraliyet mensupları guc kazandı.
Soyluların seferler icin topraklarını satması ve toprak işleri yapan koyluleri (serfler) serbest bırakması sebebiyle feodal sistemde gerileme yaşandı.
Avrupa devletleri, devletler arasındaki farklılıklara rağmen, ortak bir kimlik benimsedi ve kulturel mirası paylaştılar.
Kulturel miras sebebiyle yabancı duşmanlığı arttı. Dini hoşgorusuzluk bircok yonden kendini gosterdi. Avrupa ’da; Yahudiler, Paganlar ve heretiklere karşı vahşice, şiddetli saldırılar yaşandı.
Avrupa ’da ticaretin dışında sanat ve edebiyatta buyuk gelişmeler yaşanmıştır.
Avrupalılar arasında hoşgoru ve humanizm arttı. Ronesans'ın ilk temelleri atıldı.
20. yuzyıldaki Birinci ve İkinci Dunya savaşlarında da “Haclı Seferi” terimi Nazi Almanya ’sına karşı propaganda amacıyla kullanılmıştır. ABD'nin muttefik kuvvetler komutanı General Eisenhower, 1948 yılında yaptığı Avrupa kampanyasına “Avrupa'daki Haclı Seferi” adını vermiştir.
21. yuzyılda da “Haclı Seferi” terimi sık sık gundeme gelmiştir. 2001 yılında ABD ’deki İkiz Kuleler saldırısının ardından ABD Başkanı George W. Bush tarafından 'Haclı Seferi' terimi sık sık dile getirilmiştir.
Arap milliyetciliğinin yukselişiyle paralel olarak ozellikle Musluman toplumlarda, Orta Doğu ’da İsrail devletinin konumu ve gecerliliği uzerine yapılan tartışmalarda “Haclı zihniyeti“ ifade gundeme gelmiştir.
Orta Doğu'daki Batılı guclerin mudahaleci politikaları, toprak kontrolu ve ekonomik gucu sebebiyle sekuler hedefleri surekli olarak “Haclı hedefleri” olarak algılanmıştır.
Doğu ve Batı ’da yaşayan Muslumanlar arasında “cihat” teriminin gundemde tutulmasına yol acmıştır.
[h=4]Haclı Seferleri Hakkında Kısa Bilgiler [/h]Haclı Seferleri ’nin temeli, 27 Kasım 1095 tarihinde Papa II. Urbanus ’un Clermont Konsili ’nde yaptığı cağrı ile fiilen başladı.
Haclı Seferleri ’ne katılan Hristiyanların uzerlerinde hac işaret taşımaları ve Haclı yemini etmeleri gerekiyordu.
Seferlere; şovalyeler, soyluların askeri birlikleri ve her sınıftan halk katıldı.
Seferlerin başlaması ile “Batı ’nın barbar kavimleri harekete gecti” haberleri yayıldı ve ozellikle Bizans topraklarında buyuk bir endişe yaşandı.
Fransa kenti Amiensli keşiş Pierre L ’Ermit ’in ateşli vaazları, halkın uzerine buyuk etki bırakarak seferlere katılımı artırdı.
Pierre L ’Ermit komutasında ilk ordu, Mayıs 1096 tarihinde harekete gecti ve 1 Ağustos ’ta İstanbul ’a ulaştı.
Seferler; Anadolu, Levant, İber Yarımadası ve Baltık bolgelerindeki hedeflere yonelikti.
Haclılar, 1096 – 1270 yılları arasında sekiz kez sefer duzenledi. Bunlardan ilk dordu, Anadolu uzerinden duzenlenmiştir. Diğerleri ise deniz yoluyla duzenlenen seferlerdir.
Haclılar, seferlerin coğunda hedeflerine tam olarak ulaşamamışlardır.
Seferlerin en trajik sonucu, yuz binlerce insanın katledilmesidir. Seferlere katılanlar, guzergahlarındaki her halktan binlerce insanı vahşice katletmiştir. Yine binlerce cocuk da seferlerin kurbanı olmuştur.
Haclı Seferleri ’nin nedenleri ve sonucları yıllardır tartışılmaktadır. Etkilerini tam olarak belirlemek imkansız. Bazı etkileri nispeten acık olsa da seferlerle ilgili gozlemlerin ve değerlendirmelerin coğu genellemelerden ibarettir!